"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
SAYISI : 2019/217 E., 2022/577 K.
DAVA TARİHİ : 10.12.2014
KARAR : Davanın feragat nedeniyle reddi
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkette 14.01.2002 tarihinde işe girerek paketleme bakım kısım formeni (kapsam dışı personel) olarak çalışmaya başladığını, 13.12.2012 tarihine kadar da çalışmasını kesintisiz sürdürdüğünü, davalı Şirketin işlerinin kötü gittiğini, çalışan tüm işçilerle anlaşarak karşılıklı ... sözleşmesini sonlandırdığını, işverenin işçilerle protokol yaparak işçilik alacaklarını ödeyeceğini bildirdiğini, bu protokolde müvekkilinin alacaklı olduğunu ve bu alacak kalemlerinin belirtildiğini, protokoldeki alacak miktarına göre de müvekkiline ve diğer işçilere senetler verildiğini, müvekkilinin senetlerdeki toplam alacak miktarının 38.910,52 TL olduğunu, davalı işverence mezkur senetlerin vade tarihleri gelmesine rağmen müvekkiline ödeneceği taahhüt edilen miktarda ödeme yapılmadığını, şimdiye kadar protokol uyarınca 4 taksit ödendiğini, müvekkilinin kapsam dışı personel olarak çalıştığını, asgari geçim indirimi hariç 2.059,76 TL ücret aldığını, ücretin asgari ücret kısmı bankaya yatırıldığını, kalan kısmın ise elden verildiğini veya bazı zamanlarda bankaya diğer açıklamalarla yatırıldığını, müvekkilinin fazla çalışma ve hafta tatili ücret alacağı ile ... bayram ve genel tatil günlerine ilişkin ücret alacağının bulunduğunu, Termal Seramik San. Tic. AŞ'nin (Termal AŞ) işe giriş çıkış kayıtlarını gösteren personel geçiş sistemi ile ilgili oynama olduğu tespit edildiğinden gelen kayıtların rapora esas tutulmaması gerektiğini iddia ederek fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın ifa ettiği işin niteliği ve keza çalışma saatlerini kendiliğinden belirleyebilmesi nedeniyle müvekkili işyerinde fazla çalışma yapmasının kesinlikle söz konusu olmadığını, davacı tarafın müvekkili işyerinde çalıştığı süre boyunca herhangi bir talepte bulunmadan fazla çalışma yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafın iddia ettiği şekilde fazla çalışma yaptığına dair iddialarını ispat etmek zorunda olduğunu, davacı tarafın ücret tutarı yönünden iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının bunu yazılı delillerle ispatlamasının zorunlu olduğunu, davacı tarafın hafta tatili ve millî bayram ve genel tatil ücreti alacağı talebinin haksız olduğunu, davacı tarafın menfaat elde etmek için fazla çalışmasına ek olarak hafta tatili ve millî bayram ve genel tatillerini de eklediğini, zamanaşımı def'ini ileri sürdüklerini, davacı tarafın faiz talebinin usul ve kanuna aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.02.2016 tarihli ve 2014/497 Esas, 2016/32 Karar sayılı kararı ile; davalı Şirkette işyeri giriş çıkış kayıtlarına oynama yapıldığı tespit edildiğinden tanık beyanlarına itibar edilmesi gerektiği, dosya kapsamına, usul ve kanuna uygun bulunan tanık beyanlarına göre yapılan hesaplamayı içerir 07.09.2015 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 25.04.2019 tarihli ve 2016/11879 Esas, 2019/9557 Karar sayılı kararıyla; tanıklar yeniden dinlenerek 1 ay içerisinde sistemdeki arızanın ortalama kaç defa olduğu, arızaların giderilmesinin ortalama kaç saat sürdüğü netleştirilerek sonucuna göre fazla çalışma ve hafta tatili alacağının hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın 22.03.2019 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini beyan ettiği, feragat doğrultusunda karar verilmesi istemli beyan dilekçesi ile de davadan feragat ettiğini bildirdiği, davacı vekilinin feragat beyanının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 309 uncu maddesindeki şekle uygun olarak ve 310 uncu maddeye göre ön inceleme aşamasından sonra yapıldığı ve vekilin feragat yetkisi bulunduğu görülmekle, feragatin usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, bu durumda 6100 sayılı Kanun'un 307 nci ve devamı maddelerine göre davaya son veren usuli bir taraf işlemi olan ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmayan, usulüne uygun feragat beyanı karşısında, feragatin tespiti gerektiği gerekçesiyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalı vekili tarafından karar celsesi olan 18.10.2022 tarihli duruşmada feragat sebebiyle vekâlet ücreti talebi bulunmadıkları yönünde beyanda bulunulduğunu, dolayısıyla davalı tarafın vekâlet ücreti talebi bulunmamasına rağmen Mahkemece davalı yararına maktu vekâlet ücretine hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu ileri sürerek vekâlet ücreti yönünden kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurulmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davadan feragat nedeniyle karşı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 6100 sayılı Kanun'un 312 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Somut uyuşmazlıkta; davacı 04.10.2022 tarihli dilekçesi ile dava konusu alacakların dava tarihi sonrasında davalı tarafça ödenmiş olması sebebiyle davadan feragat etmiş, bu nedenle de Mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek davalı vekili lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmiştir. Ancak yargılamanın (12) No.lu duruşmasında Mahkemenin davacı vekilinin feragat dilekçesi sunduğu yönündeki tespitini müteakiben davalı vekilinin "Vekâlet ücreti talebimiz bulunmamaktadır." şeklinde beyanda bulunduğunun görülmesi karşısında, davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının, hüküm fıkrasının (1) inci bendinin (b) alt bendinde yer alan “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-6) göre hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “Davalı vekilinin duruşmadaki beyanı dikkate alınarak lehine vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.