Logo

9. Hukuk Dairesi2023/1919 E. 2023/2089 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı işyerinde şoför olarak çalıştığı dönemde yaptığı fazla mesai ücretlerinin miktarının tespiti ve ödenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun emsal işçinin fazla mesai yaptığına dair kararı ve işin niteliği gereği fazla mesai yapılabileceği göz önünde bulundurularak, yerel mahkemenin davacının fazla mesai ücretlerine hükmeden direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/736 E., 2021/151 K.

DAVA TARİHİ : 28.09.2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.12.2020 tarihli ve 2016/35633 Esas, 2020/17912 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş; Mahkemece bozma ilâmına direnilmiştir.

Direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 26.10.2021 tarihli ve 2021/10552 Esas, 2021/14899 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmı yerinde bulunarak direnme kararı incelenmek üzere dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.10.2022 tarihli ve 2021/9-840 Esas, 2022/1368 Karar sayılı ilâmı ile direnme kararının yerinde olduğuna karar verilerek bozma nedenine göre hüküm altına alınan alacakların miktarına ilişkin temyiz incelemesi yapılmadığından, davalı vekilinin temyiz itirazlarına ilişkin inceleme yapılmak üzere dosya Dairemize gönderilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu tarafından dosya Dairemize gönderilmiş olmakla Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Yurtiçi Kargo ... Bölge Müdürlüğünde 07.11.2005 tarihinden ... sözleşmesinin feshedildiği 11.....2015 tarihine kadar önce kurye, son üç yıl ise şoför olarak çalıştığını, kurye olarak çalıştığı dönemde haftanın altı günü 07.00-22.00 saatleri arasında resmî tatil günleri de dâhil olmak üzere; şoför olarak çalıştığı dönemde ise 07.00-00.00 saatleri arasında, şehir dışına çıktığında üç gün şehir dışında kalmak suretiyle çalıştığını, çalışmasının bazen iki hafta boyunca 00.00-10.00/11.00 saatlerine kadar devam ettiğini, ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti adı altında yapılan tahakkukların yılbaşlarında ücrete yapılan zamma ilişkin olduğunu ileri sürerek fazla çalışma ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kurye olarak çalıştığı dönemde 19.00-03.30 ile 00.00-08.30 saatleri arasında, şoför olarak çalıştığı dönemde ise diğer şoförlerle birlikte vardiyalı olarak çalıştığını ve vardiya saatlerinin on beş günde bir değişim olacak şekilde 07.30-16.00, 08.30-17.00, 13.00-21.30, 16.00-00.00, 00.00-08.30 olduğunu, kargo alım ve dağıtım faaliyetlerinin yoğun olduğu dönemlerde zaman zaman fazla çalışma yapıldığını ancak bu çalışmaların karşılığının banka kanalıyla ödenerek ücret bordrolarında da gösterildiğini, müvekkiline ait işyerinde dinî bayram günleri ile 29 Ekim, 1 Ocak ve 1 Mayıs günlerinde çalışılmadığını, diğer resmî tatil günlerinde ise nöbetleşe çalışmanın yapıldığını ve bu çalışmaların karşılığı ücretlerin de ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 12.07.2016 tarihli ve 2015/934 Esas, 2016/888 Karar sayılı kararı ile; fazla çalışma ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık beyanlarıyla ispatlandığı, bu alacaklardan Yargıtay uygulaması gereği %35 indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilli temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 09.12.2020 tarihli ve 2016/35633 Esas, 2020/17912 Karar sayılı kararı ile; davacının fazla çalışma iddiasını ispat bakımından iki tanık dinlettiği, her iki tanığın da davalı işverene karşı açmış oldukları davaları bulunduğu, bu nedenle Daire uygulamasına göre tanık beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması gerektiği, ayrıca davacı tanıklarından birinin kurye diğerinin ise güvenlik görevlisi olarak çalıştığı değerlendirildiğinde; tanıkların davacının şoför olarak çalıştığı dönemdeki çalışma saatlerini tüm ayrıntılarıyla bilemeyeceği, buna göre davacı işçinin davalı işyerinde şoför olarak çalıştığı dönem bakımından fazla çalışma iddiasını usulünce ispatlayamadığı, fazla çalışmanın davacının kurye olarak çalıştığı dönemle sınırlı hesaplanması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Direnme Kararı

Mahkemenin 02.03.2021 tarihli ve 2020/736 Esas, 2021/151 Karar sayılı kararıyla; dosyaya sunulan ve UYAP sisteminden celp edilen aynı işveren yanında şoför olarak çalışan işçilerin açtığı işçilik alacağına ilişkin davalarda fazla çalışma ücreti alacağının kabul edildiği ve bu kararların kesinleştiği, kargo firması tarafından yapılan kargo alım, taşıma ve adrese teslim işinin tamamlanabilmesi için gerekli işlemlerin birbiriyle bağlantılı ve birbirinin devamı niteliğinde olduğu, işin kısa sürelerde yapılması gerektiğinden ... yoğunluğunun bulunduğu, emsal dava dosyaları ve bu dosyada dinlenen tanık beyanları ile işyeri koşulları ve çalışma şartları dikkate alındığında şoförlerin fazla çalışma yaptığının anlaşıldığı, eldeki dosyada kurye ve güvenlik görevlisi olarak çalışan tanıkların işverene karşı davalarının bulunduğu anlaşılmış ise de kargo firmasının yaptığı işin niteliği ve yoğunluğu nedeniyle çalışanların birbirlerinin çalışma saatlerini bilmelerinin doğal olduğu, kesinleşen emsal dosyalarda da şoför, kurye, müdür, güvenlik görevlisi olarak çalışan tanıkların şoförlerin fazla çalışmaları ile ilgili aynı yönde beyanda bulundukları, tanık beyanlarının yapılan işin niteliği ve yoğunluğu da dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma ilâmına direnilmesine ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; tanıkların davacı ile menfaat birliği içinde olduğunu ve bilgilerinin görgüye dayanmadığını, dosya kapsamında sunulan yazılı delillere göre dava konusu alacaklarının ödendiğini, ödenenin üzerinde yapıldığı iddia edilen fazla çalışmanın yazılı delille ispat zorunluluğu bulunduğunu, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Hukuk Genel Kurulu Kararı

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede, Daire kararının yerinde olduğu belirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.10.2022 tarihli ve 2021/9-840 Esas 2022/1368 sayılı ilâmı ile; işyerinde şoför olarak çalışan emsal işçinin fazla çalışma yaptığı kabulüne dair kararın Dairemizce onandığı, davalı Şirketçe yapılan kargo alım, taşıma ve adrese teslim işinin tamamlanabilmesi için gerekli işlemlerin birbirleriyle bağlantılı ve birbirinin devamı niteliğinde olduğu, bu işlemlerin belli sürede yapılarak tamamlanması gerektiği, ... yoğunluğunun olabileceği, yapılan işin niteliği ve işyerinin özelliği dikkate alındığında davacının şoför olarak çalıştığı dönemde de fazla çalışma yaptığına ilişkin Mahkeme kabulünün isabetli olduğu gerekçesi ile direnme kararı yerinde bulunarak hüküm altına alınan alacakların miktarına ilişkin temyiz incelemesi yapılmadığından, bu yönde inceleme yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

D. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının davalı işyerinde şoför olarak çalıştığı dönem bakımından Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından ispatlandığı kabul edilen fazla çalışma alacağının hesabına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.