Logo

9. Hukuk Dairesi2023/4873 E. 2023/4212 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Belirsiz alacak davasına konu alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 salgını ve arabuluculuk süreci nedeniyle getirilen durma sürelerinin zamanaşımı hesabında dikkate alınması gerektiği gözetilerek, davacının alacaklarının zamanaşımına uğramadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3369 E., 2022/4422 K.

DAVA TARİHİ : 08.10.2019

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında ... Batı 1. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... (Nata Şirketi) tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin ... Şantiyesinde şantiye şefi olarak 20.03.2014-04.10.2016 tarihleri arasında çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence 04.10.2016 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, davacının aldığı son net ücretinin 4.500,00 USD olduğunu, günde 3 öğün yemek, yatacak yer ve yol masraflarının işveren tarafından karşılandığını, davacıya yapılan ücret ödemelerinin düzensiz olduğunu, elden ödenen avansların bulunduğunu, 2016 yılı Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ilişkin ücretlerinin ödenmediğini, haftanın 7 günü 08.00-18.00 saatleri arası çalıştığını, çalışmasının ortalama olarak haftanın 4 günü saat 22.00'ye kadar uzadığını, dinî bayramlarda sadece 1 gün izin verildiğini, diğer ... bayram ve genel tatil günlerinin tamamında çalıştığını, ancak fazla çalışma, hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile bakiye ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının temerrüt tarihlerinden itibaren döviz mevzuatına uygulanan faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Nata Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müvekkili Şirket arasında bir ... sözleşmesinin bulunmadığını, bu nedenle müvekkili Şirkete husumetin düşmeyeceğini, davacının taleplerine karşı zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının, müvekkili Şirketin ... şantiyesinde alt işveren olan diğer davalı Şirket işçisi olarak çalıştığını, diğer davalı Şirket tarafından her ay çalıştırdığı personele yapılacak ücret ödemelerine ilişkin listelerin müvekkili Şirkete gönderildiğini ve listelere göre alt işveren şirkete ödemelerin yapıldığını, şantiyede çalışma saatlerinin haftanın 6 günü 08.00-17.00 saatleri arasında olduğunu, pazar günleri çalışma yapılmadığını, işin yoğunluğuna göre pazar günü çalışma ve fazla çalışma yapılması hâlinde karşılığının eksiksiz olarak ödendiğini, ...’da yabancıların saat 22.00'den itibaren sokağa çıkma yasağı bulunduğundan davacının saat 22.00'ye kadar çalışma yapmasının mümkün olmadığını, ...’daki bayram ve anma günlerinin ...’deki ... bayram ve genel tatil günlerinden daha fazla olduğunu ve ...’daki bayram ve anma günlerinde çalışma yapılmadığı düşünüldüğünde, davacının ... bayram alacağı talebinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Te-Se İnşaat Tekstil Gıda İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. (Te-Se Şirketi) vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerine karşı zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının ... sözleşmesinin işveren tarafından haksız ve ihbarsız sona erdirilmesinin söz konusu olmadığını, iddia edilen hak ve alacaklardan sorumluluğunun bulunmadığını, davacının müvekkili Şirketten talep edebileceği hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, davacının aylarca ücreti ödenmeksizin ve iddia edilen sürelerde çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca fazla çalışma, hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 09.11.2021 tarihli ve 2020/140 Esas, 2021/322 Karar sayılı kararıyla; Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları kapsamında bulunan Te-Se Şirketi tarafından 30.11.2016 tarihinde internet ortamında düzenlenen işten ayrılış bildirgesinde, 30.11.2016 tarihinde davacının işten ayrılış bildiriminin yapıldığı, işten ayrılış nedeni olarak “Kod 03- Belirsiz süreli ... sözleşmesinin işçi tarafından feshi (istifa)” şeklinde bildirim yapıldığı, dosya kapsamında istifaya ilişkin ayrıca belgenin veya bir ispatın bulunmadığı, ... sözleşmesi ihbar önelsiz olarak feshedildiği gibi ücret alacaklarının da ödenmediği anlaşılmakla, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacı tarafça işçilik alacaklarının müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsilinin talep edildiği, davalı Nata Şirketinin asıl işveren, diğer davalı Te-Se Şirketinin alt işveren olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı gibi davalıların da kabulünde olduğu, denetimine ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda hesap edilen alacaklara ilişkin miktarlara itibar edilerek hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Nata Şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2022/368 Esas, 2022/550 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmi alacak davası olarak açıldığı, kıdem ve ihbar tazminatı dışındaki ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacakları yönünden 5 yıllık zamanaşımının dikkate alınması gerektiği, 20.03.2014-04.10.2016 dönemi için alacaklar hesaplanıp ıslah tarihi 09.07.2021 olduğundan, 09.07.2016 tarihinden önceki alacağın zamanaşımına uğradığı, davalıların ıslaha karşı süresi içerisinde zamanaşımı def'ini de içeren itirazlarını sunduğu, anılan alacakların istinaf talebinde bulunan davalı Nata Şirketi yönünden zamanaşımına uğradığı, zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığına dair istinaf başvurusu isabetli olup bu durum dikkate alındığında davacının Nata Şirketi yönünden hak kazanılacak ücret alacağının 8.129,60 USD, fazla çalışma ücreti alacağının 1.414,73 USD, hafta tatili ücreti alacağının 442,11 USD ve ... bayram ve genel tatil alacağının ise 392,98 USD olduğu, davalı Te-Se Şirketinin istinaf başvurusu bulunmayıp emsal Yargıtay kararları gereği sirayet de mümkün olmadığından zamanaşımı def'inin bu davalı yönünden dikkate alınmadığı, ayrıca davacının ücretinin banka kayıtlar ve tanık beyanları dikkate alınarak belirlendiği, faiz türünde ise hata bulunmadığı gerekçesiyle, davalı Nata Şirketinin diğer istinaf sebeplerinin reddine, zamanaşımına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Nata Şirketi vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 25.05.2022 tarihli ve 2022/5271 Esas, 2022/6521 Karar sayılı ilâmı ile davalının tüm davacının diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek Bölge Adliye Mahkemesince davanın türü (belirsiz alacak) dikkate alınmadan ve Covid-19 nedeniyle getirilen durma süreleri ile arabuluculuk süreci için öngörülen durma süresi gözetilmeksizin zamanaşımı hesabı yapılarak yazılı şekilde sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda yapılan incelemede Covid -19 salgın hastalığı nedeni ile 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (7226 sayılı Kanun) hükmü ile Cumhurbaşkanlığı kararı gereğince dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanılma veya sona ermesine ilişkin tüm sürelerin 13.03.2020 - 15.....2020 tarihleri arasında durduğu ve aynı zamanda 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu (7036 sayılı Kanun) hükümleri gereğince arabuluculuk sürecinde geçen süreler zamanaşımı hesabında dikkate alınması gerektiği gözetilerek dava konusu alacakların yeniden hesaplanması, hesaplamalar yapılırken Yargıtay bozma ilâmında belirtilen şekilde kıdem, ihbar ve bakiye ücret yönünden kısmi dava fazla çalışma, hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil yönünden ise belirsiz alacak davası kabulü ile değerlendirme yapılması için dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmış bilirkişi tarafından düzenlenen 09.11.2022 tarihli ek bilirkişi raporunun denetime elverişli olmakla karara esas alındığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Nata Şirketi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Nata Şirketi vekili temyiz dilekçesinde; davacının gerek Te-Se Şirketi çalışanı olması gerekse istifa ederek işten ayrılması nedeniyle müvekkili Şirketten ücret alacağı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının bulunmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, itirazlarının ve ek bilirkişi raporu alınması taleplerinin dikkate alınmadığını, aylık ücret miktarının hatalı belirlendiğini, yazılı ... sözleşmesi davacının imzasını taşımakta olup ihtirazı kayıt içermediği, dosyada yazılı deliller var iken bunlar görmezden gelinerek sadece tanık anlatımlarına göre karar verildiğini, davacının talep ettiği tüm alacak kalemlerinin müvekkili Şirket tarafından diğer davalı Şirket ödendiğini, davacının fazla çalışma ücret alacağı bulunmadığını, bilirkişi raporunda belirtilen net temel aylık ücretlerin bu miktarlar olmadığını, sözü edilen miktarların net temel aylık ücret ile tatil ücreti, fazla mesai, varsa bayram fazla çalışma, tatil fazla çalışma ücretlerinin toplamından oluşan ait olduğu aya ilişkin toplam hak edilen ücret miktarı olduğunu, aylık net temel ücret olmadığı, çünkü işçiye yapılan tüm ödemelerin banka kanalıyla yapıldığını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, belirsiz alacak davasına konu alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 107 ve 109 uncu maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi, 7226 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı Nata Şirketi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.