"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 05.08.2020 tarihli ve 2020/47 Esas, 2020/14 Karar sayılı ilâmı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 28.10.2021 tarihli ve 2020/2215 Esas, 2021/1877 Karar sayılı ilâmı ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde satış ve pazarlama görevlisi olarak 01.11.1988-31.03.2017 tarihleri arasında kesintisiz çalışmasına rağmen 2006 yılında işveren tarafından davacının bilgisi dışında çıkışının yapılarak 1 ay sonra tekrar giriş kaydının yapıldığını, kayden görünen bu durumun gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin çalışmasının askerlik süresi dışında kesintisiz olduğunu, davacının fazla çalışma yapmasına, dinî bayramlar hariç ... ... ve genel tatil günlerinde çalışmasına rağmen karşılığı ücretin ödenmediğini, 30 ... dışında yıllık izin kullanmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ve ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddia ettiği kesintisiz çalışma olgusunun gerçeği yansıtmadığını, davacının ....12.2005 tarihinde işten ayrılıp 01.01.2006 tarihinde yeniden çalışmaya başladığını, ayrıldığında kendisine kıdem tazminatı ödendiğini ve davacının müvekkilinden hiçbir hak ve alacağı kalmadığına dair ibraname verdiğini, ilk dönem çalışmasının bu surette tasfiye edildiğini, ikinci dönem çalışması yönünden ise herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının toplam hizmet süresinin 25 yıl, 8 ay, 27 ... olduğu, ... sözleşmesinin davacı tarafça yaş hariç emeklilik koşullarını tamamlaması sebebiyle haklı nedenle feshedildiği ve kıdem tazminatına hak kazandığı, ispat külfeti üzerinde olan davalı tarafça yıllık izinlerin kullandırıldığına dair sunulan belge bulunmadığı, davacının talebine göre 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) yürürlük tarihi de dikkate alınarak hizmet süresine göre 510 ... yıllık izin hakkının olduğu, kullanılan 30 ... yıllık iznin mahsubu sonucu bakiye 480 günlük yıllık ücretli izin alacağının bulunduğu, davacı asılın beyanı alınarak sonucuna göre karar verildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davaya süresi içerisinde cevap vermeyen davalının ıslah talebine karşı yaptığı zamanaşımı savunmasına itibar edilemeyeceğini, davalının süresinden sonra ileri sürdüğü zamanaşımı def'ine muvafakat etmediklerini, hesaplamaların tüm çalışma dönemi için yapılması gerektiği belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davaya vekâlet ehliyetinin genel bir dava ... olduğunu, davacının usulüne uygun olarak temsil edilmediğini, yetkisiz avukatın müvekkili adına açtığı davaya sonradan müvekkilinin icazet vermesi veya yetkili kıldığı avukatının açılmış olan davayı takip etmesi, usulsüz açılan davayı usulüne uygun açılmış bir dava hâline getirmeyeceğini, dosyaya ibraz olunan ibranamelerin üzerine davacı tarafından sonradan ilave yapıldığı yönündeki itirazlarının karşılanmadığını, raporu hazırlayan bilirkişinin görev sınırını aşarak hukuki mütalaalarda bulunduğunu, ibranamelerin geçerli olması ihtimaline göre terditli hesaplama yapılması gerektiğini, kıdem tazminatından mahsup yönteminin doğru olmadığını, 5 yıllık zamanaşımına tâbi olan ücret alacakları için ileri sürdükleri zamanaşımı def'inin nazara alınmadığını, davacının ... bir süre yıllık izin kullanmadan çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olup bu konudaki beyanına itibar edilemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı asılının yıllık izin hususunda beyanının alındığı, davalı işyerinde 01.11.1988-30.05.1989, 01.09.1991-30.10.1991, 02.11.1992-05.12.2005 ve 01.01.2006-31.03.2017 tarihleri arasında çalıştığı anlaşılan davacının; ... sözleşmesini usul ve kanuna uygun olarak emeklilik için yaş dışında diğer şartları tamamlaması sebebiyle feshettiği, davalı tarafça feshi ihtarına cevaben davacının 2006 yılında ... sözleşmesini haksız feshetmesine rağmen kıdem tazminatı ödendiğini belirterek kıdem tazminatı hesabının 2006 yılından sonraki dönem için yapılacağının bildirildiği, davacının işten ayrılışının 14 (Emeklilik için yaş dışında diğer şartların tamamlanması) kodu ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği, işverenlikçe davacıya kıdem tazminatı adı altında ödeme yapılmadığı belirlemesine göre davacının kıdem tazminatı alacağına hak kazandığına dair kabulün yerinde olduğu, hizmet süresine göre 510 ... yıllık izin hakkı olup kullanılan 30 ... yıllık iznin mahsubu sonucu 480 ... günlük yıllık ücretli izin alacağının bulunduğu, davalı işyerinde 2005 yılına kadar fabrikada daha sonra ise mağazada işçi olarak çalışan davacının azla çalışma yaptığı, dinî bayramlar hariç ... ... ve genel tatil günlerinde çalıştığı, davalının cevap dilekçesinde zamanaşımı def'inde bulunmasa da ıslah edilen alacak miktarları yönünden zamanaşımı def'inde bulunmasının mümkün olduğu ve bu hususta davacının muvafakatine gerek bulunmadığı, dosyadaki 05.12.2005 tarihli ibranamede; "hak edilmiş ücret- 81.45 TL " açıklamasının bulunduğu, dava konusu işçilik alacaklarından herhangi birisinin miktar ve nev'i yönünden belirleme yapılmadığı, bu doğrultuda bu ibranameye itibar edilmeyeceği, ....12.2005 tarihli ibranamede belirtilen 6.315.00 TL kıdem tazminatının, kıdem tazminatı bordrosu ile ödendiği, ödemenin faiziyle birlikte mahsup edilerek bakiye kıdem tazminatı alacağına hükmedildiği, davacı vekilinin 17.04.2017 tarihli ve vekâlet pulu içeren vekâletnamesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) ... alt bendi uyarınca ayrı ayrı olmak üzere esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve katılma yoluyla davacı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı vekili; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek ve resen gözetilecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesince eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davacı vekili; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek ve resen gözetilecek nedenlerle davaya süresi içerisinde cevap vermeyen davalının ıslah talebine karşı yaptığı zamanaşımı savunmasına itibar edilemeyeceğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile katılma yoluyla temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davaya vekâlet, hizmet süresi, ibranamelerin geçerliliği, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağı hesabı ile ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def'ine değer verilip verilemeyeceği noktalarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı sayılı Kanun'un 71 ve 77 nci maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 32, 53 ve 59 uncu maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 420 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.