Logo

9. Hukuk Dairesi2023/7989 E. 2023/11785 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirket ile grup şirketleri arasındaki organik bağ nedeniyle davalının, davacının kıdem, ihbar ve yıllık izin ücretlerinden sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı şirket arasında doğrudan bir iş sözleşmesi olmamasına rağmen, davacının davalı şirketin dahil olduğu grup şirketlerinde çalıştığı ve bu şirketler arasında organik bağ bulunduğu gözetilerek davalının sorumluluğu kabul edilmiş ve mahkeme kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/242 E., 2023/255 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. ... Mahkemesi

SAYISI : 2015/622 E., 2020/374 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... Şirketler Grubunda 02.11.1981 tarihinde işe başladığını, hiç ara vermeden ..., ... ve Konfeksiyon San. Tic. AŞ, ... Tekstil AŞ'de idari işler koordinatörü olarak çalışmasını sürdürdüğünü, müvekkiline 31.03.1992 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığını ancak bu dönem için davalı tarafından müvekkiline kıdem tazminatı ödemesi yapılmadığını, müvekkilinin emeklilik sonrasında ara vermeden davalı bünyesinde çalışmasına devam ettiğini, ... sözleşmesinin 01.02.2015 tarihinde davalı işveren tarafından haksız ve gerekçesiz olarak sona erdirildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret, ... bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının dava dışı ... Teks. Fab. San. Tic. İşl. AŞ isimli işyerinde çalışırken 31.03.1992 tarihinde emeklilik nedeniyle çalışmasının sona erdiğini, daha sonraki tarihlerde davacı ile dava dışı Şirket ve aynı gruptaki bazı şirketler arasında hissedar, denetçililik gibi farklı şekillerde ilişkisi devam etmiş olsa da davalı Şirkette herhangi bir çalışmasının mevcut olmadığını, Şirketle aralarında ... ilişkisi bulunmadığından müvekkili Şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Sosyal Güvenlik Kayıtları (SGK) incelendiğinde davacının çalışması bulunan şirketler ile davalı Şirketin grup şirketleri olduğunun anlaşıldığı, davacının davalı Şirket ile grup şirketlerde çalıştığı dönem de dâhil olmak üzere 02.11.1981 tarihinde işe başladığı, tanık anlatımları ve dosya kapsamıyla doğrulandığı üzere 01.02.2015 tarihine kadar çalıştığının anlaşıldığı, davalı tarafından ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğine dair bir delil ibraz edilmediğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, kıdemine göre hak kazandığı yıllık izinlerin kullandırıldığı yahut karşılığı ücretlerin ödendiğine dair davalı Şirket tarafından belge sunulmadığının anlaşılmasına göre yıllık izin ücreti alacağı talebinin kabulü gerektiği, davacı tarafından fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ile hafta tatili çalışmasına ilişkin iddiaların ispatlanamadığı, söz konusu bu taleplerin reddi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davacının müvekkili Şirkette hiçbir zaman çalışmadığını, Şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, davacının hissedar ve/veya denetçilik yaparken Şirket adreslerine sürekli gelip gittiğini ancak bu durumun müvekkili Şirketin bir çalışanı olduğunu göstermeyeceğini, tanıkların beyanlarında anlaşıldığı üzere hiç birinin 2000 yılından sonrası için bilgisinin bulunmadığını, SGK kayıtlarına göre çalışmış olduğu dava dışı şirketlerin davaya müdâhil edilerek kıdem tazminatı ile ihbar tazminatının ödenip ödenmediğinin ve ayrıca yıllık izin kullanıp kullanmadığının bu şirketlerden sorularak varsa belgelerinin istenmesi gerekli ve zorunlu olduğunu, zamanaşımı savunmasının karşılanmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının SGK kaydında çalışması görülen şirketler ile davalı Şirketin grup şirketleri olduğunun celp edilen ... Ticaret Sanayi Odası kayıtlarından anlaşıldığını, bu bağlamda davalı Şirket ile adı geçen şirketler arasında organik bağ olgusu ispat edilmiş olup davalı Şirketin sorumluluğu yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının isabetli olduğu, davalı Şirket tarafından davacıya emeklilik sonrası kıdem tazminatının ödenerek bu dönemin tasfiye edildiğine yönelik delil sunulmamış olmasına göre davacının kesintisiz çalıştığı anlaşılmakla tüm çalışma süresinin nazara alınmasının yerinde olduğu, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacağının feshe bağlı alacaklar olup zamanaşımı süresinin fesih tarihinden itibaren başlayacağı, buna göre somut olayda dava ve ıslah tarihi itibarıyla zamanaşımına uğrayan alacak kalemi bulunmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin olay ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, husumet, hizmet süresi ile ücretin belirlenmesi, ... sözleşmesinin feshi ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ile ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve zamanaşımı hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 17, 32 ve 59 uncu maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde "organik bağ" ifadesine yer verilmiş ise de davacının davalı Şirketin dâhil olduğu grup şirketlerde idareci ve denetçi olarak çalıştığı buna göre birlikte istihdam olgusunun gerçekleştiğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.