"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2752 E., 2022/2091 K.
DAVA TARİHİ : 11.03.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/91 E., 2022/323 K.
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; davanın niteliği gereğince kanunda ivedi şekilde sonuçlandırılması öngörüldüğünden duruşma isteminin reddine, incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verilmiş olmakla; dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Şirketin merkezinin ...’da bulunduğunu, fabrika ile Şirket merkezinin organizasyon içinde bir bütünlük teşkil ettiğini, fabrikada 266, Şirket merkezinde 18 işçi olmak üzere toplam 284 işçi çalıştığını, yetki tespit yazısında fabrikada çalışan üye işçi sayısının 138 olarak tespit edildiğini, davalı Sendikanın toplu ... sözleşmesi yapma yetkisi bulunmadığını iddia ederek yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; Bakanlık kayıtlarının incelenmesi neticesinde davacı Şirketin 05 No.lu dokuma, hazır giyim, deri işkolunda kurulu ... bir işyerinin bulunduğunu, işletme merkezi olduğu iddia edilen ...'daki diğer işyerinin Bakanlık kayıtlarına göre 13 No.lu inşaat işkolunda yer aldığını ve aynı işkolunda yer almayan bu işyeri ile ilgili iddianın dinlenmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; davacı işveren Şirketin "Çerkezköy/..." adresinde bulunan işyerinin dokuma, hazır giyim ve deri işkolunda yer aldığını, ...'da bulunduğu bildirilen işyerinin ise inşaat işkolunda yer aldığını ve aynı işkolunda bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın süresinde açıldığı, Şirket tarafından yapılan bildirimler doğrultusunda oluşturulan kayıtlar gereğince, ...'da bulunduğu ve Şirketin merkezi olduğu iddia edilen işyerinin farklı işkolunda olduğunun anlaşıldığı, işkolu ile ilgili Bakanlığa yapılmış bir başvuru veya itiraz olmaması durumunda Şirket tarafından yapılan bildirimlere uygun değerlendirme yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; müvekkili Şirketin kurulduğu günden bu yana inşaat işkolu ile iştigal etmediğini, yegane işkolunun tekstil olduğunu, tamamen hatalı yazılan Bakanlık işkoluna göre karar verdiğini, işkolu tespitinde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) sicil numarasının dikkate alınmasının gerektiğini, müvekkili Şirketin sicil numarasına göre tektstil işkolunda olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin davalı Bakanlığın verdiği belgedeki çelişkili ifadeleri değerlendirmediğini, kendilerine bu konuda bir süre verilmediğini, İlk Derece Mahkemesinin müvekkili Şirketin SGK sicil numarasını, ... kodunu, ana sözleşmesini, ilgili ticaret odası kayıtlarını dikkate almadan sadece davalılardan Bakanlığa bağlı Bölge Çalışma Müdürlüğü tarafından hangi bilgi ve belgeye göre düzenlendiği belli olmayan ... bir satır tespite göre karar verdiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı vekili de 16.6.2022 tarihli oturumda “… merkez ofisin inşaat işkolunda olması sonucu etkilemez, böyle olduğunu sonradan farkettik aslında bütünlük söz konusudur, birlikte değerlendirilmeleri gerekir, henüz ... kolu ile ilgili bir başvuruda bulunmadık, inşaat ... kolunda olduğunu bakanlıktan gelen yazıdan sonra öğrendik” şeklinde beyanda bulunduğundan davalı Sendikanın kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçi sayısının belirlenmesinde Şirket merkezi olduğu belirtilen işyerinde çalışan işçilerin dâhil edilmemiş olmasında bir hukuka aykırılık bulunmadığı, davalı Şirketin Çerkezköy’de bulunan işyerinde 261 işçinin çalıştığı, davalı Sendikaya üye işçi sayısının 138 olduğu anlaşılmakla başvuru tarihi itibarıyla davalı Bakanlığın işleminin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerini çiğnendiğini, davalı Bakanlığın 21.01.2011 tarihli ve 2011/01 No.lu Genelgesi hükümlerine göre uyuşmazlıkta müvekkili Şirketin ... kodunun SGK sicil numarasına göre belirlenmesi gerektiğini, Bakanlığın dosyaya sunduğu işyeri bilgilerinin hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası'nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir :
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi şu şekildedir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki itirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi ise şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.