Logo

9. Hukuk Dairesi2023/16587 E. 2023/13498 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 6111 sayılı Kanun ile başka bir kuruma devredilen işçinin hangi toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı, ücret ve diğer mali haklarının nasıl belirleneceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: 6111 sayılı Kanun'un 166. maddesi gereğince devredilen işçinin, yeni toplu iş sözleşmesi imzalanana kadar önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam etmesi gerektiği, davacının da nakil sonrası işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmenin imza tarihine kadar önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği, ayrıca ilave tediye alacağı yönünden de eksik inceleme yapıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1384 E., 2023/454 K.

DAVA TARİHİ : 26.01.2017

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında Elbistan ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1998 yılında girdiği ... Belediyesinde daimi işçi olarak çalışmakta iken 2011 yılı Kasım ayında norm fazlası işçi olarak Milli Eğitim Müdürlüğü kadrosuna atandığını, dava tarihi itibarıyla Elbistan ... ... İlköğretim Okulunda işçi olarak çalıştığını, Belediyede çalıştığı sırada ... Sendikasına üye iken 2011 yılından itibaren Koop-... Sendikasına üye olduğunu, müvekkilinin 2011 yılı Kasım ayından itibaren ücret ve yevmiyeleri ile toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklarının ya ödenmediğini ya da eksik ödendiğini, davalı Kurumda aynı işi yapan ve aynı kıdeme sahip işçilerin tüm hak ve alacaklarını almalarına rağmen müvekkilinin bu alacaklarını alamadığını ileri sürerek ilave tediye, aile ve çocuk yardımı, eksik ücret, yemek yardımı, ikramiye alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'da (6111 sayılı Kanun) gereği kadrosu ile devredildiğini, aynı Kanun'a göre belirlenen ücret ve diğer mali hakların davacıya eksiksiz olarak ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 10.10.2019 tarihli kararıyla; davacının davalı nezdinde çalışma süresinin sabit olduğu, sendika üyesi olan davacının toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklarının hüküm altına alınması gerektiği sonucuna varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 30.....2022 tarihli ve 2020/392 Esas, 2022/1071 Karar sayılı kararıyla; davacı işçinin nakil sonrası uygulanacak toplu ... sözleşmesi yürürlüğe girene kadar nakil öncesi kendisine uygulanan ... Belediyesi ile ... Sendikası arasındaki toplu ... sözleşmesinden yürürlük süresinin bitim tarihi olan Temmuz 2012 ayına kadar yararlanarak aile ve çocuk yardımı alacağına hak kazandığı ancak bu alacakların ödendiğinin ispat edilemediği, nakil sonrası yürürlüğe giren ... Sendikası ile Koop-... Sendikası arasındaki 29.03.2013 imza tarihli ve 01.07.2012-30.....2015 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinde ise aile ve çocuk yardımı bulunmamakla birlikte davalı tarafın sosyal yardım adı altında ödeme yapıldığını belirttiği, bordrolarda sosyal yardım ödemesi yapılmayan Temmuz 2012-Mart 2013 tarihleri arası döneme ilişkin ilgili toplu ... sözleşmesinin 27 nci maddesine göre bilirkişi raporunda hesaplama yapıldığı, sonraki dönemlere ilişkin bordrolarda ödeme olduğu, ücret bordrolarında tahakkuk bulunmayan dönemler için bakiye alacağın ve 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) gereği ödenmeyen ilave tediye alacaklarının da hesaplandığı, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, ancak ilave tediye alacağına ilişkin olarak "mevduata uygulanan en yüksek faizi" işletilmesi hatalı olduğundan bu sözcüklerin hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak yerine "işleyecek" sözcüğünden sonra gelmek üzere "yasal faizi " sözcüklerinin yazılması gerektiği gerekçeleri ile Mahkeme kararı bu şekilde düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 21.11.2022 tarihli bozma ilâmı ile; Bölge Adliye Mahkemesince bir taraftan davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, diğer taraftan İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm kısmında bazı düzeltmeler yapıldığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda (6100 sayılı Kanun) bu uygulamaya cevaz veren bir düzenleme mevcut olmadığı, bir diğer ifade ile bir defa başvurunun esastan reddine karar verildiğinde, artık İlk Derece Mahkemesi hükmüne müdahale anlamına gelecek herhangi bir ekleme yahut düzeltme yapılmasına imkân bulunmadığı, Bölge Adliye Mahkemesinin böyle bir hâlde ancak düzelterek yeniden esas hakkında karar verebileceği gerekçeleri ile hükmün bozulmasına ve dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma öncesi gerekçeler tekrar edilerek mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçeleri ile Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, davacının kadrosunun devir tarihi ile birlikte 6111 sayılı Kanun'da belirlenen ücret ve diğer mali haklarının eksiksiz olarak ödendiğini, davacının devredildiği Kasım 2011 tarihi ile Milli Eğitim Bakanlığında yürürlüğe giren yeni toplu ... sözleşmesinin yürürlük tarihi olan 01.07.2012 tarihleri arasındaki ücret bordroları incelendiğinde davacının devirle getirdiği toplu ... sözleşmesindeki haklardan yararlandığının açıkça görüleceğini, davacının kadrosunun devri sonrası iki adet toplu ... sözleşmesi imzalandığını, davacıya mevcut toplu ... sözleşmesinin ilgili maddelerinde düzenlenen ücret ve diğer tüm mali hakların eksiksiz olarak ödendiğini, 01.07.2012 tarihinde yeni toplu ... sözleşmesi yürürlüğe girene kadar işçiler arasındaki ücret ve sosyal yardım farklarının nedeninin yenisi yürürlüğe girene kadar kendilerine uygulanacak olan toplu ... sözleşmelerindeki farklılıklar olduğunu, aile ve çocuk yardımı alacağının eksik ödendiği iddialarının gerçeği yansıtmadığını, Bakanlar Kurulunun tespit ettiği tarihlerde ilave tediye alacaklarının eksiksiz olarak ödendiğini, sosyal yardımlar anlamında hak kaybına yer verilmediği gibi bilakis mevcutlarından iyi hâle getirildiğini, davacının toplu ... sözleşmesi ile hak sahibi olduğu ücret ve mali haklara ilişkin farkların imza tarihinden geriye dönük ödendiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 6111 Sayılı Kanun ile başka bir kurumdan davalı işyerine devredilen işçinin yararlanması gereken toplu ... sözleşmesinin tespiti, buna göre davacıya ödenmesi gereken ücretin belirlenmesi ve ilave tediye, aile ve çocuk yardımı ücreti alacağının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 6772 sayılı Kanun'ın 1 vd maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun 39 uncu maddesi hükümleri.

3. 6111 sayılı Kanun'un "Mahalli idarelerin ihtiyaç fazlası işçilerine ilişkin hükümler" 166 ncı maddesinin ilgili kısmı şu şekildedir:

" (1) İl özel idarelerinin sürekli işçi kadrolarında çalışan ihtiyaç fazlası işçiler, Karayolları Genel Müdürlüğünün taşra teşkilatındaki sürekli işçi kadrolarına, belediyelerin (bağlı kuruluşları hariç) sürekli işçi kadrolarında çalışan ihtiyaç fazlası işçiler, Milli Eğitim Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünün taşra teşkilatındaki sürekli işçi kadroları ile sürekli işçi norm kadro dâhilinde olmak üzere ihtiyacı bulunan mahalli idarelere atanır.

...

(6) Devredilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; toplu ... sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir işleminden önce tabi oldukları toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre, toplu ... sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2010 yılı Kasım ayında geçerli olan ... ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir. Devre konu işçiler bakımından devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devralan kurum sorumlu tutulamaz. Kıdem tazminatına ilişkin hükümler saklıdır.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacının 6111 sayılı Kanun kapsamında davalı İdareye devredildiği uyuşmazlık dışıdır. İlâmın İlgili Hukuk (3) üncü paragrafında yer verilen Kanun hükmüne göre davacının ücret ile diğer malî ve sosyal haklarının belirlenmesinde, yenileri düzenleninceye kadar devir işleminden önce tâbi olduğu toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre, toplu ... sözleşmesi mevcut olmaması hâlinde ise 2010 yılı Kasım ayında geçerli olan ... ... sözleşmesi hükümlerinin esas alınması gerekmektedir.

3. Somut uyuşmazlıkta davacının devir tarihinde yararlanmakta olduğu bir toplu ... sözleşmesi mevcuttur. Bu toplu ... sözleşmesinin davalı İdarede yürürlüğe giren toplu ... sözleşmesinin imza tarihine kadar uygulanmaya devam olunması gerekir. Devir tarihinden sonra davalı işyerinde işyerinde uygulanan Koop ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinin düzenleme (imza) tarihi 29.03.2013'tür. Bu durumda davacı, devreden işyerinde uygulanan ... Sendikasının taraf olduğu 14.07.2011-13.07.2012 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinden, bu toplu ... sözleşmesinin süresi sona erse dahi, 29.03.2013 tarihine kadar yararlanmalıdır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus nakilden önce tâbi olunan toplu ... sözleşmesi ile nakilden sonra tâbi olunacak toplu ... sözleşmesinden yararlanma koşullarına ilişkindir. Davacının nakilden önce tâbi olduğu toplu ... sözleşmesinden nakil sonrasında yararlanmayı sürdürmesi Kanun'un açık hükmü gereğidir. Bu itibarla söz konusu toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam edebilmek için sendika üyeliğinin devamı şartı aranmaz. Aynı şekilde bir başka sendikaya üye olunması yahut ... kolu değişikliği, toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam etme bakımından herhangi bir etki yaratmaz. Esasen Kanun'da "nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları ... toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir" denilerek nakledilen işçilerin nakil olunan işyerinde yeni bir toplu ... sözleşmesi düzenleninceye kadar yaşayabilecekleri maddi kayıpların önüne geçilmek istenmiştir.

4. Somut olayda, davacının Koop ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden ancak sözleşmenin imza tarihi olan 29.03.2013 tarihinden itibaren yararlanabileceği kabul edilmelidir. Kanun'da açıkça " ...yenileri düzenleninceye kadar..." hükmüne yer verildiğinden, Koop ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinin yürürlük süresinin geriye etkili şekilde 01.07.2012 olarak belirlenmesi de sonuca etkili değildir. Böylece nakil olunan işyerinde yeni toplu ... sözleşmesi düzenleninceye kadar mevcut sözleşmenin yürürlük süresi veya sendika üyeliği vb. gibi şartlar ile bağlı kalınmaksızın önceki toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam edilir. Hükme esas alınan bilirkişi raporundan ücretin tespitinde bu ilke ve esaslara uyulup uyulmadığı denetlenememektedir. Kararın öncelikle bu sebeple bozulması gerekmiştir.

5. Bilirkişi raporu ile davacının 01/2012, 08/2012, 10/2012, 01/2016 dönemlerinde ilave tediye alacağının ödenmediği tespit edilmiş ve Mahkemesince bilirkişi raporuna göre yapılan hesaplama hükme esas alınmış, davalının bu alacak kalemine yönelik davasının kabulüne karar verilmiştir. Ancak dosya kapsamında yapılan incelemede, dosya içerisinde mevcut bulunan ücret bordrolarına göre, davacıya 01/2012 dönem ücret bordosunda, (Tediye 13 gün) 1/2012 tarihli bordroya göre 56 gün karşılığı 2.423,68 TL, yine 01/2016 dönem ücret bordrosunda ikramiye ücreti adı altında 13 günlük karşılığı 1.117,74 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Belirtilen dönemdeki ücret bordrolarında görünen ödemelerin davacıya yapılıp yapılmadığı, yukarıdaki ücrete yönelik açıklamalar da dikkate alınarak belirlenmeli, oluşacak sonuca göre davacının ilave tediye alacağının bulunup bulunmadığına karar verilmelidir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.