"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/51 E., 2021/224 K.
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı asıl tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalı ... İlçesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında 01.05.2009 tarihinde çalışmaya başladığını, hâlen daha çalışmakta olduğunu, davalı Vakfın 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) kapsamında olmasına rağmen bu Kanuna göre işçilere ödemesi kararlaştırılan ilave tediye alacağının ödemediğini ileri sürerek ilave tediye ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı tarafça yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 02.....2016 tarihli ve 2015/608 Esas, 2016/208 Karar sayılı kararı ile; toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı Vakfın 6772 sayılı Kanun kapsamında kamusal yetki ve ayrıcalıklardan kamu tüzel kişiliğine sahip olduğu ve bu kuruluşta ... sözleşmesi ile çalışan davacının ilave tediye ödemesinden yararlanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde Vakıf yetkilisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 23.12.2020 tarihli ve 2016/25517 Esas, 2020/19812 Karar sayılı kararıyla; 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşmayı ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu'nun (3294 sayılı Kanun) ilgili hükümleri dikkate alındığında, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan ayrı birer özel hukuk tüzel kişisi olan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının kamu kurumu vasfında olmadığı, Vakıf çalışanları Fon personeli olarak kabul edilemeyeceğinden Vakfın 6772 sayılı Kanun kapsamındaki kamu kurumlarından olmadığı, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 09.....2017 tarihli ve 2016/3 Esas, 2017/4 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere her bir vakıf özel hukuk tüzel kişiliğini haiz, ayrı ve bağımsız işveren olduğundan ve kamu tüzel kişiliği de bulunmadığından ilave tediye isteminin reddedilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı ilave tediye konusunda Yargıtayın farklı hukuk daireleri tarafından farklı kararlar verildiğini, farklı kararların adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine dair Anayasa Mahkemesi kararlarının da mevcut olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13.12.2022 tarihli ve 2022/9-713 Esas, 2022/1726 Karar sayılı kararı, 15.11.2021 tarihli ve 2016/(22) 9-2292 Esas, 2021/1494 Karar sayılı kararı, 14.12.2021 tarihli ve 2018/(22)9-551 Esas, 2021/1662 Karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye ödemekle yükümlü olduklarını ileri sürerek davanın kabulü istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanamayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası'nın 123 üncü maddesi, 6772 sayılı Kanun'un 1 inci maddesi, 3294 sayılı Kanun'un 1 ila 5 inci maddeleri ile 7 ve 8 inci maddeleri, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 2 ve 36 ncı maddeleri, 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 7 nci maddesi.
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 09.....2017 tarihli ve 2016/3 Esas, 2017/4 Karar sayılı kararı.
4. Dairemizin 19.01.2022 tarihli ve 2022/16 Esas, 2022/583 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.