Logo

9. Hukuk Dairesi2023/4940 E. 2023/11275 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı çalışanların usulsüz işlemleri nedeniyle uğradığı maddi zarardan davalıların sorumlu olup olmadığı ve sorumluluk oranlarının belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...'ın, müdürünün talimatları doğrultusunda işlem yapmış olsa dahi tamamen kusursuz olmadığı ve oluşan zararın belirlenmesinde kusur oranına göre sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının da bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3322 E., 2022/3371 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. ... Mahkemesi

SAYISI : 2020/334 E., 2022/388 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 01.02.2023 tarihli ek karar ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 366 ncı maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 346 ncı maddesi uyarınca kesinlik nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kabul edilen alacak miktarı 154.974,60 TL olup davalı ... vekili tarafından temyize konu edilen bu miktarın, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 107.090.00 TL'nin altında kaldığından söz edilemez.

Şu hâlde temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesinin 01.02.2023 tarihli ek kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesi asıl kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Şirketin perakende mağazaları dışında otel, restoran, yemek fabrikası, toptancı vs. gibi noktalarda ambalajlı ürünleri satmakta olduğunu, Şirket prosedürüne göre toptan satış işlemlerinin, ürünler sistemden düzenlenen sevk irsaliyesi ile müşteriye teslim edildikten sonra, muhasebe sorumlusunun irsaliye doğrultusunda fatura düzenlemesi şeklinde gerçekleşmesi gerektiğini, sistemden düzenlenmeyen irsaliye ile ürün teslim edilemeyeceğini, 18.01.2013-21.01.2013 tarihleri arasında 4 adet elle düzenlenen sevk irsaliyesi ile 94.500,00 TL tutarında Şirket kayıtlarına girmeden ... Tekstil Gıda İçecek Turizm Tic. Ltd. Şti.ne mal aktarımı yapıldığının tespit edildiğini, bu tutardaki malın Şirket kayıtlarına girmediğinden anılan firmaya faturalanamamış ve müvekkilinin zarara uğramış olduğunu, stok açığının bulunduğunun tespit edildiğini, her ay sonu yapılan depo sayımında ise ilgili ürünlerin stoklara dâhilmiş gibi gösterilerek envanterlerde manipüle işlemi yapıldığının belirlendiğini ileri sürerek müvekkili Şirketin uğradığı toplam 94.500,00 TL zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğunu, bu davalara bakmakla görevli mahkemelerin de ... Mahkemeleri olduğunu, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğunu, görev itirazında bulunduklarını, ceza davasının kesinleşmesinin beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin alt işveren işçisi olarak çalışırken önce depoda personel olarak çalıştığını, 01.10.2012 tarihinde davacı işyerinde kadrolu olarak çalışmaya başladığını, depo sorumlusu askere gidince bu göreve geçtiğini, depo sorumlusu görevine geçince 2012 yılı Aralık ayında depoda sayım yaptırdığını, bu sayımda irsaliye ile gönderilip henüz faturası kesilmemiş malları tespit ederek müdürüne gönderdiğini, buna rağmen malların faturalarının kesilmediğini, bu durum bir suç olmamasına rağmen Şirket iç işleyişinde sorun yaratabileceğini düşünen müvekkilinin müdürünün irsaliye ile gönderilmesini istediği malları bir daha göndermediğini, ısrarcı olması üzerine müvekkilinin genel merkezdeki müdürleri arayarak olanları anlattığını, müvekkilinin sayesinde olayın açığa çıktığını, davacı Şirket tarafından satılan malların ne şekilde satılacağı ve evraklandırma işleminin nasıl yapılacağı ile ilgili olarak bilgi verilmediğini, müvekkilinin sorumlu olduğu dönemde müvekkilin imzası ile gönderilmiş bir mal bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... cevap vermemiştir.

3. Davalı ... vekili süresinden sonra cevap dilekçesi sunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; üç ayrı bilirkişi hesap raporu alındığı ve raporların uyumlu olduğu, 09.05.2022 tarihli bilirkişi raporunda tüm raporlar arasındaki çelişkiyi gideren açıklamalar yapıldığı, sözü edilen raporun gerekçeli, ayrıntılı, denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun olduğu, hesaplama olarak hükme esas alınabileceği buna göre ceza davasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenmesine gerek olmadığı, davacı Şirketin davalılara karşı açtığı davalıların haksız eylemlerine dayanan maddi tazminat alacağı istemine ilişkin davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... vekili; cevap dilekçesinde belirtilen sebeplerin yan sıra İlk Derece Mahkemesince bir imza incelemesi yapılmadan müvekkilinin tüm dönemlerden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vekili; davaya konu edilen davacının el irsaliyesi ile satılan malların, faturalarının geç kesilmesi ve dolayısıyla stokta gibi görünmesinden kaynaklandığını, müvekkilinin kendisine atfedilen hiç bir suçlamayı kabul etmediğini, bilirkişi raporlarında ve davacı firmanın kayıtlarına göre Şirket ile ... Ticaret AŞ arasında 2012 yılı ve sonrasında hiç bir ticari ilişkinin olmadığının tespit edildiğini, ceza davasında tüm sanıklar yönünden beraat kararı verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı şahısların ... yerindeki idari soruşturmada ve ceza yargılamasına ilişkin dosyada verdikleri beyanlar ile aynı ceza dosyasındaki diğer sanıkların ve tanıkların beyanları dikkate alındığında; davalıların usulüne uygun olmadığını bildikleri (suç teşkil etmeyen) işlemleri yaparak davacı yanın maddi zararına yol açtıkları gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili; cevap ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tarafın maddi zararı olup olmadığı bu zarardan davalı ...'ın sorumlu olup olmadığı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 51 inci ve 400 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut olayda, davalı ...'ın davalılardan davacı ... yerinde müdür olan ...'ın talimatları doğrultusunda işlem yaptığı dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ancak bu durum davalı ...'ın tamamen kusursuz olduğunu göstermez. Bu nedenlerle davalı ...'ın belirlenen zararın oluşumundaki kusur durumuna göre takdiren 15.000,00 TL'sinden sorumlu tutulması gerekirken tamamından sorumlu tutulması hatalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 01.02.2023 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.