Logo

9. Hukuk Dairesi2023/2121 E. 2023/7604 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ihbar tazminatı alacağının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından dava dilekçesinde ihbar tazminatının bir kısmının ödendiği ve bakiye kaldığı belirtildiğinden, bu beyanın davacı tarafı bağlayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davacının ihbar tazminatı alacağına ilişkin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İstanbul 4. İş Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23.05.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ile davacı vekili Avukat ... ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Türkmenistan'da bulunan olimpiyat projesinde 04.09.2012-31.01.2018 tarihleri arasında mekanik formeni olarak çalıştığını, son ücretinin aylık net 2.500,00 USD olduğunu, 600,00 USD'sinin elden verildiğini, kalan kısmın banka hesabına yatırıldığını, iş sözleşmesinin davalı işverence feshedildiğini ve davacıya 2.966,13 USD ihbar tazminatı ödendiğini ancak yapılan ödemenin eksik olduğunu ileri sürerek bakiye ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 04.09.2012-31.01.2018 tarihleri arasında mekanik formeni olarak taraflarca imzalanan iş sözleşmesi kapsamında 1.333,00 USD ücretle çalıştığını, 200,00 USD yemek ve konaklama yardımı ilave edilerek 1.533,00 USD üzerinden hesap yapılarak 2.966,13 USD ihbar tazminatı ödendiğini, ayrıca bazı aylarda fazla çalışma ödemesinin eksik yatırıldığının tespit edilmesi nedeniyle 2.837,70 USD fazla çalışma ücreti ödendiğini, davacının iddiaların doğru olmadığını ve taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İstanbul 4. İş Mahkemesinin 11.07.2019 tarihli ve 2018/232 Esas, 2019/313 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı Şirketin yurt dışında bulunan şantiyelerinde 04.09.2012-31.01.2018 tarihleri arasında mekanik formeni olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işverence ihbar tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sonlandırıldığı ve ihbar tazminatına mahsuben davacıya 2.966,13 USD ödendiği, ödeme belgelerinde "maaş+fazla mesai" açıklaması ile süreklilik arz edecek şekilde 1.900,00 USD ödeme yapıldığı, davacı vekili tarafından sunulan ücret listelerinde davacının 600,00 USD şantiyeden, 1.900,00 USD bankadan olmak üzere toplam 2.500,00 USD ücret aldığının belirtildiği, yurt dışı şantiyelerinde görev yapan işçilerin kişisel masrafları için %20-25 civarında bir paranın avans olarak elden ödendiğinin emsal dosyalardan bilinen bir uygulama olduğu, ücretle ilgili toplanan tüm bu deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının iddiasının ispatlandığı, davalı işyerinde davacı ile birlikte çalıştığı anlaşılan davacı tanıklarının iddiayı doğrulayan beyanları gözetilerek fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil günleri çalışmasının ispatlandığı, davalı işverence davacının hak kazandığı anlaşılan ücretlerin ödendiğini gösteren delil ve belge sunulmadığı ve davacının ücret alacağının kabul edildiği, 15.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın hükme esas alındığı; fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti talepleri yönünden %30 indirim yapıldığı, dava belirsiz alacak davası olarak açıldığı için talep artırım dilekçesi sonrasında ileri sürülen zamanaşımı savunmasının dikkate alınmadığı gerekçesiyle ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili, ücret, ulusal ... ve genel tatil ücreti alacağı taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 30.03.2022 tarihli ve 2019/2853 Esas, 2022/763 Karar sayılı kararı ile; davacıya 2.966,13 USD ihbar tazminatı ödemesi yapıldığı, her iki tarafın kabulünde olmasına rağmen İlk Derece Mahkemesi tarafından ihbar tazminatından ödenen tutar mahsup edilmeksizin karar verilmiş olmasının hatalı olduğu, davalı istinafının bu yönüyle yerinde olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 28.06.2022 tarihli ve 2022/6774 Esas, 2022/8371 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile dava dilekçesinde, ihbar tazminatı alacağının bir kısmının davalı işveren tarafından ödendiği ve bakiye 1.700,53 USD ihbar tazminatı alacağı kaldığının belirtildiği, bu beyanın davacı tarafı bağlayacağı gözetilmeden belirtilen miktarı aşacak şekilde hesaplanan 2.972,80 USD ihbar tazminatı alacağının hüküm altına alınmasının hatalı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda davacının ihbar tazminatının hüküm altına alınacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; somut uyuşmazlıkta Türkmenistan hukukunun uygulanması gerektiğini, davanın belirsiz alacak olarak açılamayacağını, ıslah talebine karşı ileri sürülen zamanaşımı def'inin dikkate alınması gerektiğini, dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağının ibraz edilmediğini, ücret tespitinin hatalı olduğunu, ihbar tazminatı yönünden davacının talebini aşar şekilde karar verildiğini, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil alacaklarının usul ve kanuna aykırı olduğunu, hafta tatillerinde çalışma olmadığını, fazla çalışmaların ödendiğini, davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık beyanlarına göre karar verildiğini, yapılan indiriminin yetersiz olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ihbar tazminatı alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17 nci maddesi

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.