"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/421 E., 2023/932 K.
DAVA TARİHİ : 31.10.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 11. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/711 E., 2023/9 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkette sigorta müdürü olarak çalıştığını, son aylık ücretinin brüt 13.945,94 TL olduğunu, ... sözleşmesi haklı nedenle feshettiğini, işçilik alacakları için açtıkları davanın kesinleştiğini, icra takibi yaptıklarını belirterek müvekkilinin 2017-2021 yıllarına ilişkin çalışmasından doğan aylık ücret alacağının zamanında ödenmemesi nedeniyle ortaya çıkan 294.443,41 TL tutarındaki zararın 02.08.2022 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte, yıllık izin alacağının zamanında ödenmemesi nedeniyle ortaya çıkan 5.831,31 TL tutarındaki alacağın 02.08.2022 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte, kıdem tazminatı alacağı olarak 35.517,90 TL tutarındaki alacağın da yine aynı şekilde 02.08.2022 tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı vekilinin daha önce müvekkili Şirketin vekilliği görevini de ifa ettiğini, müvekkili Şirketin ticari nitelikte sırlarına haiz olduğunu, bu bilgileri kullanmamakla yükümlü olduğunu, ayrıca davacının müvekkili Şirket nezdinde çalışmasına ilişkin işçilik alacakları talepli açılan dava sonucunda hükmedilen bedelin ödendiğini, davacının faizleri ile birlikte tahsil ettiği işçilik alacakları için zararı olmamasına rağmen munzam zararını talep ettiğini, yöneltilen davanın kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay içtihatlarına göre munzam zararın talep edilebilmesi için zararın gerçekleşmiş, ölçülebilir ve somut(gerçek) bir zarar olması gerektiği, davacının ispatlamak zorunda olduğu hususun enflasyon ve yüksek faizler değil, kendisinin şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı gördüğü zarar olgusu olduğunu, somut olayda, davacının talebinin uğranılan somut bir zarara ilişkin değil, dolaylı yönden ekonomik nedenlere dayandığı, davacının uğramış olduğu zarara ilişkin iddiasını somutlaştırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacının haklı feshi sonrasında Şirket tarafından davacının yıllık izin ve kıdem tazminatı alacaklarının zamanında ödenmediğini, alacakların tahsili amacıyla 28.12.2021 tarihinde dava açıldığını, 21.04.2022 tarihinde karar verildiğini, kararın 17.05.2022 tarihinde kesinleştiğini, icra dosyasına yapılan son ödemenin tarihinin 02.08.2022 olduğunu, bu süreçte son yıllarda meydana gelen ekonomik düzen değişiklikleri nedeniyle paranın değerinin, alacağın doğduğu ve ödenmesi gereken zaman ile borcun tahsil edilebildiği zaman arasında ciddi kayba uğradığını, bu zararın hükmedilen faiz oranlarıyla karşılanamayacağını, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 122 nci maddesinde düzenlenen aşkın zarar maddesi uyarınca alacaklı temerrüt faizini aşan zarara uğradığından borçlunun bu zararı gidermekle yükümlü olduğunu, kararda güncel Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararlarının dikkate alınmadığını, yeni uygulamada munzam zararın somut delillerle kanıtlanması gerektiği yönündeki uygulamadan vazgeçildiğini, munzam zarar hesaplanırken Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararlarına uygun şekilde hesaplama araçlarının objektif, ekonomik verilere ve resmi kaynaklara dayandığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının talebinin dolaylı yönden ekonomik nedenlere ilişkin olduğu, uğradığı somut bir zararın ispatlanamadığı, talebin munzam zarar olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davada varlığı iddia olunan munzam zarar olgusunun ispatına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6098 sayılı Kanun'un 122 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.