Logo

9. Hukuk Dairesi2023/7036 E. 2023/11660 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, hizmet tespiti davasının kesinleşmesinden sonra yaptığı taraf değişikliği talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde tarafı yanlış göstermesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı, ayrıca taraf değişikliği için kanunda bir süre öngörülmediği gözetilerek yerel mahkemenin taraf değişikliği talebini reddederek davanın usulden reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

SAYISI : 2015/684 E., 2022/587 K.

KARAR : Davanın usulden reddi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yazılı bir ... sözleşmesi olmaksızın 15.10.2002 tarihinde Nusaybin Kaymakamlığına bağlı Nusaybin Lisesi ek binasında hizmetli olarak işe başladığını ve 15.05.2011 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, temizlik şirketi elemanı işe alınınca bildirimsiz olarak işten çıkarıldığını, davacının hafta sonu tatili dışında kalan haftanın beş günü 9 saatin üzerinde çalıştırıldığını, işe giriş bildirgesinin işe başladığı tarihte Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) verilmediğini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına şikâyette bulunulduğunu, her iki davanın aynı sebepten doğması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek olması nedeniyle hizmet tespiti ve işçilik alacağı davasını birlikte açtıklarını ileri sürerek davacının 15.10.2002-15.05.2011 döneminde Nusaybin Kaymakamlığına bağlı Nusaybin Lisesi ek binasında ve Vergi Dairesinde çalıştığının tespiti ile sigorta hizmetlerinden faydalandırılmasını, ayrıca kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık ücretli izin alacakları ile ücret alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Hizmet tespitine ilişkin dava, Yargıtayın (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 27.11.2014 tarihli ve 2014/1446 Esas, 2014/25460 Karar sayılı ilâmı üzerine tefrik edilmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde; hizmet tespiti ve alacak davasının birlikte açılamayacağını bu nedenle davaların tefrik edilmesi gerektiğini, davacının çalıştığı işyerinin kamu kuruluşu olması nedeniyle tanık beyanlarının değil Kurum kayıtlarının dikkate alınması gerektiğinin Yargıtay içtihatları ile de sabit olduğunu, iddianın sadece tanık beyanlarına dayandırılması durumunda tanıkların yöntemince beyanlarının alınmasının gerektiğini, gerekiyorsa keşif yapılmasını talep ettiklerini, ücretin sigortalı sayılmanın koşulu olduğu durumlarda ücret alma olgusunun var olup olmadığının saptanmasını talep ettiklerini ve miktara göre ücret alma iddialarında yazılı delil aranmasını yoksa reddedilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın öncelikle zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden incelenmesinin gerektiğini, davacının yardım amacıyla gönüllü çalıştığını ve iyiniyetli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

3. Davalı ... Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Başkanlığı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın işçilik alacaklarına (ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, fazla çalışma alacağı, ... bayram ve genel tatil ücreti alacağı, hafta tatil ücreti alacağı, yıllık ücretli izin alacağı) ilişkin olduğu, davada taraflarca getirilme ilkesinin geçerli olduğu, işçilik haklarına ilişkin davaların 4857 sayılı ... Kanunu'ndan kaynaklandığı, tarafların bildirdiği deliller dışında delil toplamanın olanaklı olmadığı, davanın davalı taraflarının Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 18.04.2017 tarihli ve 2016/20209 Esas, 2017/3239 Karar sayılı ilâmıyla tespit edildiği, davacının fiili hizmet verdiği asıl işverenlerinin Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı olduğunun anlaşıldığı, hizmet tespiti davası işçilik alacakları davasında her ne kadar bekletici mesele yapılmış ise de; davalı tarafların Yargıtay (Kapatılan) 21.Hukuk Dairesinin 2017 tarihli ilâmından açıkça anlaşıldığı, davacı vekilinin davalı taraf değişikliği talebini 20.....2022 tarihli dilekçe ile 08.09.2022 tarihli 21 inci celsede ileri sürdüğü, aradan geçen sürenin makul süre olmadığı, iradi taraf değişikliğinin maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan bir talep olarak değerlendirilemeyeceği, somut olayda davada Nusaybin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, ... SGK Müdürlüğü ve Nusaybin Kaymakamlığının taraf sıfatı olmadığından bu taraflara karşı açılan davanın usulden reddi gerektiği gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; dava konusu alacaklarının tam olarak hesaplanabilmesi için çalışma süresinin kesin olarak tespit edilmesinin gerektiğini, hizmet tespiti davasının uzun sürmesinin müvekkiline atfedilecek bir kusur olmadığını, bu davanın makul sürede neticelenmemesinin müvekkilinden kaynaklanmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının taraf değişikliği talebinin usule uygun olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 6100 sayılı Kanunu'nun "Tarafta iradî değişiklik" başlıklı 124 üncü maddesi şöyledir:

"(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.

(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.

(3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.

(4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder."

3. Değerlendirme

1.Somut uyuşmazlıkta davacı; hizmet tespiti ile işçilik alacaklarına ilişkin davasını birlikte açmış olup yargılama sonunda Mahkemece verilen kararın davalılardan SGK ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 27.11.2014 tarihli ve 2014/1446 Esas, 2014/25460 Karar sayılı ilâmı ile; her iki davanın birbirinden ayrıldıktan sonra sonuçlandırması için bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece yapılan tefrik işleminden sonra eldeki dosyada hizmet tespiti davası bekletici mesele yapılmıştır. Hizmet tespit davasında ise Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 18.04.2017 tarihli ve 2016/20209 Esas, 2017/3239 Karar sayılı ilâmı ile; davacının Nusaybin Lisesinde ve Nusaybin Vergi Dairesinde çalıştığı ve fiilen hizmet verdiği asıl işverenlerin Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı olduğu anlaşıldığından işveren sıfatı bulunmayan davalılar ... ve Nusaybin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Başkanlığına husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle sair hususlar incelenmeksizin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Daha sonra bahse konu hizmet tespiti davası, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 14.03.2022 tarihli ve 2022/673 Esas, 2022/3502 Karar sayılı ilâmı ile; onanarak kesinleşmiştir. Davacı vekili işbu davada bekletici mesele yapılan hizmet tespiti davasını dikkate alarak 20.....2022 tarihinde taraf değişikliği talebinde bulunmuştur. Mahkemece bu talebin reddine karar verilerek davanın usulden reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç, dosya kapsamına uygun düşmemektedir.

2. 6100 sayılı Kanun'un 124 üncü maddesinin dördüncü fıkrası “Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” şeklinde düzenlenmiştir.

3. Hizmet tespiti davası eldeki davayı doğrudan etkileyeceğinden Mahkemece bekletici mesele yapılmış ve sözü edilen dava üç kez bozulduktan sonra kesinleşmiştir. Dolayısıyla davacının hizmet tespiti davasının kesinleşmesini bekleyerek taraf değişikliği talebinde bulunmasını dürüstlük kuralına aykırı olarak kabul etmek dosya içeriğine göre yerinde olmayıp somut davada tarafın yanlış gösterilmesinde 6100 sayılı Kanun'un 124 üncü maddesine göre kabul edilebilir bir yanılgı bulunmaktadır. Diğer yandan 6100 sayılı Kanun'un 124 üncü maddesinde, tarafta irade değişiklik için belirli bir süre de öngörülmüş değildir. Dolayısıyla Mahkemenin aradan geçen sürenin makul bir süre olmadığına ilişkin değerlendirmesinin de kanuni dayanaktan yoksun olduğu açıktır.

4. Yasal mevzuat, Dairemizin ilkeleri ve yukarıda açıklanan dosya kapsamı dikkate alındığında; Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığına husumet yönetilmesi yönündeki taraf değişikliği talebinin yanılgılı değerlendirmeyle reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.