"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi
DAVA TARİHİ : 22.04.2019
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... ... 10. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde gemiadamı olarak görev yapmakta olduğunu, müvekkilinin üyesi olduğu ... Denizciler Sendikası ile davalı arasında imzalanan toplu ... sözleşmesi gereği her altı ayda bir ücret zammı yapıldığını, fazla çalışma ve resmî tatil ücretlerinin %25 zamlı olarak hesaplanmak suretiyle ücret bordrosuna yansıtılarak ödendiğini, ancak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 402 nci maddesinin birinci fıkrası ve 4857 sayılı ... Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 41 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği fazla çalışma ücretinin en az %50 zamlı saat ücreti üzerinden hesaplanmasının öngörüldüğünü, toplu ... sözleşmesinin 111 inci maddesinin (a) bendinde de fazla çalışma ücretinin %50 zamlı ödeneceğinin ve 110 uncu maddesinde fazla çalışmaya esas bir saatlik ücretin gemiadamları için 1/208 esası üzerinden tespit edileceğinin belirtildiğini, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 20.11.2018 tarihli ve 2015/27849 Esas, 2017/14749 Karar sayılı ilâmında fazla çalışma ve resmî tatil günlerinde yapılan çalışmaların ücretlerinin gemiadamları için de %50 zamlı olarak hesaplanması gerektiği yönünde karar verildiğini, 854 sayılı Deniz ... Kanunu'nun (854 sayılı Kanun) 48 inci maddesinde bu Kanun hükümlerinin daha elverişli menfaat sağlayan Kanun veya toplu ... sözleşmesinin uygulanmasına engel olmayacağının, daha sonra yürürlüğe giren ve daha üstün haklar tanıyan 6098 sayılı Kanun'un müvekkili lehine uygulanarak fazla çalışma ücretlerinin %50 zamlı saat ücreti üzerinden hesaplanması gerektiğini ileri sürerek fark fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı süresinin dolduğunu, talep edilen alacaklara kanuni faiz uygulanması gerektiğini, davacının toplu ... sözleşmesi kapsamında 854 sayılı Kanun'a tâbi gemiadamı olarak görev yaptığını, davacıya toplu ... sözleşmesinde belirlenen oran esas alınarak fazla çalışma ücreti ödendiğini, toplu ... sözleşmesinin 111 inci maddesinin gemiadamlarına değil, 4857 sayılı Kanun'a tâbi çalışanlara uygulandığını, dava konusu olaya özel kanun niteliğinde olan 854 sayılı Kanun'un uygulanması gerektiğini, gemiadamının çalışma koşullarının farklılık arz ettiğini ve çalışma usullerinin ... ve uluslararası kurallar ile 854 sayılı Kanun'a göre belirlendiğini, 854 sayılı Kanun'da boşluk olması hâlinde 6098 sayılı Kanun'un hizmet sözleşmesine ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanması gerekmekle birlikte 854 sayılı Kanun'da fazla çalışmaya ilişkin açık hüküm bulunduğunu, öte yandan genel kanun niteliğinde olan 6098 sayılı Kanun'un 402 nci maddesinin gerekçesinde sadece 4857 sayılı Kanun'dan bahsedildiğini, genel kanunun özel kanun hükmünü bertaraf etmesinin ancak kanun koyucunun amacını açık ve net olarak ortaya koyması hâlinde mümkün olacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 03.10.2017 tarihli ve 2015/27849 Esas, 2017/14749 Karar sayılı ilâmı doğrultusunda bilirkişi tarafından %50 zamlı olarak hesaplanan fazla çalışma ücretinden davacıya yapılan %25 zamlı fazla çalışma ücret ödemeleri mahsup edilmek suretiyle fark fazla çalışma ücreti belirlenmiş ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; 854 sayılı Kanun'a tâbi gemiadamı olarak çalışan davacının bu Kanun'a göre %25 zamlı ödenen fazla çalışma ücretinin usul ve yasaya uygun olduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararına konu edilen hesaplamaya yönelik de itirazları olduğunu, İlk Derece Mahkemesince davaya konu talebe yönelik hesaplamada 1/208 oranından değil, 1/240 oranından yapılacak hesaplamanın dikkate alınması gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı vekilinin müvekkilinin gemiadamı olduğunu beyan ettiği, davalı vekilinin de cevap dilekçesinde davacının gemiadamı olduğunu doğruladığı, davacının zamanaşımına uğramayan, dava konusu döneme denk gelen toplu ... sözleşmelerinde fazla çalışma ücret alacağının %25'den daha yüksek bir oranla zamlı olarak hesaplanmasını öngören ayrık bir hükmün bulunmadığı, davacının emsal Yargıtay ilâmları ve çalışılan geminin niteliği dikkate alındığında, 854 sayılı Kanun kapsamında çalıştığı, 854 sayılı Kanun'un 28 inci maddesinde yer alan açık düzenleme karşısında fazla çalışma ücretinin %25 zamlı ücretten hesaplanması gerektiği şeklindeki gerekçeyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; fazla çalışma alacağına dair Dairenin eski içtihadına güvenerek açılan davalarda hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkesi gereğince davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, davanın reddedilmesi hâlinde dahi aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 854 sayılı Kanun kapsamında çalışanların fazla çalışma ücretlerinin, 6098 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra %25 zamlı ücret yerine, %50 zamlı ücretle ödenmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 854 sayılı Kanun'un 28 ve 48 inci maddeleri, 6098 sayılı Kanun'un 402 nci maddesinin birinci fıkrası.
3. Dairemizin 11.10.2021 tarihli ve 2021/9484 Esas ve 2021/14004 Karar sayılı ilâmları.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta dava, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin kapatılması üzerinde yeniden oluşan Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin Eylül 2020 tarihinde aldığı karar öncesinde açılmış olup bu ilke kararı doğrultusunda 854 sayılı Kanun’a tâbi işçiler bakımından fazla çalışma ücreti alacağının %50 zamlı hesaplanması talebinin reddinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de Daire uygulaması gereği bu durumda davanın reddi nedeniyle davalı yararına avukatlık ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemelidir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (5) ve (6) numaralı bentlerinin hükümden çıkarılarak yerlerine “5- Davalı tarafça mahkeme safahatında yapılan 60,50 TL yargılama giderinin davalının kendi üzerinde bırakılmasına" ve "6-Davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına" rakam ve sözcüklerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgilisine iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.