"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/478 E., 2023/127 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde yarı zamanlı işyeri hekimi olarak çalışmaya başladığını, 2004 yılından itibaren tam zamanlı işyeri hekimi olarak çalışmaya devam ettiğini, ... sözleşmesinin 01.12.2016 tarihinde davalı işveren tarafından haksız ve geçersiz olarak feshedildiğini, açılan işe iade davasında ... 9. ... Mahkemesinin 2016/864 Esas (yeni Esas 2018/107), 2020/151 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından feshin geçerli nedene dayandığına kesin olarak karar verildiğini, geçerli nedenle fesih neticesinde davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığını, müvekkilinin son ücretinin net 12.570,00 TL olduğunu, ... sözleşmesinde müvekkilinin yıllık net baz ücretinin %25'i oranında prim ödeneceğinin ve işyerinde mevcut ... emeklilik sistemi ile ailesine yönelik sağlık sigortasından yararlanacağının kararlaştırıldığını, bunun yanı sıra yemek, erzak, ayakkabı yardımı, temizlik malzemesi sosyal yardımlarından yararlandığını, giydirilmiş brüt ücret tespitinde bu sosyal yardımların da dikkate alınması gerektiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davacının taleplerine karşı zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının 01.05.2002-05.02.2004 tarihleri arasında part-time, 05.02.2004 tarihinden sonra tam zamanlı olarak işyeri hekimi ve son olarak sağlık birimi yönetici ve koordinatorü olarak çalıştığını, davacının ... sözleşmesinin ... sözleşmesine, işyeri kurallarına ve Şirket etik davranış kurallarına aykırı davranışları nedeniyle haklı nedenle feshedildiğini, her ne kadar davacı tarafça işe iade davası açılmış ise de fesih konusu yapılan eylemler hakkında bilgi ve görgü sahibi olan ve süresinde bildirmiş oldukları tüm tanıklar dinlenmeden karar verildiğini, hukuki dinlenilme hakkı ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin feshin geçerli nedene dayandığı yönündeki değerlendirmesinin işbu dava yönünden kesin delil olarak kabulünün hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının aldığı ücretin ve sosyal yardımların bordrolarda belirtilen kadar olduğunu, faiz başlangıç tarihleri ve oranlarını da kabul etmediklerini, davacının müvekkili Şirketten alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.02.2022 tarihli ve 2021/10 Esas, 2022/42 Karar sayılı kararı ile; davacının 01.05.2002-01.12.2016 tarihleri arasında davalı nezdinde çalıştığı, açılan işe iade davasında davanın kabulüne karar verildiği, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 11.11.2020 tarihli ve 2020/1698 Esas, 2020/1984 Karar sayılı kararı ile ise davalının istinaf başvurusunun kabulü ile fesih geçerli nedenlere dayandığından davanın reddine karar verildiği, kesinleşen işe iade davası sonucuna göre işverence yapılan feshin geçerli nedene dayandığı tespit edildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 30.05.2022 tarihli ve 2022/1385 Esas, 2022/1290 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin vâkıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 10.10.2022 tarihli ve 2022/10023 Esas ve 2022/11603 Karar sayılı ilâmı ile; davacı tarafça giydirilmiş ücretin tespitinde esas alınacak sosyal yardımlar konusunda beyanda bulunulmuş ise de yol yardımına ilişkin herhangi bir açıklaması olmadığı, ücret bordrolarında da bu yönde bir tahakkuk yer almadığı dikkate alındığında taleple bağlılık ilkesine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesine aykırılık edecek şekilde yol yardımının giydirilmiş ücretin tespitinde dikkate alınmasının hatalı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda alınan ek rapor ve davacı vekili beyanı doğrultusunda giydirilmiş ücret tespitinde yemek ve yol yardımı olan aylık 300,00 TL dışlanmak suretiyle yeniden yapılan hesaplama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; müvekkili Şirkette yönetici vasfı ile çalışan davacının ... sözleşmesine, işyeri kurallarına ve işyeri etik kurallarına aykırılık teşkil eden, müvekkili Şirketin itibarını sarsıcı, işçinin özen yükümlülüğünün ve sadakat borcunun ihlali mahiyetindeki davranışları sebebiyle haklı nedenle sona erdirildiğini, işe iade davasında fesih konusu yapılan eylemler hakkında bilgi ve görgü sahibi olan ve süresinde bildirmiş oldukları tüm tanıklar dinlenmeden karar verildiğini, hukuki dinlenilme hakkı ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin feshin geçerli nedene dayandığı yönündeki değerlendirmesinin işbu dava yönünden kesin delil olarak kabulünün hakkaniyete aykırı olduğunu, giydirilmiş ücret hesabında her ay bilirkişi raporunda belirtilen tutarlarla, özel sağlık sigortası yardımı ve ... emeklilik sistemi yardımı aldığı kabul edilmiş ise de ücret bordroları incelendiğinde davacının adı geçen kalemlerde belirtilen tutarlara hak kazanamadığının anlaşılacağını, ücretinin bordrolarda belirtilen kadar olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulünün gerekçesinin somut ve hukuki deliller ile açıklanmadığını, savunma ve itirazlarının değerlendirilmediğini, davacının müvekkili Şirketten hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, faiz başlangıç tarihini ve belirtilen faiz oranlarını da kabul etmediklerini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; kıdem ve ihbar tazminatlarının hesaplanmasına esas alınacak giydirilmiş brüt ücret miktarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 17 ve 32 nci maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.