Logo

9. Hukuk Dairesi2023/6193 E. 2023/4609 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirket, davalı sendikanın toplu iş sözleşmesi yapmak için gerekli çoğunluğu sağlamadığını iddia ederek yetki tespitinin iptalini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı sendikanın, yetki tespitine konu olan taşımacılık işkolundaki işyerinde çalışan işçilerin yarısından fazlasının üyesi olduğu ve 6356 sayılı Kanun'un 41. maddesindeki yetki şartlarını sağladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/238 E., 2023/311 K. Taşımacılığı İşçileri Sendikası vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 15.01.2020

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/690 E., 2022/591 K.

Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Sendikanın müvekkilinin Üsküdar, Osmangazi, Ostim ve Kepez’deki işyerlerinde başvuru tarihinde 1.237 işçi çalıştığını, işyeri bazında 619, işletme bazında 495 üyeyi sağlamadığını, Bakanlığın 09.12.2019 tarihinde yetki tespitine esas aldığı "Ahmet Bey Mah. Nilüfer Cad. No:297 Osmangazi/..." adresinde kurulu ... Bölge Satış Ofisinde ....11.2019 tarihi itibarıyla 19 personelin ... sözleşmelerinin sona erdiğini, bu tarihten sonra bu işyerinin gayri faal olduğunu, yetki tespiti yapılan işyerinde taşımacılık işkolunda işler yapılmadığını, Sendikanın yetki için gerekli çoğunluğu sağlayamadığını iddia ederek yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; yetki başvurusunun yapıldığı 09.12.2019 tarihi itibarıyla davacının taşımacılık işkolunda iki adet işyeri bulunduğunu, bunlardan 1150995.016 No.lu işyerinde 1, 1021915.006 No.lu işyerinde 32 işçi çalıştığını, dilekçede yer alan işyerlerinin farklı işkollarında kaldığını, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’na (6356 sayılı Kanun) göre bu işyerlerinin yetki tespitinde esas alınamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; davacı Şirketin taşımacılık işkolunda ... işyeri bulunduğunu ve bu işyerinde çalışan işçi sayısının 33 olduğunu, Bakanlığın yetki tespitinin elektronik ortamda hatasız verilere göre yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda davacı Şirketin itirazında belirtmiş olduğu işyerlerine ilişkin belgerin Sosyal Güvenlik Merkezinden celp edildiği, yapılan incelemede bu işyerlerinin ticaret, büro, eğitim ve ... sanatlar ve gemi yapımı ve deniz taşımacılığı ardiye ve antrepoculuk ve gıda işkoluna kayıtlı olarak faaliyet gösterdikleri, yetki tespitine konu olan işyerlerinin ise taşımacılık işkoluna kayıtlı oldukları, yetki tespitine dâhil edilmesi talep edilen işyerleri ile tespite konu işyerlerinin işkollarının farklı olması nedeniyle işyerlerinin tespite dâhil edilemeyeceği, Bakanlık tarafından gerçekleştirilen inceleme sonunda taşımacılık işkoluna kayıtlı işyerlerinde toplam 33 işçi çalıştığı, 18 işçinin sendika üyesi olduğu, buna göre sendika üyesi işçi sayısının işyerinde çalışan işçi sayısının %50'sinden fazla olduğunun tespit edildiği, bu şekilde Kanun'un aradığı "yarıdan fazla işçinin sendikalı olması" koşulunun gerçekleştiği ve Bakanlık tarafından yapılan yetki tespiti işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; hükmü esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, rapora karşı itirazlarının değerlendirilmediğini, bilirkişi raporunda dava konusu iki işletmenin fiilen gıda işkolundan olmalarına rağmen kayden taşıma işkolunda bulunmalarından bahisle çalışan sayısının yarıdan bir fazlasının davalı Sendika üyesi olması nedeniyle bakanlık tespitinin yerinde olduğunun belirtildiğini, müvekkiline ait birden fazla işyeri bulunduğunu, çalışan sayısının tespitte belirtilen şekilde 33 değil, başvuru tarihi itibarıyla toplamda 1.237 olduğunu, davalı Sendikanın gerekli çoğunluğu sağlayamadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararında da açıklandığı gibi başvuru tarihi itibarıyla davacı Şirketin taşımacılık işkolunda 33 işçisi olduğu, 18 işçinin davalı Sendikaya üye olduğu, dolayısıyla davalı Sendikanın yetki için gerekli çoğunluğu sağladığının anlaşıldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; Bölge Adliye Mahkemesince salt kanun maddesine atıf yapmak suretiyle başvurularının esastan reddine karar verildiğini, davalı müvekkiline ait birden fazla işyeri mevcut olduğu gibi çalışan sayısının da tespitte belirtilen şekilde 33 olmayıp başvuru tarihi itibarıyla toplamda 1.237 (yarıdan bir fazlası 619 olup davalı Sendikanın çoğunluğu sağlayamadığını) olduğunu, buna göre işletme bazında 495 işçinin sendika üyesi olması gerektiğini, müvekkili Şirkete ait merkez ve bölge satış ofislerinde, fabrika işyerlerinde ... organizasyonu açısından bütünlük arz eden bir durum söz konusu olup aralarında hukuki, yönetimsel ve işin niteliği yönünden bağlılık bulunduğunu, malın üretim aşamasından satım aşamasına kadar bir bütün olarak aynı amacın izlendiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir:

“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:

“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.

(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.

(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.

(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.

(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki itirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:

“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.

(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.

(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.

(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.

(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.