Logo

9. Hukuk Dairesi2023/703 E. 2023/3075 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Cezai şarttan yapılan takdiri indirim oranının yeterli olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin bozmaya uyarak verdiği kararda, cezai şarttan takdiren %40 oranında indirim yapılmasının uygun bulunduğu gerekçesiyle verilen karar, usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2046 E., 2022/2085 K.

İLİŞKİLİ KİŞİ : Bilim Mak. İnş. San. ve Tic. AŞ Temsilcisi ...

DAVA TARİHİ : 21.04.2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.

Davalı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.02.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat Selvinur Sarı ile davacı asıl ile vekili Avukat ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların ve davacı asılın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı Şirket arasında 26.07.2012 tarihli ... sözleşmesi yapıldığını, yapılan sözleşmeyi Şirket yetkilisi Cemal Bilim'in kendi el yazısı ile yazıp imzaladığını, yapılan bu ... sözleşmesine göre aylık 15.000,00 TL ücret, yıllık cirodan % 0,10 ilave ücret, ilerde ayrı bir şirket kuruluşu yapılırsa buradan da %3 ile %5 arasında hisse ile araç ve lojman tahsisinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin fabrika müdürü olarak çalışacağı öngörülen ... sözleşmesinin 5 yıl süre ile yapıldığını, tarafların 5 yıldan önce sözleşmeyi sonlandırması durumunda 50.000,00 euro cezai şart ödeneceğinin düzenlendiğini, müvekkilinin 26.07.2012-18.10.2013 tarihleri arasında fabrika müdürü olarak çalıştığını, sözleşmede kararlaştırılan ücretin bir kısmının bankadan, bir kısmının ise elden ödendiğini, müvekkilinin işyerinde bir yıl çalıştıktan sonra sözleşmede kararlaştırılan yıllık cirodan %0,10 tutarındaki ilave ücret alacağını davalıdan talep ettiğini ancak davalının bu tutarı ödemek istemediğini, müvekkilinin ısrarcı olması nedeni ile ... sözleşmesinin 18.10.2013 tarihinde haksız olarak feshedildiğini beyanla 50.000,00 euro cezai şart ile ... sözleşmesinde kararlaştırılan ve davalı Şirketin yıllık bilançosunun %0,10'u oranında ilave ücret alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, müvekkili Şirket tarafından davacıya gönderilen ... 10. Noterliğinin 23.01.2015 tarihli ihtarnamesinde "Bahsetmiş olduğunuz 26/07/2012 tarihli şirket yetkilisi M.Cemal Bilim tarafından imzalanmış, tarafınıza verilmiş ve iddia ettiğiniz hususları içeren böyle bir sözleşme yoktur." şeklinde bildirim yapıldığını, adı geçen sözleşmedeki imzanın müvekkili Şirketçe reddedildiğini, böyle bir sözleşmenin olmadığını, adı geçen sözleşmeye bakıldığında önemli bir sözleşmenin Şirket yetkilisi tarafından özensiz ve karalama niteliğindeki el yazısı ile hazırlanmış olmasının çelişki oluşturduğunu, davacının müvekkili Şirkette fabrika müdürü olarak değil üretim müdürü olarak görev yaptığını, ücretinin de iddia edilen gibi olmadığını, ücretin bordrolarda belli olduğunu, müvekkili Şirketin özel sektörde hizmet veren bir işveren olduğunu, bu nedenle müvekkili Şirketin çalışanlarına lojman vermesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 3. ... Mahkemesinin 29.04.2019 tarihli ve 2015/320 Esas, 2019/210 Karar sayılı kararı ile dosya içeriğine göre primle ilgili mevcut belgenin yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu, anılan belge yanında davacı tanıklarının da sözleşme içeriğini doğruladığı gerekçesi ile davacı işçinin prim alacağı talebinin kabulüne, sözleşmenin süresinden önce feshi koşuluna bağlı cezai şartın geçerli olabilmesi için taraflar arasındaki ... sözleşmesinin belirli süreli olması zorunlu olduğu, taraflar arasındaki ... sözleşmesinin ise belirli süreli kabul edilemeyeceği gerekçesi ile davacının cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 19.10.2021 tarihli ve 2019/2883 Esas, 2021/2263 Karar sayılı kararı ile davalı istinaf itirazı yönünden yapılan değerlendirmede; 2006-2007 yıllarında şantiye şefi ve proje müdürü olan bir makine mühendisinin aradan geçen süre zarfında mesleğinde ilerleyerek fabrika müdürü görevini sürdürmesinin çalışma hayatına uygun olduğu, dinlenen davacı tanıklarının davacının yetkinliğini, mesleki derecesini bilebilecek durumda oldukları, davacının fabrika müdürü seviyesinde davalı işyerinde bir görev yürüttüğü konusunda tereddüt bulunmadığı, bu nedenle delil olarak dayanılan 26.07.2012 tarihli sözleşmedeki ücret ile ilgili düzenlemelere üstünlük tanınmasının yerinde olduğu, söz konusu belgenin aslı ibraz edilmemiş ise de usulüne uygun olarak yapılan imza ve yazı incelemesi sonucunda belgenin ön sayfasındaki "bilim" sözcüğü ile arka yüzündeki "cemal bilim" sözcüğünün ...'in el ürünü olduğunun tespit edildiği, dosyadaki sahteliği iddia edilmeyen hak ediş belgeleri, kartvizit, davacının görevi ve mesleği ile ilgili kayıtlar birlikte değerlendirildiğinde, 26.07.2012 tarihli yazılı delil başlangıcı niteliğindeki sözleşmenin tarafları bağlayıcı nitelikte olduğunun kabulünde isabetsizlik görülmediği, davacının istinaf itirazı yönünden yapılan değerlendirmede; taraflarca imzalanan sözleşmeye göre dava konusu cezai şartın, asgari süreli ... sözleşmesi için öngörüldüğünün kabulü gerektiği, bu nedenle taraflarca kararlaştırılan cezai şart düzenlemesinin geçerli olduğu, davacının ücreti, yaptığı ..., cezai şartın niteliği ile çalışılan ve çalışılmayan süre dikkate alınarak cezai şarttan takdiren 1/4 oranında indirim yapılmasının uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 31.05.2022 tarihli ve 2022/966 Esas, 2022/6873 Karar sayılı kararı ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 182 nci maddesinin son fıkrası gereği yapılan 1/4 oranında indirimin yeterli olmadığı, belirtilen sebeple, taraflar arasında imzalanan ... sözleşmesi uyarınca kararlaştırılan 50.000,00 euro tutarındaki cezai şarttan, daha makul oranda bir indirim yapılmak suretiyle cezai şart miktarının tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda 50.000,00 euro cezai şarttan takdiren %40 oranında indirim yapılmasının uygun bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; fotokopi belge üzerinde yapılan imza incelemesiyle söz konusu imzanın müvekkili Şirket Yönetim Kurulu Başkanına ait olduğuna dair değerlendirmenin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi tarafından aslı olmayan bir belge üzerinden yapılan detaylı ve teknik tespitlerin nasıl yapıldığının anlaşılamadığını, çıplak gözle dahi fotokopi belge üzerindeki imzanın müvekkil Şirket Yönetim Kurulu Başkanının eli ürünü olmadığının anlaşıldığını, davacının istifa ettiğini ve bu nedenle tazminat talep edemeyeceğini, tanık beyanlarının duyuma dayalı olduğunu ve bu beyanlara itibar edilemeyeceğini, davacının hiçbir zaman Şirket müdürü olmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; cezai şarttan yapılan takdiri indirim oranında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. 6098 sayılı Kanun'un 179, 182 ve 420 nci maddeleri.

3. 6100 sayılı Kanun'un 90 ve 94 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.