Logo

9. Hukuk Dairesi2023/28 E. 2023/2716 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının işçi işveren ilişkisinden kaynaklanan kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve ücret kesintileri alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, alacakların zamanaşımı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının yıllık izin ücretine ilişkin talebi ile duruşmadaki beyanı arasında çelişki olması ve mahkemenin davacının talebini aşan bir şekilde hüküm kurması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1992 E., 2022/2595 K.

Avukat ...

DAVA TARİHİ : 21.11.2017

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 9. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/114 E., 2022/297 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince verilen 18.04.2019 tarihli ve 2017/556 Esas, 2019/225 Karar sayılı görevsizlik kararı, Bölge Adliye Mahkemesinin 26.03.2021 tarihli ve 2019/1761 Esas, 2021/767 Karar sayılı kararı ile ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin gönderme kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Şirkete bağlı ... Acıbadem Hastanesinde Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı olarak tam zamanlı hekim sözleşmesi ile 2006 tarihinde çalışmaya başladığını, ücretinden yapılan haksız kesintiler ve ödenmeyen işçilik alacakları sebebi ile ... sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini, işverenin yatırması gereken ücretten her ay oransal kesinti ve stopaj kesintisi adı altında kesintiler yaptığını, her ay yapılan kesintilerin bordrolarda açıkça görüldüğünü ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ile haksız kesintiler sebebiyle eksik ödenen ücret alacağının ve sosyal haklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile çalışma koşullarının müzakere edildiğini ve sabit bir ücretle değil yaptığı işe göre gelir almak istediğini belirtmesi ve tarafların da mutabakata varması üzerine bu kapsamda anlaşmaya varıldığını, davacının serbest meslek sahibi bir gerçek kişi olarak serbest meslek makbuzu karşılığında gelirini aldığı dönemden, bir şirket hissedarı olarak davalı işyerine verdiği hizmetin bedelini fatura ettiği döneme geçişin de tarafların müzakeresi ve ortak iradesi ile gerçekleştiğini, her iki taraf da tacir olduğundan görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, taleplerin mükerrer kazanca sebebiyet vereceğini, gelir paylaşım usulü ile çalışıldığı için davalı Şirketin davacının işvereni olmadığını, davacının her ay bizzat kendisinin düzenlediği faturalara istinaden mutabakata varılarak ödemelerinin yapıldığını ve uzun zaman geçtikten sonra ücretini eksik aldığı iddiasında bulunmasının davacı açısından iyiniyetli ve doğru bir yaklaşım olmadığını, belirsiz alacak davası olarak talepte bulunulamayacağını ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının kendi vergisini ve sosyal güvenlik primini ödeyen bir şahıs olarak işçilik alacağına ve kıdem tazminatına hak kazanamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 18.04.2019 tarihli ve 2017/556 Esas, 2019/225 Karar sayılı kararı ile taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 8 inci maddesi kapsamında olmadığı, 6102 sayılı ... Ticaret Kanunu'nun 19 uncu maddesi bağlamında ticari ... kabul edildiği, 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin (a) bendi kapsamında sayılan uyuşmazlıklardan olmadığı kabul edilerek görevsizlik kararı verilerek ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı Kanun'un 115 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereği usulden reddine karar verilmiştir.

2. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 26.03.2021 tarihli ve 2019/1761 Esas, 2021/767 Karar sayılı Kararı ile davacının davalı firmaya ait hastanede bir dönem Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre hizmet ilişkisiyle çalıştığı, belli bir dönem sonra işverenin talebiyle davacının statüsünün değiştirilerek fatura karşılığı hizmet satın alınıyor görüntüsü verilmek suretiyle çalıştırılmaya devam edildiği, davacının her iki şekilde de çalışma tarzının değişmediği, davalı firmaya bağımlı olarak ve belli bir ücret karşılığı, davalı hastanede hizmet gördüğü, başka bir sağlık kuruluşuna hizmet verme imkânının bulunmadığı, hizmet verilen mekanın ve teknik donanımın davalıya ait bulunduğu, bu hâliyle taraflar arasındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisi olduğu, hizmet satın alma şeklindeki ilişkinin muvazaaya dayandığı, davalının bu şekilde bazı yasal yükümlülükten kaçınmayı amaçladığı, Mahkemenin görevli olduğu anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

3.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında ... ilişkisi bulunduğu, davacının hastalardan alınan ücretten belirlenen pay üzerinden baktığı hasta sayısına göre aldığı ücretin her ay değiştiği ve hesap föyleri ile banka kanalıyla yapılan ödemelerin uyumlu olduğu, dosyaya davacının ücretinden oransal kesinti adı altında yapılan kesintiler için yazılı muvafakatinin alındığını gösteren herhangi bir belge ibraz edilmediğinden davacının yapılan kesintiler nedeniyle ücret alacağının bulunduğu, ödenmeyen ücret alacakları sebebiyle ... sözleşmesini haklı nedenle feshederek kıdem tazminatına hak kazandığı, davalı işverence yıllık izin belgesi sunulmadığından 10 yıl boyunda hak kazanılan 170 gün yıllık izinden davacının talebi gibi yarısı oranında 85 gün yıllık izin ücreti alacaklısı olduğu ve tanık beyanlarına göre davacının fazla çalışma yapmadığı, ... bayram ve genel tatil günlerinin tamamında dinî bayramlarda çalıştığının tespiti ile hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı hekim ile müvekkili Şirket arasında yapılan sözleşmenin hak edişli hekim sözleşmesi olduğunu ve davacı gerçek kişinin, sahibi ve yetkilisi olduğu tüzel kişi üzerinden fatura düzenleyerek bedelini müvekkilinden tahsil ettiğini, taraflar arasında işçi işveren ilişkisinden bahsedilemeyeceğini, her iki tarafın da tacir olduğunu, davacının hekim olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun (5510 sayılı Kanun) 4 üncü maddesinin (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu, bu nedenle müvekkilinin davacının işvereni olarak kabul edilemeyeceğini, davacının işçi gibi kabul edilip işçilik alacaklarının hesaplanmasının hatalı olduğunu, izin kullanmasının kendi inisiyatifinde olduğunu, davacının ücretinden kesinti yapılmadığını, müvekkili Şirkette bu yönde bir uygulama bulunmadığını, müvekkiline her ay düzenlediği fatura bedellerinin kendisine düzenli olarak ödendiğini, aradan uzun yıllar geçtikten sonra hekimin ödemelerini eksik aldığı iddiasında bulunmasının davacı açısından makul, iyiniyetli ve doğru bir yaklaşım olmadığını, cevap dilekçesinde ve sonrasında ıslah edilen alacaklar bakımından ileri sürdükleri zamanaşımı def'inin de dikkate alınması gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden bir hata bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davacının hizmet sözleşmesiyle çalışan işçi olmadığını, istifa ederek ayrıldığını, yıllık izinlerin kullandırıldığının tanık beyanlarında ifade edilmesine karşın bordro sistemiyle çalışılmadığından yıllık izin formu doldurulmadığını, tüm alacakların dâhil edilerek hizmet bedellerinin ödendiğini, eksik ücret alacağının bulunmadığını, ... bayram ve genel tatil alacağından yapılan indirimin yetersiz olduğunu, kıdem tazminatı, ücret ve yıllık izin yönünden belirsiz alacak davası açılamayacağından usulden reddi gerektiğini, alacakların zamanaşımına uğradığını ileri sürerek hükmü temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının, işçi işveren ilişkisinden kaynaklanan kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık ücretli izin alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, davacının ücretinden haksız yere kesinti yapılıp yapılmadığı ve alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 26 ncı maddesi, 4857 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi, 32, 37, 41, 53, 62, 63 ve 120 nci maddeleri ile mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 7036 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı vekili dava dilekçesinin yıllık izin ücretine ilişkin 10 uncu bendinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 4 üncü maddesinde yıllık izin hakkının düzenlendiğini ancak buna rağmen davacı müvekkilinin çalışmaya başladığı 2012 yılından sözleşmeyi feshettiği tarihe kadar söz konusu izinlerini kullanamadığını ileri sürerek yıllık izin ücreti talebinde bulunmuştur.

3. Davacı asıl 11.02.2022 tarihli duruşmada yıllık izinlerinin en fazla yarısını kullandığına yönelik beyanda bulunduğundan dava dilekçesindeki talebi ve duruşmadaki beyanı gözetilerek karar verilmesi gerekirken 2012 yılından önceki dönem de dâhil edilerek hesaplama yapıldıktan sonra yarı oranında hüküm kurulması talebi aşar mahiyette olup isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.