Logo

9. Hukuk Dairesi2023/1525 E. 2023/2295 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı belediyenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve buna göre dava konusu alacakların ispatı ve hesabı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozmaya uygun kararında ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususlar dışında yeniden inceleme olanağı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/167 E., 2022/353 K.

DAVA TARİHİ : 24.03.2014

KARAR : Davanın kısmen kabulü

TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Kemalpaşa Ulucak Belediyesinde 24.02.2006 tarihinde çalışmaya başladığını, hâlen spor antrenörü olarak çalışmaya devam ettiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarının tetkikinde davacının o tarihteki alt işveren Ulu-Bel Ulucak İmar teknik Tur. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Uluyol İnşaat Danışmanlık Temizlik İşleri Ulaştırma ve Ticaret Ltd. Şti. işçisi olarak gösterildiğinin görüleceğini, 2009 yılı Nisan ayının sonunda Ulu-Bel Ulucak İmar teknik Tur. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti.nden çıkışının yapıldığını, aynı tarihte Ulucak Belediyesinin kanun ile Kemalpaşa Belediyesine devredildiğini, davacının da tüm işçilik hak ve alacaklarıyla Kemalpaşa Belediyesine devredildiğini, ancak Kemalpaşa Belediyesindeki çalışmalarının da muvazaalı olarak Kemalpaşa-Bel İmar Tur. Hizmetleri İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. bünyesinde geçmiş gibi gösterildiğini, Kemalpaşa Ulucak Belediyesi ile görünürde alt işveren olan Uluyol İnşaat Danışmanlık Temizlik İşleri Ulaştırma ve Ticaret Ltd. Şti. arasında muvazaalı ilişki olduğunu, ayrıca Kemalpaşa Belediyesi ile görünürde alt işveren olan Kemalpaşa-Bel İmar Tur. Hizmetleri İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında da muvazaalı ilişki olduğunu, davalı ... Belediyesinin alt işveren işçisi olarak gösterdiği işçileri toplu ... sözleşmesinden yararlandırmamak için muvazaalı işlem yaptığını, yeni muvazaalı işverenin Kemalpaşa Belediyesinin işçileri ile geçersiz olan belirli süreli ... sözleşmeleri ile işçileri çalıştırmaya devam ettiğini, bu nedenle davacının işe girdiği tarihten itibaren davalı Belediyenin işçisi olduğunu, ayrıca davacının üyesi olduğu ... Sendikası ile davalı ... Belediyesi ve muvazaalı alt işveren Kemalpaşa-Bel İmar Teknik ve Turizm Hizmetleri İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında toplu ... sözleşmesi imzalandığını, Belediye ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabul edilmesi durumunda davacının üyesi olduğu ... Sendikası ile Kemalpaşa Belediye Başkanlığı arasında imzalanan 01.01.2012-31.12.2013 dönemini kapsayan toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiğini, muvazaa kabul edilmese dahi taraf sendika üyesi olan davacının ... Sendikası ile Kemalpaşa Belediye Başkanlığı arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiğini, her durumda davacının ücretinin toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre eksik ödendiğini belirterek fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil, ücret farkı, ilave tediye, ikramiye, sendikal tazminat ve toplu ... sözleşmesinden kaynaklı alacaklarının (yakacak, yol, yemek, giyim, çocuk, eğitim yardımı) davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen alacaklardan şirketlerin sorumlu olduğunu, bu nedenle davanın söz konusu şirketlere ihbarı ile davalı ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının işvereni olan şirketler ile Belediye arasında ilgili yasal düzenlemelere göre yapılan ihaleler sonucunda hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, davacının da bu ihale gereği müvekkili İdarede işvereni tarafından çalıştırıldığını, anılan nedenlerle ihale alan şirketler ile belediye arasında muvazaa bulunduğu iddiasına itibar edilemeyeceğini, davacı her ne kadar Belediye ile ... Sendikası arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiğini ileri sürmüş ise de bunun mümkün olmadığını, toplu ... sözleşmesinden kanun gereği sözleşmenin imzalandığı tarihte sendika üyesi olan veya dayanışma aidatı ödeyen belediye çalışanlarının faydalanabileceğini, aksinin kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacının Belediye personeli olmadığı gibi sözleşmenin imzalandığı tarihte sendika üyesi de olmadığını, diğer taraftan davalı Belediyenin ... Sendikası ile dava dışı Kemalpaşa-Bel İmar .... Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının belediyeden tahsilinin talep edilmesinin de mümkün olmadığını, Belediye ile Kemalpaşa-Bel İmar .... Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında kamu ihale mevzuatının ilgili hükümlerine göre personel temini için sözleşme imzalandığını, sözleşme konusu işin karşılığında bir bedel belirlendiğini ve sözleşmeye bağlanmış bedelin dışında yüklenicilere herhangi bir ödeme yapılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 16.....2016 tarihli ve 2014/224 Esas, 2016/372 Karar sayılı kararı ile davacının, 10.02.2012 tarihinden itibaren işyerinde uygulanmakta olan toplu ... sözleşmesine taraf işçi sendikasının üyesi olduğu ve baştan itibaren davalı ... Belediyesinin işçisi olduğunun kabulünün gerektiği, davacının işyerinde uygulanmakta olan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılmadığı gerekçesiyle bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 10.03.2020 tarihli ve 2017/28552 Esas, 2020/4704 Karar sayılı kararıyla davacının mülga 2822 sayılı Toplu ... Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 9 uncu maddesi ve 07.10.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi bağlamında 01.01.2012-31.12.2013 ve 01.01.2014-31.12.2015 dönemini kapsayan toplu ... sözleşmelerinden yararlanma şartlarını taşıyıp taşımadığının belirlenerek sonucuna göre davacının fark ücret talepleri ile ilgili bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak ve emsal kararlara uygun olarak davacının işyerinde uygulanmakta olan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden ancak 19.....2013 – 28.02.2014 tarihleri arasındaki dönem bakımından yararlanabileceği gerekçesiyle bilirkişi ek raporundaki hesaplamaya itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davacının 19.....2013-28.02.2014 tarihleri arasında toplu ... sözleşmesinden yararlanmasına yönelik tespitin hatalı olduğunu, üyeliğin işverene bildirildiği 12.02.2012 tarihinden itibaren toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiğini, 28.02.2014 tarihi sonrası için ise ücreti düşürülemeyeceğinden, ayrıca işverenin hileli işlemlerle rızası dışında işkolu değişikliği nedeniyle üyeliği isteği dışında düşürüldüğünden toplu ... sözleşmesinin normatif hükümlerinin ... sözleşmesi hükmü gibi uygulanmaya devam edilmesi gerektiğini, ayrıca fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ve ilave tediye alacaklarının belirsiz alacak davası olup ıslaha karşı zamanaşımı def'inden etkilenmediğini, zamanaşımı def'i dikkate alınarak yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu ve resen dikkate alınacak sebepleri ileri sürerek hükmü temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; İdareleri ile davacının işvereni Şirket arasında muvazaalı ilişkinin olmadığını, davacının İdarenin kendi işçileri için imzaladığı toplu ... sözleşmesi hükümlerinden de yararlanamayacağını, davacının sendika üyeliğinin 10.02.2012 tarihli olup üyeliğinin toplu ... sözleşmesinin imza ve yürürlük tarihinden sonra olduğunu, davacının sendika üyesi olduğunun İdarelerine bildirilmediğini, davacının sendika üyeliğinin sona erme tarihinin de araştırılması gerektiğini, davacının üyeliğinin fesihten önce sona erdiğini, rapora itirazlarının dikkate alınmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı Belediyenin taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı, buna göre dava konusu alacakların ispatı ve hesabına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6356 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesi, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili 2, 41, 44, 46 ve 47 nci maddeleri ile diğer ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.