"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2614 E., 2023/3732 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/160 E., 2021/615 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı Tıp Fakültesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesinde sürekli işçi kadrosunda çalıştığını, davacının alt işveren şirketlerde çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini ve hâlen çalıştığını, davacının Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası üyesi olduğunu, davacının mevcut ücret ve sosyal hakları korunarak sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davacı ile İdare arasında 02.04.2018 tarihinde imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacıya asgari ücretin %20 fazlasının ödeneceğinin belirtildiğini, belirtilen ücret üzerinden 2018, 2019 ve 2020 yıllarında 6'şar aylık dönemlerde davacıya toplu iş sözleşmesi hükümlerinde belirtilen %4 oranında zam uygulanması gerektiğini ileri sürerek eksik ödemeden kaynaklı fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının daha önceki haklarından feragat ederek sürekli işçi kadrosuna geçtiğini, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile Sağlık Bakanlığı arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde “İşçinin günlük yevmiyesi BRÜT 67,65 TL’dir. Ayrıca işveren ile taşeron firma arasında yapılmış olan ve 01.04.2018 tarihine kadar geçerli olan sözleşmeye ek idari şartnamede belirlenen artırım oranı ile toplu sözleşmede belirlenen artış oranı brüt ücrete eklenir.” hükmünün yer aldığı, sözleşmede atıfta bulunulan şartnamenin ekine göre davacının ücretinin asgari ücretin %50 fazlası olduğu, davacının daha önceki haklarından feragat ettiği tespit edilmişse de taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin davacının daha önceki çalışmalarına ilişkin olmayıp İdareye sürekli işçi olarak başladığı feragat sonrası döneme ilişkin olduğu, davacı sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretine toplu iş sözleşmesi kaynaklı %4 oranında zam yapılması gerektiği, kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranda fazlasının ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kuralın her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, bu nedenle davacının fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı, dava ve ıslah tarihi itibarıyla zamanaşımının söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; sürekli işçi kadrosuna geçişte imzalanan sözleşmede yüzdelik bir oran ve asgari ücretin %20’si gibi bir hüküm olmadığını, işçinin kadroya geçişten önceki hizmet alımı sözleşmesindeki ücretini belirleyen temel unsurun asgari ücret olduğunu, işçinin kadroya geçişten önceki en son ücreti olan 67,65 TL’nin kadroya geçişten sonra imzalanan bireysel iş sözleşmesine rakam olarak yazılmasının işçinin kadroya geçiş ücretinin belirlenmesi açısından normal olduğunu, şartnameye atıf yapılan oranın brüt ücret 67,65 TL’ye uygulanacağını, ücrette indirim yapılmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde açıkça her dönem geçerli asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceğinin öngörülmediği, iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde idari şartnamede öngörülen asgari ücretin belli bir oranda fazlası olarak belirlenen tutarın kadroya ilk geçiş ücreti olarak belirlendiği, şu hâlde davalı İdare tarafından davacıya uygulanan zam oranlarının yerinde olduğu, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davacının aynı özlük hakları ile kadroya geçtiğini, davacıya ait belirsiz süreli iş sözleşmesinin de diğer sözleşmeler gibi matbu olduğunu, dosyada bulunan ücret bordrolarında davacının aldığı ücretin asgari ücretin % fazlası olduğunun açıkça belirtildiğini, davacının ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü, davacının ücretinin indirilmesine yazılı onay vermediğini, davanın kabulü gerektiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.
..."
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.