Logo

9. Hukuk Dairesi2023/691 E. 2023/4226 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin, holding bünyesindeki farklı şirketlerde çalışan davacının kıdem ve yıllık izin ücretlerini eksik ödediği iddiasına ilişkin alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının holding bünyesindeki farklı şirketlerde aynı işverene bağlı olarak çalıştığı, bu nedenle hizmet sürelerinin birleştirilerek kıdem tazminatının hesaplanması gerektiği ve davalı şirketin holdingin organik bağı içinde yer aldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2103 E., 2022/2373 K.

Avukat ...

DAVA TARİHİ : 31.08.2020

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. ... Mahkemesi

SAYISI : 2020/779 E., 2021/106 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.12.1995-24.07.2020 tarihleri arasında Boydak Holdinge bağlı şirketler bünyesinde kesintisiz olarak çalışmasına rağmen muvazaalı giriş çıkış işlemlerine bağlı olarak davalı Şirket tarafından kıdem tazminatının eksik ödendiğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacıya kıdem tazminatı alacağının eksiksiz bir şekilde ödendiğini, davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kıdem tazminatının eksik ödendiği, kullandırılmayan yıllık ücretli izinlerin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının kıdem tazminatının eksiksiz ödendiğini, bu konuda ibraname imzaladığını, farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmet sürelerinin birleştirilmesinin mümkün olmadığını, organik bağ bulunmadığını, davacının tüm alacaklarının ödendiğini, yıllık izin ücretinin hatalı hesaplandığını, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının Boydak Holding bünyesinde yer alan davalı Şirket ile Merkez Çelik ve İstikbal Mobilya Şirketlerinde aynı işi yaptığı, sigorta kayıtlarına göre anılan Şirketler arasında giriş ve çıkış yapılarak davacının kesintisiz çalıştığı, bu itibarla somut olayın özelliklerine göre davalı Şirketin organik bağlı olduğu aynı holding bünyesindeki diğer Şirketlerde geçen çalışmalardan sorumlu olduğu, aynı işverene ait işyerlerinde aralıklı olarak çalışılması hâlinde kıdem tazminatı hesabında hizmet sürelerinin birleştirilmesi gerektiği, tüm çalışma süresi dikkate alınmadığından ibranamelerin dikkate alınmamasının isabetli olduğu, ödenen miktarların mahsubu sonrası fark kıdem tazminatına hükmedilmesinin yerinde olduğu, kullandırıldığı anlaşılan yıllık izin süresinin mahsubu ile toplam çalışma süresine göre belirlenen yıllık izin ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, davalı Şirketin tüzel kişiliğini koruması nedeniyle alacak ve borçlarından sorumluluğunun devam ettiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; hizmet süresinin tespiti, davacının kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa alacakların hesabı ile ödenip ödenmediği, faiz başlangıç tarihi noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 53, 57 ve 59 uncu maddeleri, 120 nci maddenin yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 420 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.