"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak ve itirazın iptali davası sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 01.08.2008 tarihinde ... yol tır şoförü olarak çalışmaya başladığını, ... sözleşmesinin davalı tarafça haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, ödenmeyen ücret alacağı için icra takibi başlatıldığını ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ... ... ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline ve ücret alacağı için başlatılan takibe vaki haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının çalışma süresine ilişkin iddialarının gerçeği yansıtmadığını, kendi isteği ile işten ayrıldığı için kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını ve bu nedenle davacının hak ettiği ve ödenmemiş fazla çalışma ücreti ve ücret alacakları olmadığını, hafta tatili çalışması yapmadığını ve diğer tatil günlerinde de çalışmadığını, bu hususlardaki alacak taleplerinin de haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 12.11.2014 tarihli ve 2013/460 Esas, 2014/1193 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı işyerinde 16.05.2008-03.09.2012 tarihleri arasında kesintili olarak 4 yıl, 3 ay, 17 ... çalıştığı; ... sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ve ihbar öneli tanınmadan feshedildiği, davacı işçi tarafından keşide edilen ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 04.12.2012 tarihi itibarıyla davalının temerrüde düşürüldüğü, davacının çalışma süresince fazla çalışma yaptığı, hafta tatilleri ile ... ... ve genel tatil günlerinde çalıştığı ancak bu çalışmalarının karşılığının ödendiğinin usulünce ispatlanamadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 31.05.2016 tarihli ve 2015/10331 Esas, 2016/15620 Karar sayılı ilâmı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının 16.05.2008-03.09.2012 tarihleri arasında kesintili çalıştığı kabul edilmesine rağmen gerekçeyle çelişkili olacak şekilde hesaplamalarda söz konusu tarih aralığında kesintisiz çalıştığının esas alınarak sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, davacı tanığının bordro tanığı olup olmadığı da denetlenerek beyanlarına yeniden başvurulması gerektiği, dava dışı işverenlerle davalı arasında organik bağ, işyeri devri, ... sözleşmesi devri veya sair bir bağlantı olup olmadığı ile davacının sigorta kaydının bulunmadığı sürelerde çalışmasının devam ... etmediğinin belirlenmesi, davacı tarafından başlatılan takibe itiraz üzerine ikame olunan davada; üç günlük ücret alacağına ve bu alacağın 05.12.2012-24.12.2012 tarihleri arasındaki işlemiş faizine yönelik itirazın haksız olduğu, bu yönden itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesi gerekirken talebin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu ve ayrıca ihtarnamenin tebliğ tarihine göre temerrüdün 05.12.2012 tarihinde gerçekleştiği, buna göre Mahkemece 04.12.2012 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün isabetsiz olduğu gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 10.03.2022 tarihli ve 2021/29 Esas, 2022/107 Karar sayılı kararı ile; dosya içeriğine ve delil durumuna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, işyerinde toplamda 8 yıl, 6 ay, 18 ... çalıştığı; bu kapsamda 128 ... yıllık izin hakkının bulunduğu, davacı tarafın iddiası ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacının aylık dönemde yaz haftalarında 13 saat, kış haftalarında 18 saat olmak üzere yılda 546 saat çalıştığı, dinî bayramlar dışında ... ... ve genel tatil günlerinde ve hafta tatillerinde çalıştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 20.09.2020 tarihli ve 2022/9070 Esas, 2022/9915 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya içeriğine göre Mahkemece bozma öncesi yapılan yargılamada aldırılan 08.08.2014 tarihli bilirkişi ek raporunda, davacı işçinin 6.574,19 TL fazla çalışma alacağı olduğunun mütalaa edildiği ve Mahkemece de davacının fazla çalışma alacağına hak kazanmış olduğu hususunda gerekçeye yer verilerek bu yönde tespit yapıldığı, bununla birlikte bu hususta tespit yapıldıktan sonra hüküm kısmında fazla çalışma alacağına yönelik talep hakkında olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmediği için bu husustaki alacak talebi hakkında bozma kararı tesis edilmediği, hüküm kısmında yer almadığı için talebin tamamen reddedildiğinden söz edilemeyeceği gibi tespit edilen miktarın bozma kapsamı dışında kaldığı için kesinleştiğinden de söz edilemeyeceği, hakkında herhangi bir hüküm verilmeyen fazla çalışma alacağının ispatlanamadığı bu nedenle fazla çalışma alacağı talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; fazla çalışma alacağı dışındaki davalı tarafın temyiz itirazlarının reddine karar verildiğinden bozma sebepleri ile sınırlı olarak değerlendirme yapıldığı, buna göre davacı taraf her ne kadar fazla çalışma ücreti talebinde bulunmuş ise de tanığın davalı Şirkete karşı aynı nedenlerle açtığı davası bulunduğu, dosyada davacı tanığının anlatımı dışında başkaca bir delil bulunmadığı, fazla çalışma iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının ücretinin hatalı tespit edildiğini, ... ücretin Mahkeme tarafından belirlenmesi ve ... İstatistik Kurumu verilerinin esas alınması gerektiğini, ... sözleşmesinin müvekkili Şirket tarafından feshedilmediğini, davacı tarafça bu hususta gerçeğe aykırı beyanda bulunularak Mahkemenin yanıltıldığını, dinlenilen davacı tanıklarının derdest davaları bulunduğunu, bu nedenle beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini, Karayolları Trafik Yönetmeliği'ne göre şoförlerin en fazla 6 ... araç kullanıp 1 ... hafta tatili kullanmak zorunda olduklarını ve hafta tatilinin de en az 24 saat olduğunu ve davacının da müvekkili nezdindeki çalışma süresince hafta tatili yaptığını, bilirkişi raporunda bu alacağa yönelik olarak yapılan tespitin hatalı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fazla çalışma ücreti alacağının bozmaya uygun şekilde reddine karar verilip verilmediğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.