"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/719 E., 2022/1843 K.
DAVA TARİHİ : 17.09.2018
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sinop 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
SAYISI : 2019/691 E., 2021/415 K.
Taraflar arasındaki tespit ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 11.....2019 tarihli ve 2018/483 Esas, 2019/414 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin ....12.2019 tarihli ve 2019/2862 Esas, 2019/3080 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılarak bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı davalı İdarede çalıştığını, ... Yol-... Sendikasına üye olduğunu, üye olduğu Sendika ile davalı arasındaki toplu ... sözleşmesinden yararlandığını, en son aldığı net aylık ücretin 4.800,00 TL olduğunu, işe başladığı tarihten Sinop Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne kadrolu/daimi işçi statüsüne geçirildiği tarihe dek mevsimlik işçi olduğunu, 2002 yılından bu yana bina ve mal bakıcısı olarak çalıştığını; ancak davalı işverence pozisyonunun düz işçi olarak gösterilmeye devam edilerek başlangıç derece ve kademesinin eksik hesaplandığını, bu nedenle davacıya eksik ücret ödendiğini ileri sürerek dava tarihi itibarıyla olması gereken derece ve kademesinin tespiti ile fark ücret, ikramiye, ilave tediye ve yıpranma primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacıya fiilen yaptığı işin karşılığı olarak ödemelerin yapıldığını, konuyla ilgili olarak 26.10.2000 tarihinde imzalanan protokol kapsamında davacı işçinin sürekli işçi kadrosuna atandığını, bu işçilerin mevcut ücretleri üzerinden işçi kadrolarına atanacakları belirtilmiş olup on yıldan fazla süredir bu şartlarda çalıştıktan sonra fark ücret talebinde bulunmanın dürüstlük kuralına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile işçinin fiilen yaptığı ... gözetilerek dava tarihi itibarıyla derecesinin 11, kademesinin 25 olarak tespit edildiği, derece ve kademe tespiti yapılırken 2013 yılı Mart ayında yapılan kademe miktarının artırılmasının hukuki dayanağı bulunmadığından ve davalının hatalı olarak yaptığı intibak davacı açısından kazanılmış hak kabul edilemeyeceğinden bu hususun göz önünde bulundurulduğu, davacının 2002 yılından dava tarihine kadar fiilen bina ve mal bakıcısı olarak çalıştığının tespiti ile işçinin toplu ... sözleşmelerinde yer alan fiilen çalıştığı pozisyona tekabül eden ücret cetvellerine göre fark alacaklarının hesaplandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; 2013 yılında davalı ... tarafından yapılan kademe artışları dikkate alınmayarak hatalı hesaplama yapan bilirkişi raporuna dayanılarak önceki onanan kararlar ile çelişkili biçimde davacı işçi aleyhine karar verildiğini, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, davacı işçinin işçilik alacaklarının hesaplamasına esas alınan derece ve kademelerinin eksik hesaplandığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacıya fiilen yaptığı görevin karşılığı olan ücret, yıpranma primi, ağır hizmet primi, yasal ilave tediye, akdi ikramiye ödemelerinin tamamının yapıldığını, davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilme koşullarını bildiği ve yapılan işlem rızası çerçevesinde yapıldığı hâlde on yıldan fazla bir süre geçtikten sonra protokol hükümlerini göz önünde bulundurmadan fark alacak isteğinde bulunmasının dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığını, hesaplamaların hatalı yapıldığını, altı ... günü içerisinde çalışma saatlerindeki değişikliğe itiraz etmeden çalışan davacının sonradan buna itiraz hakkı olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı işverenin işçisi olan davacının mevsimlik işçi statüsünde geçen çalışmalarının kıdem süresine esas alınması ve bu suretle üyesi bulunduğu Sendika ile davalı işveren arasında imzalanan toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre fiilen yaptığı işin niteliği de gözetilerek belirlenen derece ve kademesinin tespiti ile fark ücret, ikramiye, yasal ilave tediye ve yıpranma primi alacaklarına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, toplu ... sözleşmesine dayalı hakları ödenmeksizin çalışmaya devam eden davacının daha sonra bu haklarını talep etmesinin hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilemeyeceği, Dairenin gönderme kararında da belirtildiği gibi davalı tarafından yapılan hatalı intibakın davacı yararına kazanılmış hak oluşturmayacağı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, mevsimlik işçilikte geçen sürelerin ve fiilen çalışılan pozisyonun derece ve kademe hesabında dikkate alınıp alınmayacağı ve buna göre davacının derece ve kademesinin doğru tespit edilip edilmediği ile fark alacaklarının hesaplanması noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi (Mülga 2822 sayılı Toplu ... Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 9 uncu maddesi).
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2017 tarihli ve 2017/22-2094 Esas, 2017/910 Karar; 13.12.2017 tarihli ve 2016/ 9(7)-100 Esas, 2017/1688 Karar; 13.12.2017 tarihli ve 2016 9(7)-594 Esas, 2017/1694 Karar sayılı kararları.
4. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "Kanuna, ... veya toplu ... sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." Maddenin ikinci fıkrasında ise "... Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi yer almaktadır.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta, dava açılmadan önce dava konusu işçilik alacaklarıyla ilgili arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 07.08.2018 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 17.09.2018 tarihinde dava açılmıştır. Bununla birlikte hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporundaki dava konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar dava tarihi nazara alınarak yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan ve son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.