"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1905 E., 2023/2801 K.
DAVA TARİHİ : 22.07.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 21. İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/421 E., 2023/190 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2. Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü Uçak Fasbat Müdürlüğü işyerinde çalıştığını ve sendika üyesi olduğunu, davacının elektronik-ölçü aletleri onarımcısı kalibrasyoncu meslek kolunda fiilen kalite kontrol ve teknik kontrol görevlisi olarak çalıştığını, işyerinde onarım ve imal edilen malzeme ve teçhizatın teknik resmine, projesine, kataloglarına, teknik tarif ve emirlere uygun yapılıp yapılmadığını kontrol ederek ve performansını imzalayarak sorumluluk yüklenerek sorumlu olarak imza attığını, toplu iş sözleşmesinin 59 uncu maddesinin (d) bendinde yazılı görevi yaptığından 52 nci maddenin (d) bendindeki (C) grubu idareci primine hak kazanmasına karşın bu alacağının ödenmediğini, davacıya idareci primlerinin ödenmemesinin usul, kanun ve hakkaniyete aykırı olduğunu beyan ederek toplu iş sözleşmesinin 52 nci maddesinin (d) bendi gereği idareci primi alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunarak davacının çalıştığı kalibre atölyesinde başkasının yaptığı işi kontrol eden, kalite kontrol mühürlerine sahip, başkalarının yaptığı işi özel olarak verilen mühürlerle onaylayan, onaylamasından kaynaklı ek sorumluluk üstlenen, bu nedenle de kalite kontrol primi ödenen 2 işçinin daimi olarak bulunduğunu, davacının kalite kontrol veya teknik kontrol görevlisi olarak çalışmadığını, davacıya verilen ve Mahkemeye sunulan mührün kalite kontrol veya teknik kontrol mührü olmadığı, kalibre operatörü mührü olduğunu, fabrika çalışma sisteminde her işçiye yaptığı işin sonunda işin sonlandığına dair kullandığı mühürler olduğunu, davacının kullandığı mührün kalite kontrol veya teknik kontrol mührü olmadığını, fabrikada çalışan tüm çalışanların yaptığı faaliyetlerden dolayı her kurum ve kuruluşta olduğu gibi sorumluluklarının bulunduğunu, davacının kalite kontrol veya teknik kontrol işi yapmaması nedeni ile prim alacağına hak kazanamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yaptığı işin niteliğinin belirlenmesi ve sorumluluk alıp almadığının tespiti bakımından çalıştığı işyerinin mahal mahkemesi olan Kayseri İş Mahkemesine talimat yazılarak mahallinde keşif yapıldığı ve hazırlanan teknik bilirkişi heyeti raporunda; davacının işyerinde Kalibrasyon Laboratuvarları Amirliği Mekanik Kalibre Atölyesinde kuvvet kalibre onarım teknisyeni olarak çalıştığı, atölyeye gelen ölçüm cihazlarının ve teçhizatlarının kalibre işini yaptığı, mühürlediği, kalite birimince de yapılan işin kalite açısından denetlendiği ve kalite birimince de mühürlendiği; ancak mührün kalite ile ilgili olmayıp kalibrasyonunun yapıldığını belirten mühür olduğu, davacının aynı zamanda kalibrasyon formlarında kalite kontrolcülere ait mühür olmamasına rağmen kalibrasyon kontrol kısmına da mühür vurduğu ve sonuç olarak kalibrasyonla ilgili bir kontrol faaliyetinde bulunduğu, 26. Dönem Toplu İş Sözleşmesi’nin 59 uncu maddesinin (C) grubu idareciler için düzenlenen (d) fıkrasında; “Kalite kontrol ve teknik kontrol görevlilerine verilecek işyerinde onarım ve imal edilen malzeme ve teçhizatın teknik resmine, projesine, kataloglarına, teknik tarif ve teknik emirlere uygun yapılıp yapılmadığını kontrol eden, performansını imzalayarak sorumluluk yüklenen, kalite kontrol ve teknik kontrol görevlileri ile iş emniyetçilerine "C" grubu primi verilir.” denildiği, davacının kendi ihtisas alanında, işyerinde ihtisas alanına ait techizatın hem kalibrasyonunu yaptığı hemde kalite kontrolü kısmına mühür vurarak kalite kontrol sorumluluğunu aldığı, toplu iş sözleşmesinde idareci prim alacağı yönünden bir ödeme günü belirlenmediği, bu nedenle arabuluculuk son tutanak tarihinden faiz uygulanması gerektiği gerekçeleriyle 19.10.2022 tarihli hesap raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının çalıştığı kalibre atölyesinde başkasının yaptığı işi kontrol eden, kalite kontrol mühürlerine sahip, başkalarının yaptığı işi özel olarak verilen mühürlerle onaylayan, onaylamasından kaynaklı ek sorumluluk üstlenen bu nedenle de kalite kontrol primi ödenen 2 işçinin daimi olarak bulunduğunu, davacının kalite kontrol veya teknik kontrol görevlisi olarak çalışmadığını, davacıya verilen ve İlk Derece Mahkemesine sunulan mührün kalite kontrol veya teknik kontrol mührü olmadığı, kalibre operatörü mührü olduğunu, fabrika çalışma sisteminde her işçiye yaptığı işin sonunda işin sonlandığına dair kullandığı mühürler olduğunu, davacının kullandığı mührün kalite kontrol veya teknik kontrol mührü olmadığını, fabrikada çalışan tüm çalışanların yaptığı faaliyetlerden dolayı her kurum ve kuruluşta olduğu gibi sorumluluklarının bulunduğunu, davacının kalite kontrol veya teknik kontrol işi yapmaması nedeni ile prim alacağına hak kazanamayacağını, faiz tür ve başlangıç tarihlerinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı işveren ile Türk Harb-İş Sendikası arasında bağıtlanan 01.03.2017-28.02.2019, 01.03.2019- 28.02.2021 ve 01.03.2021-28.02.2023 yürürlük süreli 26, 27 ve 28. Dönem Toplu İş Sözleşmeleri'nin 59 uncu maddesinde “C Grubu İdareci” olarak tanımlanan işçi idarecilere, yine toplu iş sözleşmesinin 52 nci maddesinin (d) fıkrası uyarınca bu görevde ve iş başında kaldıkları saat başına bulundukları saat ücretinin %6'sı kadar idareci primi verileceğinin düzenlendiği ve ilgili toplu iş sözleşmelerinin “Kalite kontrol ve teknik kontrol görevlilerine verilecek prim miktarı, işyerinde onarım ve imal edilen malzeme ve teçhizatın teknik resmine, projesine, kataloglarına, teknik tarif ve teknik emirlere uygun yapılıp yapılmadığını kontrol eden, performansını imzalayarak sorumluluk yüklenen, kalite kontrol ve teknik kontrol görevlileri ile iş emniyetçilerine C grubu idareci primi verilir." şeklinde düzenleme içerdiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından talimat yolu ile işyerinde keşif yapıldığı ve ilgili keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporunda, davacın fiilen ifa ettiği görevin toplu iş sözleşmelerinde öngörülen (C) grubu idarecilik primine hak kazanacak nitelikte olduğu, ilgili bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun düzenlendiği gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının, Türk Harb-İş Sendikası ile davalı işveren arasında bağıtlanan 24, 25 ve 26. Dönem Toplu İş Sözleşmeleri'nin 59 uncu maddesinin (d) bendinde tanımlanan görevi yapıp yapmadığı, 52 nci maddesinin (d) bendinde düzenlenen (C) grubu prime hak kazanıp kazanmadığı ile primin hesaplanması hususlarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Davalı Millî Savunma Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.