Logo

9. Hukuk Dairesi2023/461 E. 2023/1385 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mevsimlik işçilik süresinin ve fiilen yapılan işin derece/kademe hesabında dikkate alınıp alınmayacağı, buna bağlı olarak fark ücret alacağının olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin talep artırım dilekçesinde, arabuluculuk tarihini takip eden döneme ilişkin alacak talep etmediği ve hüküm de bu yönde kurulduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/737 E., 2022/1837 K.

DAVA TARİHİ : 17.09.2018

HÜKÜM/KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sinop 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

SAYISI : 2019/697 E., 2021/377 K.

Taraflar arasındaki tespit ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 11.....2019 tarihli ve 2018/545 Esas, 2019/389 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin ....12.2019 tarihli ve 2019/2842 Esas, 2019/3099 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılarak bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı davalı İdarede çalıştığını, ... Yol-... Sendikasına üye olduğunu, üye olduğu Sendika ile davalı arasındaki toplu ... sözleşmesinden yararlandığını, işe başladığı tarihten Sinop Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne kadrolu/daimi işçi statüsüne geçirildiği tarihe dek mevsimlik işçi olduğunu, 2014 yılından bu yana fiilen büro görevlisi olarak çalıştığını; ancak davalı işverence pozisyonunun düz işçi olarak gösterilmeye devam edilerek başlangıç derece ve kademesinin eksik hesaplandığını, bu nedenle davacıya eksik ücret ödendiğini ileri sürerek dava tarihi itibarıyla olması gereken derece ve kademesinin tespiti ile fark ücret, ikramiye, ilave tediye ve yıpranma primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacıya fiilen yaptığı işin karşılığı olarak ödemelerin yapıldığını, konuyla ilgili olarak 26.10.2000 tarihinde imzalanan protokol kapsamında davacı işçinin sürekli işçi kadrosuna atandığını, bu işçilerin mevcut ücretleri üzerinden işçi kadrolarına atanacakları belirtilmiş olup on yıldan fazla süredir bu şartlarda çalıştıktan sonra fark ücret talebinde bulunmanın dürüstlük kuralına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile işçinin fiilen yaptığı ... gözetilerek dava tarihi itibarıyla derecesinin 15, kademesinin 26 olarak tespit edildiği, derece ve kademe tespiti yapılırken kademe miktarının artırılmasının hukuki dayanağı bulunmadığından ve davalının hatalı olarak yaptığı intibak davacı açısından kazanılmış hak kabul edilemeyeceğinden bu hususun göz önünde bulundurulduğu, davacının 2014 yılından dava tarihine kadar fiilen büro görevlisi olarak çalıştığının tespiti ile ile işçinin toplu ... sözleşmelerinde yer alan fiilen çalıştığı pozisyona tekabül eden ücret cetvellerine göre fark alacaklarının hesaplandığı, ayrıca bedel artırım dilekçesiyle artırılan talep miktarının bilirkişi raporuyla tespit edilen bedelden düşük olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacıya fiilen yaptığı görevin karşılığı olan ücret, yıpranma primi, ağır hizmet primi, yasal ilave tediye, akdi ikramiye ödemelerinin tamamının yapıldığını, davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilme koşullarını bildiği ve yapılan işlem rızası çerçevesinde yapıldığı hâlde on yıldan fazla bir süre geçtikten sonra protokol hükümlerini göz önünde bulundurmadan fark alacak isteğinde bulunmasının dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığını, hesaplamaların hatalı yapıldığını, altı ... günü içerisinde çalışma saatlerindeki değişikliğe itiraz etmeden çalışan davacının sonradan buna itiraz hakkı olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı işverenin işçisi olan davacının mevsimlik işçi statüsünde geçen çalışmalarının kıdem süresine esas alınması ve bu suretle üyesi bulunduğu Sendika ile davalı işveren arasında imzalanan toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre fiilen yaptığı işin niteliği de gözetilerek belirlenen derece ve kademesinin tespiti ile fark ücret, ikramiye, yasal ilave tediye ve yıpranma primi alacaklarına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, toplu ... sözleşmesine dayalı hakları ödenmeksizin çalışmaya devam eden davacının daha sonra bu haklarını talep etmesinin hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, mevsimlik işçilikte geçen sürelerin ve fiilen çalışılan pozisyonun derece ve kademe hesabında dikkate alınıp alınmayacağı ve buna göre davacının derece ve kademesinin doğru tespit edilip edilmediği ile fark alacaklarının hesaplanması noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi (Mülga 2822 sayılı Toplu ... Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 9 uncu maddesi).

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2017 tarihli ve 2017/22-2094 Esas, 2017/910 Karar; 13.12.2017 tarihli ve 2016/ 9(7)-100 Esas, 2017/1688 Karar; 13.12.2017 tarihli ve 2016 9(7)-594 Esas, 2017/1694 Karar sayılı kararları.

4. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "Kanuna, ... veya toplu ... sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." Maddenin ikinci fıkrasında ise "... Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi yer almaktadır.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Somut uyuşmazlıkta, dava açılmadan önce dava konusu işçilik alacaklarıyla ilgili arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 07.08.2018 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 17.09.2018 tarihinde dava açılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Hükme esas alınan 26.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda arabuluculuk son tutanak tarihi ile dava tarihi arasında kalan dönem için de dava konusu alacaklar bakımından hesaplama yapılması hatalı ise de davacı vekilinin 16.05.2019 tarihli talep artırım dilekçesinde söz konusu döneme ilişkin hesaplanan alacak tutarlarının talep edilmediği ve buna göre hüküm kurulduğu, sonucu itibarıyla kararın doğru olduğu anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş; kararın, ilâmın (2) numaralı paragrafında yer alan ilave gerekçe ile onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.