Logo

9. Hukuk Dairesi2023/688 E. 2023/4142 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşsizlik ödeneği talebinin reddine ilişkin Kurum işleminin iptali ve ödeneğin ödenmesi istemli davada, davanın türünün belirlenmesi ve dava şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın eda davası olarak nitelendirilmesi gerekirken tespit davası olarak görülüp kabulüne karar verilmesi ve davacının talep ettiği işsizlik ödeneği miktarını belirtmemesi ve buna ilişkin harçları yatırmaması nedeniyle dava şartının eksik olması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/299 E., 2022/2846 K.

DAVA TARİHİ : 09.08.2020

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan redddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kütahya 1. ... Mahkemesi

SAYISI : 2020/231 E., 2020/250 K.

Taraflar arasındaki işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti ve işsizlik ödeneğinin ödenmesine karar verilmesi istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava dışı işveren K.R.E' ye ait ... yerinde 26.08.2015 tarihinde çalışmaya başladığını, ... sözleşmesini 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 24 üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi gereğince ücret alacaklarının ödenmemesi nedeni ile 14.01.2020 tarihinde haklı nedenle feshettiğini, müvekkilinin arabuluculuk yoluna başvurduğunu ve ... sözleşmesinin haklı nedenle feshi nedeniyle kıdem tazminatı dâhil olmak üzere işçilik alacakları konusunda anlaşmaya varıldığını ve buna ilişkin tutanak ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun (4447 sayılı Kanun) 51 inci maddesindeki düzenlemeler kapsamında kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde ... sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle hak kazandığı işsizlik ödeneğinin ödenmesi için davalı Kuruma başvurduğunu, davalı Kurum tarafından verilen 11.03.2020 tarihli yazı cevabı ile talebinin reddedildiğini, redde dair işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek davalı Kurumun 11.03.2020 tarihli 403-E. 0004598565 sayılı işleminin iptaline ve işsizlik ödeneğinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının işten çıkış nedeninin istifa olarak bildirilmesi sebebiyle işsizlik ödeneğine hak kazanamadığını, daha sonradan arabuluculuk anlaşma tutanağı ile başvuru yapmış ise de fesih tarihinin 31.01.2020 tarihi olarak bildirilmesine rağmen arabuluculuk sürecinin işten çıkış tarihinden daha önce 20.01.2020 tarihinde başlaması sebebi ile arabuluculuk tutanaklarının davalı Kuruma ait Pasif İşgücü Hizmetleri Genelgesi (Genelge) kapsamında ikale olarak değerlendirileceğini, Genelge gereğince işten çıkış nedeninin de güncellenemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile dava dışı işveren arasında düzenlenen başvuru tarihi 20.01.2020 olan arabuluculuk tutanağına göre ... sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği ve feshe bağlı tazminat ve feshe bağlı olmayan alacakların işçiye ödenmesi konusunda anlaşmaya varıldığı, somut olaydaki arabuluculuk tutanağının ikale sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği, ikale sözleşmesinin unsurlarının bulunmadığı, tutanak içeriğindeki düzenlemeye ve tarafların haklı fesih olgusunu kabul etmesine göre arabulucuya başvuru tarihinin ... sözleşmesinin fesih tarihi sonrası olduğu, işten ayrılış bildirgesine göre ... sözleşmesinin fesih tarihinin 31.01.2020 tarihi olarak ve Kod -3 (Belirsiz süreli ... sözleşmesinin işçi tarafından feshi (istifa)) olarak düzenlendiği, Ocak 2020 ayı için 8 gün sigortalılık bildiriminde bulunulduğu, geri kalan günler için eksik gün bildiriminin Kod 7 (puantaj kayıtları) olarak bildirildiği, puantaj kayıtlarının çalışılmayan günler olduğu, arabuluculuk tutanağında davacının ... sözleşmesinin feshinin haklı olarak kabul edilip Sosyal Güvenlik Kurumuna ... sözleşmesinin sonlanmasının istifa olarak bildirilmesinde işverenin çelişkili davranışlarda bulunduğu, çelişkili kayıtların işçi aleyhine değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davalı Kurum işleminin iptaline ve davacının işsizlik sigortasından yararlandırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı Kuruma ait Genelge'nin ilgili madde hükmüne göre arabuluculuk sürecinin başlama tarihinin fesih tarihinden önce olan arabuluculuk tutanaklarının ikale sözleşmesi kapsamında değerlendirileceğinden fesih nedeninin güncellenmesinde esas alınma imkânı bulunmadığını ve bu hüküm nedeniyle davacıya işsizlik ödeneği bağlanamadığını, davacının işten çıkış tarihi 31.01.2020 olmasına rağmen arabuluculuk sürecinin başlama tarihinin 20.01.2020 tarihi olduğunu, uygulamada arabululuculuk kurumun ikale sözleşmesi yerine kullanıldığını, fesih için haklı nedenin ne olduğunun belli olmadığını, haklı nedenin ne olduğu açıklanmadığı ve ispatlanmadığı sürece, işçi ve işveren arasında ikale sözleşmesi olduğu sonucuna ulaşılması gerektiğini, Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 10.02.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağının incelenmesi ile tutanakta işçinin feshinin haklı olduğu belirtilerek kıdem tazminatı ödenmesine karar verildiği ve tarafların anlaştığı, davacı işçinin ... sözleşmesini feshinin haklı olduğunun arabuluculuk tutanağında tespit edildiği ve bu nedenle davacı işçinin haklı fesih nedeniyle işsizlik ödeneğine hak kazanacağı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin kararı yerinde bulunarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde, istinaf başvuru dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, işsizlik ödeneği ödenmesi talebinin reddine ilişkin Kurum işleminin iptali ve işsizlik ödeneğinin ödenmesi talebi ile açılan davanın türünün belirlenmesi ve dava şartlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 105 inci maddesi, 106 ncı maddesi, 115 inci maddesi ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi,

2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.05.2014 tarihli ve 2013/5-1467 Esas, 2014/628 Karar sayılı kararının ilgili kısmı şöyledir:

"... Bilindiği üzere; 492 Sayılı Harçlar Kanunu harç alınması veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini ve harcı yatırılmaması halinde de ne gibi bir mukteza tayin edileceğini 30. ve 32.maddelerinde hükme bağlamıştır.

Aynı Kanunun 16. maddesinde de; elatmanın önlenmesi, tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değerinin nazara alınacağı, değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçelerinde değer gösterilmesinin mecburi olduğu, gösterilmemişse davacıya tespit ettirileceği, tespitten kaçınma halinde, dava dilekçesinin muameleye konulmayacağı belirtilmiştir.

Öte yandan, dava dilekçesinde nelerin yer alması gerektiği hususu 6100 sayılı HMK'nun 119. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenmiştir. 2. fıkrasında ise birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, eksikliğin tamamlanması için bir haftalık kesin süre verileceği ve bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Bu durumda, HMK. nun 119/2 maddesinin de; a, d, e ve f bentleri dışında kalan hususların eksik olması halinde bir haftalık kesin süre verileceği, diğer bentlerdeki eksikliğin ise her zaman giderilebileceği şeklinde anlaşılması gerekmektedir.

HMK. nun 115/2 maddesinde de, dava şartındaki eksikliğin giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verilmesi öngörülmüştür.

Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, davacının taşınmazın aynına yönelik bir dava açtığı, dava dilekçesinde değer gösterilmediği, cevaba cevap dilekçesinde taşınmazın ve muhtesatın değerlerinin belirtildiği, dava açılırken başvuru harcı ve peşin harç yatırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava taşınmazın aynına yönelik bulunduğundan, taşınmazın dava tarihindeki gerçek bedelinin belirlenmesi ancak mahallinde yapılacak keşif sonucu alınacak bilirkişi kurulu raporuyla mümkün olacaktır. Diğer taraftan, dava açılırken başvuru harcı ve peşin harç yatırdığına göre, asgari miktar üzerinden dava açtığının kabulü gerekir. Mahkemece yapılacak ..., 6100 sayılı HMK’ dan daha özel olan Harçlar Kanunu 16. maddesi uyarınca dava değerinin tespit ettirilmesi, eksik harcın yatırılması için önel verilip sonucuna göre işlem yapmak olmalıdır."

3. Değerlendirme

1. Davacının kurum işleminin iptali ile işsizlik ödeneğinin ödenmesi istemi ile açtığı davada İlk Derece Mahkemesince "Davanın kabulü ile davalı kurumun 11.03.2020 tarih 403-E.00004598565 sayılı kararına yönelik işlemin İptaline, davacının işsizlik sigortasından yararlandırılmasına," karar verilmiş, bu kararın davalı tarafça istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

2. Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle davanın eda davası olarak mı tespit davası olarak mı açıldığının belirlenmesi gerekmektedir. Davacı vekili dava dilekçesinde; "... 11.03.2020 tarih ve Sayı: 403-E.00004598565 sayılı işsizlik ödeneği başvurusunun reddine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından iptaline ve işsizlik ödeneğinin ödenmesine karar verilmesi .." şeklinde talepte bulunmuş olup İlk Derece Mahkemesince işlemin hukuka aykırı olduğunun tespitine ve iptaline karar verilmiştir. Ancak yukarıda yer verilen kanun hükümleri ile dava dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde davacının talebinin esasen, işlemin hukuka aykırılığı tespit edilmek suretiyle alacağın ödenmesi isteminden ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Davacı Kurum işleminin hatalı olduğu ve işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespiti suretiyle davalının işssizlik ödeneği ödemeye mahkum edilmesini de istemektedir. Bu yönüyle davanın eda davası olarak nitelendirilmesi gerekmektedir.

3. Davacı işsizlik ödeneğinin ödenmesi istemi ile dava açarken miktar belirtmeksizin başvurma ve peşin maktu harç ile peşin gider avansını yatırdığına göre asgari bir miktar üzerinden dava açtığının kabulü gerekir ise de ödenmesini istediği alacak miktarını somutlaştırmadığı gibi buna ilişkin harçları da yatırmamıştır.

4. 6100 sayılı Kanun'un 115 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre dava şartındaki eksikliğin giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için ilgilisine kesin süre verilir. Buradan anlaşılması gereken husus, Kanun'un 119 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (a), (d), (e) ve (f) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde taraflara bir haftalık kesin süre verileceği, diğer bentler kapsamındaki bir eksikliğin ise her zaman giderilebileceğidir.

5. Açıklanan ilke ve esaslara göre değerlendirme yapılacak olursa, Mahkemece öncelikle 6100 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi gereğince işsizlik ödeneğine ilişkin talebi açıklattırılmalı, bu miktarın harcının yatırılması için davacıya süre verilmeli; eksikliğin tamamlanmaması hâlinde davanın usulden reddi gerekeceği gözden kaçırılmamalıdır.

6. Mahkemece belirtilen eksiklikler tamamlandıktan sonra işin esasına yönelik inceleme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın tespit davası olarak görülmesi ve bu şekliyle kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının usulden BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.