"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilli tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü nezdinde çalışmaya başladığını, ... makinesi operatörü olarak çalıştığını, 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması Hakkında Kanun (6360 sayılı Kanun ) gereği davalı Belediyeye geçişinin yapıldığını, statüsünün düz işçi olmasına rağmen ... makinası operatörü olarak çalıştığını, işçinin fiilî çalışmasının tespit edilerek buna karşılık gelen sınıfının belirlenmesi ve fark ücretlerinin ödenmesi gerektiğini, bu durumun düşük ücret almasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek fark ücret alacağı, ikramiye ve ilave tediye alacağı ile sorumluluk zammı farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının sicil dosyası ile birlikte 22.12.2014 tarihinde Karayolları 12. Bölge Müdürlüğüne devredildiğini, davanın haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tespit için Kurum kayıtlarına bakıldığı ve tanık beyanlarının belgelerle birlikte değerlendirildiği, Mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde davacının mevsimlik veya geçici çalışma süresinin toplamda 6 yıl, 4 ay, 26 ... olduğu, davacının ... makinası operatörü pozisyonunda çalıştığı, 01.03.2011 tarihinde kıdemi 16 yıl olup kademesi de 16 kabul edildiği, pozisyonların gelebileceği son derecelerin 2 derece artırıldığı, artırılan derecelerin 2012 yılı itibarıyla uygulanacağı, geriye doğru herhangi bir fark ödemesi yapılamayacağı belirtildiğinden 2011 yılı için 2 derece farkı talep edemeyeceği, 2011-2012 yılları itibariyle derecesinin 12, kademesinin ise 16 olduğu, bu nedenlerle davacının intibakının, yevmiyesinin, mali ve sosyal haklarının olması gereken derece ve kademesine göre ödenmediği, doğru olan derece kademesine göre alması gereken yevmiyenin belirlenip denetime elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilli istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; müvekkili Kurumun davada hasım sıfatının bulunmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, çalıştığı sürece tüm hak ve alacaklarının kendisine eksiksiz ödendiğini ve müvekkilinden herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunulamayacağını, faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu, toplu ... sözleşmesinin 39 uncu maddesi gereğince yasal faiz hükmü bulunmasına rağmen banka mevduat faizine hükmedilmesinin kanuna aykırı olduğunu, davacının kadrosu haricinde başka işlerde çalışmayı kabul ettiğini ve bunun karşılığı yevmiyeye razı olduğunu, ... yıllar bu duruma itiraz etmediğini, bu davayı açmakta kötüniyetli olduğunu savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda davacının kadroya geçişte fiilen yaptığı işe uygun olarak, işveren işyerinde uygulanan toplu ... sözleşmelerine göre işçilerin alacağı derece ve kademeyi toplu ... sözleşmesi ekindeki pozisyon cetvellerinde her bir pozisyonun derece hesabı için alt ve üst sınırları da dikkate alınarak derece ve kademenin belirlenip davalının zamanaşımı def'i de dikkate alınarak hüküm kurulduğu, alacak kalemleri için uygulanan faiz türü ve faiz başlangıç tarihlerinde hata olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, istinaf başvurusundaki sebepleri tekrar ederek ve resen gözetilmesi gereken diğer nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılmadığı, davalı tarafça süresinde zamanaşımı savunmasında bulunup bulunmadığı, hüküm altına alınan alacakların hesaplanma yöntemi ile faiz başlangıç tarihleri ile faiz oranlarının doğru belirlenip belirlenmediği konularına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 6100 sayılı Kanun'un 26, 107 ve 109 uncu maddeleri, 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 ... maddesi, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanun'nun 39 uncu maddesi, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un (6772 sayılı Kanun) 1 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıda yer ... paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta; dava dilekçesi içeriğine göre davanın açıkça kısmi dava olarak açıldığı, belirsiz alacak davası olarak açıldığına dair herhangi bir talep ve beyanın yer almadığı görülmektedir. Açılan davanın türünün ıslah talebi ile değiştirilemeyeceği gözetildiğinde, İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan alacaklara dava ve ıslah tarihinden itibaren ayrı faiz işletilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde alacağın tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi usul ve kanuna aykırı olmuştur.
3. İlave tediye alacağı, 6772 sayılı Kanun ile öngörülmüş bir alacak kalemi olup bu alacağa uygulanması gereken faiz oranı, yasal faizdir.
4. Diğer taraftan İlk Derece Mahkemesince, infazda tereddüt oluşmayacak şekilde karar verilmesi gerekmekte olup temerrüt faizi olarak ayrı bir faiz türü ve oranı bulunmamaktadır. Temerrüt hâlinde uyuşmazlığın niteliğine göre uygulanması gereken faiz oranları bulunmaktadır. Mahkemece hüküm altına alınan ikramiye ve ilave tediye alacağının infazda tereddüt oluşturacak biçimde rakamsal ve oransal karşılığı olmayan müphem temerrüt faiziyle tahsili yönünde karar verilmesi hatalı olmuştur.
5. Belirtmek gerekir ki faizin türü belirlenirken davacının talebi de dikkate alınmalıdır. Davacı, dava ve ıslah dilekçelerinde en yüksek mevduat faizi uygulanmasını talep etmiştir. Şu hâlde davacı talebi ve kanuni düzenlemeler gözetildiğinde, infazda tereddüt oluşturacak biçimde yazılı faiz türü ile dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerlerine;
"1. Brüt 8.115,68 TL fark ücret alacağının 1.500,00 TL'sinin dava tarihi olan 10.11.2016 tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 20.01.2021 tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2. a) Brüt 1.331,10 TL fark ikramiye alacağının 200,00 TL'sinin dava tarihi olan 10.11.2016 tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 20.01.2021 tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Brüt 1.041,67 TL fark ilave tediye alacağının 200,00 TL' sinin dava tarihi olan 10.11.2016 tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 20.01.2021 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizini aşmamak üzere yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3. Brüt 1.136,42 TL fark sorumluluk zammı (yıpranma primi farkı) alacağının 100,00 TL'sinin dava tarihi olan 10.11.2016 tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 20.01.2021 tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," bentlerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalı tarafa iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.