Logo

9. Hukuk Dairesi2023/10961 E. 2023/13977 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş aşamasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ve fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kadroya geçiş aşamasında yapılan iş sözleşmesindeki ücrete ilişkin hükmün işveren yönünden bağlayıcı olduğu, ancak mahkemece ayrıca tespit hükmü kurulmasının hatalı olduğu, arabuluculuk ve harçlara ilişkin hükümlerde de hatalar bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1800 E., 2022/2607 K

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/126 E., 2021/315 K.

Taraflar arasındaki tespit ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı hastanede çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, kadroya geçerken ... ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin asgari ücretin %40 fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından söz konusu oran dikkate alınmaksızın eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek müvekkilinin ücretinin 2019 yılının birinci ayından itibaren geçerli olmak üzere davalı Kurumda çalışması devam ettiği sürece asgari ücretin %40 fazlası olduğunun tespiti ile buna bağlı olarak belirlenecek gerçek ücreti üzerinden hesaplanması gereken ve eksik ödenen bakiye ücret, fazla çalışma ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti, ilave tediye alacağı, sosyal yardım ücreti ile yol ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu kararı ile uygulamaya konulan toplu ... sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, ücrette indirimin veya hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasındaki ... sözleşmesi ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesi hükümleri doğrultusunda davacının ücretinin asgari ücretin %40 fazlası olduğunun tespiti ile ücret farkı, ilave tediye farkı, sosyal yardım ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının kabulüne; yol ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; Bakanlık uygulamasının yerinde olduğunu, hem ... ... sözleşmesinden hem de toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan ücret farkı taleplerinin menfaat çatışması nedeniyle hukuka aykırı olduğunu, ücretin indirilmediğini, davacının hizmet alım sözleşmesi ile istihdam edildiği dönemdeki uygulamaları istemesinin mümkün olmadığını, zira o dönemdeki haklarından feragat ederek sulh sözleşmesi imzaladığını, kendisine yapılan ödemeleri ihtirazı kayıt olmaksızın kabul ettiğini Kamu Denetçiliği Kurumunun 17.07.2020 tarihli yazısının da bu doğrultuda olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçişi aşamasında davalı Bakanlık ile arasında imzalanan ... sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin %40 fazlası olarak kararlaştırıldığı, taraflar arasında kadroya geçiş aşamasında yapılan ... sözleşmesindeki ücrete ilişkin hükmün davalı yönünden bağlayıcı olduğu, dolayısıyla ... sözleşmesine göre belirlenecek taban ücret üzerinden dönemsel olarak Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan zam oranlarının uygulanması suretiyle davacının fark ücret ve buna bağlı taleplerinin kabulünün isabetli olduğu; ayrıca davacının ücretinin miktarı yönünden tespit hükmü kurulmasında hukuki yararı bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesindeki nedenleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle davanın reddine karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, arabuluculuk ücreti, tespit hükmü kurulması ve harç konularına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. Maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu ve 53 üncü maddeleri, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun (492 sayılı Kanun) 13 üncü maddesinin (j) bendi.

3. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin on dördüncü fıkrası şöyledir:

"(14) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır."

4. 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A maddesinin on bir ila on dördüncü fıkraları.

5. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Öncelikle somut uyuşmazlıkta, davacı dava dilekçesinde davacının gerçek ücretinin tespiti talebiyle birlikte bu sebeple doğan fark ücret alacağını talep etmiştir. Davacının bu tespit talebi ayrı bir dava değil, eda davasında ele alınması gereken bir ön sorundur. Dolayısıyla Mahkemece ayrı bir dava gibi değerlendirilip ayrıca tespit hükmü kurulması hatalı olmuştur.

3. İlâmın İlgili Hukuk bölümünün (3) ve (4) numaralı maddelerinde yer verilen yasal düzenlemelerde ifade edildiği gibi arabuluculuk ücreti yargılama giderlerindendir. Bu sebeple yargılamanın sonunda, arabuluculuk ücretinin de tarafların haklılık durumununa göre paylaştırılması gerekir.

4. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen arabuluculuk ücretinin tamamından davalının sorumluluğuna yol açacak şekilde hüküm kurulması da hatalı olmuştur.

5. Öte yandan, 492 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesinin (j) bendinde, genel bütçeye dâhil idarelerin bu Kanun'un (1) ve (3) sayılı Tarifelerine giren bütün işlemlerinin harçtan muaf olacağı belirtilmiştir. İlk Derece Mahkemesince de, hüküm fıkrasının (7) numaralı bendinde davalı ... harçtan muaf olduğundan davalıdan harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi isabetli ise de devam eden (8) numaralı bentte davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ile 354,30 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesi hatalı olmuştur.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan "1-Davacının ücretinin asgari ücret tespit komisyonunun tespit ettiği ücretin %40 fazlası olduğunun tespitine," ibaresinin karardan tamamen çıkartılmak suretiyle;

İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasında yer alan "Suçüstü ödeneğinden karşılanan 680,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına” şeklindeki bendinin hükümden çıkartılarak yerine "Tarafların haklılık durumu göz önüne alınarak 680,00 TL arabuluculuk ücretinin 1,16 TL'sinin davacıdan, 678,84 TL'sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına" ibaresinin yazılması suretiyle;

İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (8) numaralı bendinde yer alan “Davacının ödediği 59,30 TL başvurma harcı ile 354,30 TL peşin harç masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” ibaresinin çıkartılarak yerine “Davalı ... harçtan muaf olduğundan, davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ile 354,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 413,60 TL harcın istek hâlinde davacıya iadesine," ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.