"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2845 E., 2022/2447 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : KDZ.... 2. ... Mahkemesi
SAYISI : 2019/386 E., 2020/357 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 14.04.1992-05.08.2019 tarihlerinde davalı işyerinde çalıştığını, her dönem farklı şekilde çalıştığını, fazla çalışma yapmasına rağmen hafta tatili, ... ... ve genel tatillerde çalışma karşılığının ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; fazla çalışma yapılmasının yetkili makamdan önceden ... alınmasına bağlı olduğunu, ... alınmaksızın yapılan çalışmaların fazla çalışma olarak kabul edilmediğini, bu şekilde yapılan fazla çalışmaların karşılığının eksiksiz olarak ödendiğini, davacının imzalamış olduğu tutanakla Aylık Ücretli Personel Yönetmeliği'nde yer ... düzenlemeyi kabul ettiğini, alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyada bulunan yürürlük tarihi 22.08.2012 olan Aylık Ücretli Personel Yönetmeliği'nin fazla çalışmaya ilişkin maddesinde fazla çalışmaların ücrete dâhil edildiği, davacının bu Yönetmeliği ve eklerini 20.05.2004, 24.05.2006, 10.05.2013 tarihli tutanaklarda kendi el yazısı ile aldığı, okuduğu ve içeriğini kabul ettiğini beyan ettiği, tanık beyanlarına göre davacının ödenmeyen fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; müvekkili Şirkette fazla çalışmanın ne şekilde yapılabileceği düzenleyici kurallarla belirlendiğini, bu kurallara itibar edilmesi gerektiğini, fazla çalışma yapılmasının yetkili makamdan önceden ... alınmasına bağlı olduğunu, işverenin talebi olmadan fazla çalışma yapılamayacağını, taraflı tanık beyanları esas alınarak davaya konu alacakların hesaplanmasının hatalı olduğunu, beyanı esas alınan tanığın müvekkili Şirkete karşı davası olduğu ve beyanına itibar edilemeyeceğini, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacağının hatalı hesaplandığını, tatil günlerindeki çalışmaların da aylık ücrete dâhil olduğunu, fazla çalışma alacağına uygulanan faizin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının çalışmasına tanıklık eden davacı tanığı M.T'nin davalı işverene karşı davasının bulunduğu, bu tanığın anlatımlarının ... başına hükme esas alınamayacağı, diğer tanık N.O'nun da beyanlarının somut, kesin ve ispata elverişli olmadığı, davacının ispatlanan çalışma düzenine göre fazla çalışmaların aylık ücrete dâhil olduğu hususu da dikkate alındığında davacının haftalık 4,56 saat fazla çalışma yaptığı ve buna göre fazla çalışma alacağının yeniden hesaplandığı, davacının tanık beyanları doğrultusunda ayda üç pazar çalıştığı, resmî bayramlarda tam çalıştığı, dinî bayramlarda ise bir ... çalışıp diğer ... çalışmadığı kabul edilerek hafta tatili alacağına ve ... ... ve genel tatil ücreti alacağına hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun fazla çalışma alacağı bakımından kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; beyanına itibar edilmeyen tanığın davalıya karşı açtığı davanın tanığın beyanda bulunduğu tarihten bir yıl önce karara çıktığı, bu nedenle tanığın beyanının dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, fazla çalışmanın aylık ücrete dâhil olduğu yönündeki düzenlemenin müvekkilinin ... sözleşmesi devam ederken işini kaybetme korkusu ile imzalatıldığını ve müvekkilinin bu hususa yazılı rızasının olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın tümden kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücret alacaklarının ispatı ve hesaplanmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.
3. Dairemizin 22.11.2022 tarihli ve 2022/13588 Esas, 2022/14980 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir:
"...
2. Sözleşme özgürlüğü kuralı uyarınca yasal sınırlar içinde kalan fazla çalışma ücretinin aylık ücretin içinde olduğuna dair sözleşme hükümleri kural olarak geçerlidir. Dairemiz; yerleşik hâle gelen ilkeleri ile fazla çalışma ücretinin, ücrete dâhil olarak kararlaştırılmış olmasına sınırlı olarak değer vermektedir. Bu bağlamda sözleşme hükümlerinin geçerliliğine getirilen iki ... sınırlama mevcuttur. Bunlardan ilki, 4857 sayılı Kanun'un 41 ... maddesi gereği fazla çalışma süresinin bir yılda 270 saatten fazla olamayacağı; diğeri ise kararlaştırılan aylık ... ücretin asgari ücretin üzerinde olması gerekliliğidir. Bir başka anlatımla Dairemiz, ücret seviyesinin yüksekliğini kaydın geçerliliğinin tespitinde dikkate almaktadır.
3. Diğer yandan ... sözleşmesinin devamı sırasında işçinin bir hakkından feragat etmesi veya hakkından feragat sonucu doğuran bir işlem yapması geçersizdir. Ancak fazla çalışmanın ... ücret içinde ödeneceğinin kararlaştırılmış olması, fazla çalışma ücretinden feragat anlamına gelmez. Fazla çalışma ücreti ödenmeyeceğinin kararlaştırılması ile fazla çalışmanın ... ücret içinde ödeneceğinin belirlenmesi birbirinden farklı kavramlardır. (... ..., ... ..., ... ..., "Anayasa Mahkemesinin Fazla Çalışmaya İlişkin ... Başvuru Kararının Değerlendirilmesi (... ... Başvurusu)", Çimento İşveren, Cilt 36, Temmuz 2022, Sayı 4, 8-35, s.31). Bu bağlamda davacı fazla çalışma ücretinden feragat etmiş değildir.
4. Fazla çalışma onayı alınmasına ilişkin düzenleme, işçinin fazla çalışma yapmaya zorlanamaması bakımından önemlidir. Düzenlemenin amacı, işçiyi işverenin olası haksız feshine karşı korumaktır. Fazla çalışma ücretinin karşılığının kararlaştırılan ... ücretin içinde olduğuna ilişkin kayıtlar ise fazla çalışmanın ücretlendirilmesine ilişkindir. ... sözleşmesindeki kayıt ile taraflar, fiilen yapılan fazla çalışmanın nasıl ücretlendirileceğini belirlemişlerdir. Fazla çalışma ücreti dâhil edilerek belirlenen ücret, işçinin aylık ... ücreti olduğundan ... sözleşmesindeki kayda rağmen yapılmayan fazla çalışmanın karşılığı ücretin, işverence geri istenmesi de mümkün olmaz. Şu hâlde fazla çalışma onayı alınması ile ... sözleşmesinde ... ücret içinde fazla çalışma ücretlerinin ödeneceği kuralı arasında herhangi bir bağlantı bulunmamaktadır.
..."
4. 6100 sayılı Kanun'un "Taleple bağlılık ilkesi" kenar başlıklı 26 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
"Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir."
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ileri sürülen temyiz nedenlerine göre aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
3. Fazla çalışmanın ispatı konusunda ... yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, ... yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
4. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
5. Aynı ispat kuralları ... ... ve genel tatil ile hafta ücreti alacakları için de geçerlidir.
6. Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince; davacı tanıklarından M.T'nin davalı işverene karşı davası olduğu, diğer davacı tanığı N.O'nun beyanları dikkate alınarak yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği kabul edilmiştir. Ancak davacı tanığı N.O., duruşmada alınan beyanında 1991 yılından 2015 yılı Haziran ayına kadar çalıştığını belirtmiştir. Şu hâlde tanığın beyanına davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olarak değer verilmesi ve fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin buna göre hesaplanması gerekirken, davacının zamanaşımına uğramayan tüm çalışma dönemini kapsayacak şekilde yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
7. Diğer yandan davacı dava dilekçesinde her dönem için çalışma saatlerini ayrı ayrı belirtmiştir. Bazı dönemlerde sabah saat 08.30'da çalışmaya başladıklarını beyan etmesine rağmen Bölge Adliye Mahkemesince yapılan hesaplamada bu hususa dikkate edilmeden bütün dönemler için çalışma saatinin 07.30'da başladığı kabul edilerek yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davacının talebi aşar şekilde yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulması da hatalı bulunmuştur.
8. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davacının talebi ile bağlı kalınarak ve beyanı hükme esas alınan tanığın çalışma dönemi ile sınırlı olarak fazla çalışma, hafta tatili ve ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplanması için hükmün bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.