Logo

9. Hukuk Dairesi2023/15961 E. 2023/13553 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulu kararları ile sendika disiplin kurulu kararının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmalarına, delillerine, uygulanabilir hukuk kurallarına ve usule uygun bulunması gözetilerek, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1918 E., 2023/2239 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. ... Mahkemesi

SAYISI : 2022/146 E., 2022/771 K.

Taraflar arasındaki sendika yönetim kurulu kararının iptali ile sendika disiplin kurulu kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Sendikanın ... Şube Başkanlığı görevini yapmakta iken kendisi hakkında 23.12.2021 tarihli ve 152 sayılı yazı ile davalı Sendikanın Genel Disiplin Kurulu Başkanlığınca davacıdan erişim izni bulunmayan belgeleri kimlerden temin ettiği, hangi vasıtalarla ilettiği, hangi ithamlarda bulunulduğu gibi hususlarda yazılı beyanının talep edildiğini, akabinde davalı Sendikanın 24.12.2021 tarihli ve 148 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı ile müvekkilinin ... Şube Başkanlığı görevinden iki ay uzaklaştırıldığını, kararın sona ermesiyle göreve iadesi beklenirken bu kez davalı Sendikanın 19.02.2022 tarihli ve 155 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı ile görevden uzaklaştırmanın iki ay daha uzatıldığını, davacı hakkında herhangi bir disiplin soruşturması bulunmamasına ve tanık olarak bilgisine başvurulmasına karşın Sendika Tüzüğü'nün 31 inci maddesi gereğince görevden el çektirilmesinin orantısız bir karar olduğunu iddia ederek davacı hakkında usul ve kanuna aykırı ihdas edilen kararlara ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 24.12.2021 tarihli ve 148 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı, 24.12.2021 tarihli ve 639 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararı, 19.02.2022 tarihli ve 155 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı ile 21.02.2022 tarihli ve 685 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararlarına ilişkin itirazın kabulü ile kararların iptaline, müvekkilinin görevine iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, disiplin soruşturmasının davacı hakkında olduğunu, nitekim davacı hakkında ... Şube Başkanı, ... Şube Başkanı ve Yardımcısı, ... Şube Başkan Yardımcısı tarafından verilen üç adet şikâyet dilekçesi kapsamında soruşturma açıldığını, disiplin soruşturmasının devam ettiğini, gerek soruşturmanın süreci gerekse de Sendika Tüzüğü'nün 31 inci maddesi uyarınca soruşturma kapsamında esasa ilişkin belge sunulmadığını, açılan soruşturmada istenen cezanın üyelikten çıkarma olduğunu, bu nedenle ceza talebi ile ihtiyati kararın uygun olduğunu, fiilin de Sendika Tüzüğü'nün 12 nci maddesinin birinci fıkrasının (ç), (d) ve (e) bentleri ile örtüştüğünü, dolayısıyla soruşturmanın devam etmesi ve işlenen fiilin Sendika Tüzüğü'nün anılan maddeleriyle örtüşmesi nedeniyle ihtiyati tedbir olarak alınan kararların Sendika Tüzüğü'ne uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 148 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı ile 639 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararının davacıya 31.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği, buna karşın dava tarihinin 19.03.2022 olduğu, söz konusu talepler yönünden davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığından reddine karar verildiği, 155 sayılı Genel Disiplin Kurulu Kararı ile 21.02.2022 tarihli ve 685 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararının iptali talebi yönünden ise söz konusu kararlarla davacı hakkında verilen görevden uzaklaştırma işleminin iki ay daha uzatıldığı, davacı hakkındaki soruşturma dosyasının davalı Sendikaya verilen süreye rağmen dosyaya ibraz edilmediği, ceza tesisine dair süreçte, olağan genel kurul ya da olağanüstü genel kurul toplantısının yapılmadığı ve Disiplin Kurulu kararı ile davacının iki ay süresince tedbiren görevden uzaklaştırılmasına karar verildiği, dava konusu değil ise de davalı tarafça dosyaya sunulan 21.....2022 tarihli ve 768 sayılı karar ile davacı hakkında iki ay süreyle verilen görevden uzaklaştırma kararının süresinin 3 ay daha uzatılmasına karar verildiği, ... Şube Başkanı olan davacı hakkında uzun süreli görevden uzaklaştırma sonucu doğuracak nitelikte disiplin cezası verilmesinin üyelikten çıkarma niteliğinde olacağı ve bu yetkinin Genel Kurulda olduğu sonucuna ulaşıldığı, buna göre disiplin cezalarının yetkisiz organ tarafından alındığı ve usulüne uygun tesis edilmedikleri gerekçesiyle 155 sayılı Genel Disiplin Kurulu Kararı ile 21.02.2022 tarihli ve 685 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararının iptaline, 148 sayılı Genel Disiplin Kurulu kararı ile 639 sayılı Genel Yönetim Kurulu kararı iptali talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; dava dilekçesinde belirttiği sebeplere ek olarak davalı Sendika tarafından alınan kararların hukuka aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesince bir kısım kararlar yönünden alınan kararlara karşı süresinde dava açılmadığı gerekçesiyle ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; cevap dilekçesindeki iddialarını yineleyerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; iptali talep edilen Genel Disiplin Kurulunun 148 numaralı kararı ile Genel Yönetim Kurulunun 639 sıra numaralı kararının davacıya 31.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği, bu kararlar yönünden davanın 19.03.2022 tarihinde bir ve üç aylık hak düşürücü süreler geçtikten sonra açıldığı, iptali talep edilen Genel Disiplin Kurulunun 155 numaralı kararı ile Genel Yönetim Kurulunun 685 sıra numaralı kararı yönünden ise davanın süresinde açıldığı, Sendika Tüzüğü'nün 28 inci maddesi uyarınca, beş kişiden oluşan Genel Disiplin Kurulunun en az üç kişi ile toplanmak ve yine en az üç kişi ile karar almak zorunda olduğu hâlde iptali talep edilen 155 numaralı kararının incelenmesinde, Genel Disiplin Kurulunun iki kişi ile toplandığı ve iki kişi ile karar aldığı, kararın Sendika Tüzüğü'nün 28 inci maddesine aykırı olduğu, eldeki davada iptali talep edilmemiş olmakla birlikte görevden uzaklaştırma işleminin Genel Yönetim Kurulunun 685 sıra numaralı kararından sonra, farklı bir Yönetim Kurulu kararı ile üç ay daha uzatıldığı, bu şekilde davalı Sendika tarafından davacının uzun bir süre ile görevden uzaklaştırıldığı, davalı Sendika tarafından yapılan bu uygulamanın davacının fiilen sendika üyeliğinden çıkarılması sonucunu doğuracak nitelikte olduğu, sendika üyeliğinden çıkarma yetkisinin ise Sendikanın Genel Kuruluna ait olduğu, Sendika Genel Kurulunun yetkisi dâhilinde bulunan bir işlemin, yetkisi bulunmayan bir kurul veya kişi tarafından yapılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacı hakkında üyelikten çıkarma cezası olabilecek şekilde bir işlem tesis edilmediğini, yetkinin orantısız kullanılmasını ya da üyenin üyelikten çıkarılmasını sağlayan bir Yönetim Kurulu kararı bulunmadığını, davacının Şube başkanı sıfatıyla yapacağı işlemlerin geçici süreyle sınırlandırıldığını, davacının sendika üyesi olarak her türlü işlemi yapma hakkına sahip olduğunu, görevden geçici uzaklaştırma tedbiri ile sendika üyeliğinden çıkarma disiplin suçlarının birbiriyle karıştırıldığını, davanın konusunu işlemlerin soruşturmanın sağlıklı yürütülebilmesi için Yönetim Kurulu tarafından Sendika Tüzüğü'nün 31 inci maddesine göre tesis edilen 2 ay süreli olarak verilen tedbiren görevden uzaklaştırma kararları olduğunu, süresiz bir görevden uzaklaştırma işlemi olmadığını, işlemin mevzuata uygunluğunun değil dava konusu olmayan disiplin sürecinin incelendiğini ve yerindelik denetimi yapıldığını, disiplin dosyasına atıf yapılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, karar tarihinde tedbir kararı kalkmış olduğundan iptaline hüküm verilecek icrai nitelikte bir Yönetim Kurulu kararı kalmadığını, yapılan Sendika Tüzüğü değişikliği geçmişe uygulanarak hüküm kurulmasının isabetli olmadığını belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu Sendika Yönetim Kurulu kararları ile Sendika Disiplin Kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 12 ve 13 üncü maddeleri, Sendika Tüzüğü'nün 12, 28 ve 31 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.