Logo

9. Hukuk Dairesi2023/20274 E. 2024/1644 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücretine ilişkin alacağının miktarı ve davalının ıslaha karşı zamanaşımı def'inin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun şekilde, tanık beyanları ve takograf kayıtlarını değerlendirerek fazla mesai süresini belirlemesi, davacının imzasız ücret bordrolarındaki fazla mesai tahakkuklarını mahsup etmesi ve ıslaha karşı zamanaşımı def'ini de dikkate alarak fazla mesai alacağına hükmetmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/337 E., 2023/459 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davası sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkete ait su dağıtım tesislerinde kamyon şoförü olarak çalıştığını, çalışmasının hâlihazırda çalışmaya devam ettiğini, en son net ücretinin 1.700,00 TL olduğunu, cumartesi dâhil haftanın 6 günü 05.00-18.00 saatleri arasında çalıştığını, ancak bu çalışmalarına karşılık davalı işverence ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddia olunduğu gibi fazla çalışma yapmadığını, davacının hafta için 08.30-18.00 saatleri arasında, cumartesi günleri ise 08.30-16.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla çalışma yaptığı aylarda söz konusu çalışmaları karşılığının ücret bordrolarında tahakkuk ettirilerek ödendiğini, ücret bordrolarını itirazı kayıt koymadan imzalaması durumunda daha fazla çalışma yapıldığı iddiasının tanıkla ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili Şirketin davacıya fazla çalışma yapması konusunda herhangi bir talimatının olmadığını, aksi kanaatle karar verilecekse ödenen primlerin fazla çalışma ücretlerini karşıladığı dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 21.03.2016 tarihli ve 2013/982 Esas, 2016/150 Karar ... kararıyla; davacının, davalı işyerinde 01.02.2008-30.07.2013 tarihleri arasında çalıştığı, davalı tarafça sunulan ücret bordrolarında davacı imzasının yer almadığı, ancak bankaya bordrolardaki miktarlar karşılığında ödeme yapıldığı, kayıt dışı ödeme yapıldığı yönünde bir iddia da bulunulmadığı gözetilerek ücretinin brüt 1.749,00 TL olduğu, davalı tarafça ileri sürülen zamanaşımı def'i nazara alındığında 08.04.2009 tarihinden önceki dönemin zamanaşımına uğradığı, bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve burada hesaplanan fazla çalışma alacağının takdiri indirim uygulanarak hüküm altına alındığı belirtilerek 4.296,25 TL fazla çalışma alacağının hüküm altına alınmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 28.09.2020 tarihli ve 2016/24410 Esas, 2020/9418 Karar ... ilâmı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davacının sunduğu bir kısım takograf kayıtları ile davacı ... özellikle davalı tanıklarının, davacının iddia ettiği gibi günlük 9 saati aşan çalışmayı doğruladıkları, bu delil durumu karşısında Yönetmelik'ten söz edilerek çalışma süresinin yazılı şekilde 9 saat olarak kabulünün hatalı olduğu, davacının belirtilen şekilde ücret bordrolarında yer alan tahakkukların üzerinde fazla çalışma yaptığı iddiasını dosya kapsamına göre ispatlamış olduğu, bu durumda imzasız bordrolardaki tahakkukların mahsup edilmesi gerekirken söz konusu ayların hesaplamada dışlanmasının hatalı olduğu, ıslaha karşı zamanaşımı def'i değerlendirilirken dava dilekçesinde talep edilen 5.000,00 TL'lik miktar doğrudan alacağa eklenmiş ise de hesaplamaya bakıldığında eklenmesi gereken miktarın 519,12 TL olduğu görülmekle ıslaha karşı zamanaşımı hesabının hatalı yapıldığı, fazla çalışma ücreti hesabında dosyadaki belgeler dikkate alınarak davacının izinde olduğu dönemlerin dışlanması gerektiği, yargılama giderlerinin açıkça gösterilmemesi ve harçlara ilişkin hüküm kurulurken davacıya iadesine karar verilen miktarın gözetilmemesinin hatalı olduğu belirterek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraf tanıklarının ve davacının sunduğu bir kısım takograf kayıtlarının davacı iddiasını doğruladığı, ancak davacının şoför olması nedeniyle Karayolları Trafik Yönetmeliği hükümlerinin dikkate alınması gerektiği, buna göre günde 9 saat çalışma süresinin kabulü gerektiği ve bu süreye göre haftada 9 saatlik fazla çalışma yaptığı, davacının sunduğu bir kısım takograf kayıtları ile davacı ... özellikle davalı tanıklarının davacının iddia ettiği gibi günlük 9 saati aşan çalışmayı doğruladıkları, dosyada mevcut işverence sunulan ve davacı imzası taşımayan ücret bordroların bir çoğunda fazla çalışma tahakkuku olduğu ve bordro bedelinin banka kanalı ile ödendiği, imzasız bordrolardaki tahakkukların mahsubunun yapıldığı, dava tarihi itibarıyla 18.07.2008 tarihinden önceki alacakların, ıslah tarihi itibarıyla da 18.07.2008-08.04.2009

tarihi arasına tekabül eden dönemin 5.000,00 TL’den fazlasının zamanaşımına uğradığı, bozma ilâmı doğrultusunda fazla çalışma çalışma alacağının ilâmda belirtilen esaslar çerçevesinde yeniden hesaplanması için bilirkişiden rapor alındığı, davalı tarafça yapılan zamanaşımı def'i de nazara alınarak davacının net 20.673,50 TL fazla çalışma alacağına hak kazandığının anlaşıldığı gerekçeisyle bu tutar üzerinden hakkaniyet gereği %30 oranında indirim yapılarak 14.471,45 TL fazla çalışma ücretinin davalıdan tahsiline dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz başvurusunda; davacı ücretinin hatalı tespit edildiğini, tüm ücretleri bordrolara taahhuk ettirilerek ve banka kanalı ile ödenen davacının ücretinin, bordrolar dikkate alınmadan fesih tarihinden geriye doğru bir yıl içerisinde davacıya ödenen sefer prim tutarlarının da yasal asgari ücrete eklenmek sureti ile hesaplama yapılmasının dosya içerisindeki delillere aykırılık oluşturduğunu, davacının ödenmeyen fazla çalışma ücreti alacağının bulunmadığını, dosyada mübrez olan ücret bordrolarından da anlaşılacağı üzere işin ve işyerinin gerektirdiği durumlarda davacı yanın fazla çalışma yapmış olduğu aylarda söz konusu çalışmalar ücret bordrolarına tahakkuk ettirilerek karşılığının kendisine gün geçirilmeksizin ödendiğini, tüm ödemelerin banka kanalıyla yapılmış olduğunu ve davacı tarafça ihtirazı kayıtsız tahsil edildiğini, dosya kapsamında yer alan takograf kayıtları göz ardı edilerek dinlenen tanık anlatımları doğrultusunda davacının haftada 18 saat fazla çalışma yaptığının kabul edilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili Şirketin su satışı üzerine faaliyet gösterdiği de göz önüne alındığında, yılın her ayında aynı yoğunlukta çalışma yapılmasının söz konusu olmadığını, zira çalışma saatlerinin kış aylarında su ihtiyacı ile orantılı olarak azaldığını, dosya kapsamında yer alan somut delil niteliğindeki takograf kayıtlarının dahi davacının fiilî çalışmalarını doğru ve sağlıklı bir şekilde ortaya koymazken soyut ve asılsız tanık anlatımlarına itibar edilerek karar verilmesinin doğru olmadığını, kaldı ki davacının prim usulü çalıştığını ve prime hak kazanabilmek adına müvekkilinin bilgisi ve talimatı dışında fazla çalışma yapmasının mümkün olduğunu belirtmiş ve inceleme sırasında resen gözetilmesi gereken nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının fazla çalışma alacağının ispatı ile davalının ıslaha karşı zamanaşımı savunmasının değerlendirilmesi konularına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 ... Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 ... Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası ve aynı Kanun'un 176 ncı maddesi.

2. 4857 ... ... Kanunu'nun 32 ve 41 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 ... Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.