"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/3033 E., 2022/4644 K.
KARAR : İstinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 20. ... Mahkemesi
SAYISI : 2016/700 E., 2020/194 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ücretinin düşürülmesinden kaynaklanan fark ücret alacağı bulunduğunu, son 5 yıldır prim ödemesinin düşük yapıldığını ve davacıya fazla çalışma gibi hakları ödense idi belirlenecek ücreti üzerinden daha fazla prim ödeneceğini iddia ederek fark ikramiye alacağının, ayrıca ödenmediğini ileri sürdüğü fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının merkezi yurt dışında bulunan Şirketin ... şubesi olduğunu, ...'ta bulunan ... sahasında ... arama, üretim operasyonlarını yürüten operasyon Şirketine uzaktan teknik destek vermesi amacıyla ...'da bir ofisinin bulunduğunu, davacının 30.07.2008 - 03.11.2016 tarihleri arası üretim muhasebecisi olarak çalıştığını, haftalık çalışma saatinin 45 saat olarak belirlendiğini, 6 hafta ...'da, 2 hafta ...'ta bulunan sahada çalışmasının kararlaştırıldığını, davacının bu dönemde ücretinin 3.440,00 USD olarak belirlendiğini, davacının fazla çalışma yapmasının söz konusu olmadığını, 03.02.2014 tarihinden sonra eski çalışma sistemine döndüğünü, ... ofiste görevine devam ettiğini, davacının ücretinin çalışma sistemindeki değişiklik sonrasında 3.033,00 USD olarak değiştirildiğini, davacının değişikliğe muvafakat ettiğini, davacının davalı işverenden ücret, fazla çalışma, hafta tatili, yıllık prim, ... bayram ve genel tatil alacaklarının bulunmadığını, davacının davaya konu alacaklarının zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının, davalı Şirket nezdinde muhasebe uzmanı olarak çalıştığı, bilirkişi raporu ile yapılan hesaplamalara itibar edilerek davacının hafta tatili alacağı, fazla çalışma alacağı ile ... bayram ve genel tatil alacaklarına hak kazandığı, davacının ücretinin rızası alınmak koşulu ile indirildiği ....05.2019 tarihli bilirkişi raporunda yer alan birinci seçenekte hesap edilmiş alacak kalemlerine itibar edildiği gerekçeleriyle ücret ve ikramiye alacaklarının reddi, diğer taleplerin kabulü yönünde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; ücretinin düşürülmesinde objektif geçerli bir sebep bulunmayan davacının, çalışırken doğacağı bilinen haklarından feragat etmesine sebebiyet verir mahiyetteki dürüstlük kuralına aykırı ve içeriği itibarıyla da gerçek durumu yansıtmayan 03.02.2014 tarihli belgenin hukuki geçerliliğinin bulunmadığını, davacının cumartesi, pazar günlerinde hazırladığı raporların oluşturulması için geçen sürenin hesaplanması amacıyla bilgisayar mühendisi bilirkişi tarafından yerinde yapılan inceleme üzerine tanzim olunan 23.08.2017 tarihli raporda "...davacının cumartesi günleri 2,88 saat, pazar günleri 2,76 saat ortalama çalışmış olduğu" belirtilmiş ise de hükme esas alınan ek raporda, söz konusu çalışma sürelerinin nazara alınmaması nedeniyle alacakların eksik hesaplandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; Yargıtayın yerleşik içtihatları doğrultusunda aynı işverene karşı davası bulunan kişilerin tanıklığına itibar edilemeyeceğini, davacı ile aynı departmanda görev almayan tanıkların davacının çalışma saatlerini bilmesinin mümkün olmadığını, davalı tanığının davacının 17.00'den sonraki çalışmalarının kendi insiyatifinde olduğunu beyan ettiğini, davacının ...'ta çalıştığı dönemde çalışması yasal sınırlar içerisinde kaldığını, davacının ... ofiste çalıştığı tarihlere ilişkin olarak da hafta tatili hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının ... ofisteki çalışma düzeninin 5 gün çalışma 2 gün dinlenme şeklinde olduğunu, davalı Şirkette ... bayram ve genel tatil günlerinde çalışılmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından davalı aleyhine ... 36. ... Mahkemesi'nin 2019/175 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan itirazın iptali davasında davacının ... sözleşmesinin feshedildiği 02.11.2016 tarih itibarıyla ücretinin 3.033,00 USD olduğunu iddia ettiği, İlk Derece Mahkemesince davacının ücretinin rızası alınmak koşulu ile indirildiği ve 03.02.2014 tarihli yeni çalışma düzeni ve ücret düzeyine dair kabul beyanı içeren belgenin hukuki geçerliliğinin mevcut olduğu, davacının işbu dava ile ek menfaatleri de kapsar ücret tutarı üzerinden ikramiye hesabı yapılarak ileri sürdüğü fark alacak isteminin reddinin isabetli bulunduğu, fazla çalışma yaptığını iddia eden davacı tarafça delil olarak tanık anlatımlarına ve e-posta kayıtlarına dayanılmış ise de davacı tanıklarının istinaf incelemesinden geçen dosyaları da dikkate alındığında, tüm dosya kapsamına göre davacı tarafından sunulan e-posta çıktılarının nitelikleri itibarıyla çalışma olgusu hakkında tam bir kanaat oluşturacak mahiyette olmadığı, fazla çalışma olgusunun tespitinde yolda geçen sürelerin hesapta dikkate alınmamasının ise somut olayın özelliği dikkate alındığında yerinde olduğu, davacı tanıklarından U.G. tarafından açıldığı ileri sürülen davanın işe iade davası olduğu gözetildiğinde, bu tanığın menfaat birliği içindeki tanık olarak değerlendirilemeyeceği, diğer davacı tanıklarının açtıkları aynı mahiyette dava dosyalarının ise Dairenin istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiş olduğu, tanıkların beyanlarına itibar edilebileceği gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek davanın reddine karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının rızası alınmadan çalışma koşullarında aleyhe değişiklik yapılıp yapılmadığı ve bunun sonucunda fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı, davacı tanıklarının anlatımına değer verilip verilmeyeceği, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ile fazla çalışma iddiasının ispatı ve hesabı, yurt dışı çalışmalarına ilişkin yolda geçen sürelerin fazla çalışma hesaplamalarına dâhil edilmesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 4857 sayılı ... Kanunu’nun 22, 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş ve işyerinden çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
3. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dâhilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
4. Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının yurt içinde çalıştığı sürede haftada 5 gün 09.00-18.00 saatleri arasında veya 08.00-17.30 saatleri arasında çalıştığı, bu dönemde haftalık yasal çalışma süresinin aşılmadığı, yurt dışında çalışılan dönemde ise haftada 7 gün 08.00-19.00 saatleri arası günde bir saat ara dinlenme yapmak suretiyle haftalık 17,5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Davacı tanıklarından S.E.Ç davacının yurt dışı çalışmasında 18.30-19.00 saatlerinden önce işten çıkamadığını beyan etmiş olup davacı tanığının beyanını aşar şekilde fazla çalışma alacağının belirlenmesi hatalıdır. Tüm dosya kapsamına göre; davacının yurt dışında çalışılan dönemde 08.00-18.30 saatleri arasında çalıştığının kabulü ile fazla çalışma alacağı hesaplanması gerekirken yazılı şekilde alacağın belirlenmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.