"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 50. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2041 E., 2023/92 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/49 E., 2022/140 K.
Taraflar arasındaki arabuluculuk tutanağının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2012 yılından görevine haksız olarak son verildiği Mart 2020 tarihine kadar davalı işyerinde muhasebe müdürü olarak en son 7.000.00 TL net ücretle çalıştığını, işinin ağırlığı ve psikolojik tacize (mobbing) varan davranışlar ile şiddet ve hakaretvari konuşmalar, hakaret, tehdit, darp ve psikolojik yıldırmalar yüzünden psikolojisinin ileri derecede bozulduğunu ve bunu gören Şirket yetkilisi tarafından ... Rum Hastanesine tedavi olmaya gönderildiğini, tedavisi devam ederken bildirim dahi yapılmaksızın ... sözleşmesinin sonlandırıldığını, alacaklarının bir kısmının ödeneceği söylenerek Şirkete çağrıldığını, Şirket çalışanı C. isimli şahsın ve arabulucu olduğunu daha sonra kavradığı kişinin katılımıyla tutanağı imzaladığını, tutanakta yer ... tutarın ödendiğini, ancak daha sonra ödeneceği vaat edilen 150.000,00 TL’nin ödenmediğini, 08.....2020 tarihinde yapılan arabuluculuk toplantısında önüne konulan evrakları imzaladığını, süreçle ilgili hiçbir şey anlatılmadığını, bizzat işverenin tehdit ve korkusuyla görüşmeye gelen Şirket çalışanının bakiye alacağının daha sonra ödeneceğini söylemesine güvenerek tutanağı imzaladığını, birtakım şartların sağlanmadığını, yükümlülüklerin yerine getirilmediğini ve arabuluculuk tutanağının hukuki niteliğine hâlel geldiğini, arabulucu tutanağını ... iradesiyle imza altına almadığını, işyerinde haftanın 6 günü haftalık 45 saatin çok üstünde çalıştığını, buna rağmen ücretinin ödenmediğini, dinî ve millî bayramlarda da çalıştığını, yemek ve ulaşımın işyeri tarafından karşılandığını iddia ile, müvekkiline imzalatılan arabuluculuk tutanağının iptali ile manevi tazminat, bakiye kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarından oluşan toplam 73.000,00 TL'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında cereyan eden ihtiyari arabuluculuk faaliyetinin anlaşma ile sonuçlandığını ve anlaşma belgesi tanzim edildiğini, davacının muaccel bir işçilik alacağı bulunmadığı için bu yönde bir hukuki ihtilaf iddiasının da hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, muhasebe müdürü vasfıyla çalışan ve arabuluculuk kanun yolunun ödeme süreçlerini bizzat yürüten davacının arabulucunun kim olduğunu, tutanağın mahiyetini ve sonuçlarını bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacıya yöneltilmiş herhangi bir baskıdan veya yönlendirmeden de söz etme imkanı bulunmadığını, arabuluculuk görüşmesinin ilke kurallarına uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacının ... sözleşmesinin fesih yasağı yürürlüğe girmeden, sağlık sebebiyle işverenin haklı sebeple fesih yetkisi kapsamında feshedildiğini, davacının 5 adet ... göremezlik raporu sunduğunu, ilgi raporlara binaen 14 haftalık sürenin 15.03.2020 tarihinde son bulduğunu, ancak iyiniyetle 2 hafta daha beklenerek 31.03.2020 tarihine kadar beklendiğini, sağlık sebebiyle ... sözleşmesi sonlandırılan çalışana ihbar tazminatı ödenmeyeceğini, feshin gerçekleştiği 31.03.2020 tarihinde tavan kıdem tazminatı miktarı 6.730,15 TL üzerinden davacının kıdem tazminatının 49.159,70 TL olarak hesaplanacağını, ayrıca davacının raporlu olduğu dönemde yardım amaçlı borç verildiğini, işyerinde çalışma saatlerinin hafta içi 5 ... 08.30-18.00 ve Cumartesi günleri 08.30-13.30 arasında olduğunu, haftalık çalışma süresinin yasal sınırın içerisinde kaldığını, fazla çalışma yapılması hâlinde ücretlerinin tahakkuk ettirilerek davacıya ödendiğini, ... ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, bordrolar ile davacıya ... ve genel tatil günlerine ilişkin tahakkukun yapılarak ödendiğini, talep edilen alacakların 5 yıllık zamanaşımına tâbi olduğunu ve zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının çalıştığı sürede psikolojik taciz uygulamalarına maruz bırakılmasının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının işçilik alacakları ile birlikte açtığı arabuluculuk anlaşma tutanağının iptaline ilişkin davanın terfik edilerek işbu dosya numarasına kayıt yapıldığı, davanın arabuluculuk tutanağının iptaline ilişkin olduğu, arabuluculuk tutanağının iptaline ilişkin nedenlerin mevcut olmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, İlk Derece Mahkemesinin işçilik alacaklarının ödenmesine ilişkin dava ile mevcut davayı tefrik etmesinin hatalı olduğunu, her iki davanın birlikte görülmesi gerektiğini, davalı tarafça arabuluculuk görüşmesine katılan kişinin yetkisi olmadığını, arabulucuya davacının başvurusu olmadığını, işyerinde uygulanan baskı ve psikolojik taciz sonucunda hastanede tedavi görmekte iken işten çıkartılarak tutanakların imzalatıldığını, yapılan ödemenin hak ettiğinden az olduğunu, İlk Derece Mahkemesi tarafından iddialarının değerlendirilmediğini ve delillerinin toplanmadığını, arabuluculuk görüşmelerinin mevzuata aykırı gerçekleşmiş olduğunu ve yetkili kişilerce imzalanmamış olduğunu, arabuluculuk sürecinin davacının iradesi dışında gerçekleştiğini, gabin olduğunu, ... sözleşmesinin, işverenin müracaatı ile arabulucu nezdinde sonlandırılmasının ikale olarak dahi kabul edilmeyeceğini, hak kazandığı alacak ile yapılan ödeme arasında üç kat fark olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamındaki ihtiyari arabuluculuk son tutanağı içeriğine göre; arabuluculuk sürecinin 08.....2020 tarihinde görüşme sonunda anlaşma ile son bulduğu, görüşmelerin davacı ve davalı Şirket yetkilisi C.D.'nin katılımı ile görüşme sonunda anlaşma şeklinde sona erdiği, davacı tarafça dosyaya sunulu 08.....2020 tarihli ihtiyari arabuluculuk tutanağının sahte olduğuna veya baskı altında imzalatıldığına dair delil sunulmadığı, dava tarihinden önce davacının davaya konu talepleri yönünden anlaştığı ve arabuluculuk anlaşma belgesinin düzenlendiği gerekçeleri ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan ihtiyari arabuluculuk (anlaşma) tutanağının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 3, 8, 9, 11, 15, 17 ve 18 ... maddeleri, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 28 ... maddesi, 30 ila 39 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.