Logo

9. Hukuk Dairesi2023/8622 E. 2023/7449 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sendika aidat alacağının tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibine yapılan itirazın iptali, faizin başlangıç tarihi ve icra inkar tazminatı taleplerinin hukuki dayanağının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının sendika aidat borcunu ödemediği, ödemekle yükümlü olduğu tarihten itibaren temerrüde düştüğü ve davacının yasal faiz ve icra inkar tazminatı taleplerinin kanuna uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının kurucu üye olarak altına imza attığı Mahalli İdareler Kamu İşveren Sendikası üyesi olarak 1997 yılından itibaren tüm genel kurullara katıldığını ve genel kurullarda kararlaştırılan sendika üyelik aidatı tutarlarını her zaman eksiksiz ve tam olarak yatırdığını, müvekkili işveren Sendikasına üye olmakla, uluslararası sözleşmelerden, Anayasa ve kanunlardan ... yükümlülükler uyarınca Sendikanın da Tüzüğünü kabul ederek Tüzüğe uygun davranmayı taahhüt ettiğini, buna rağmen Tüzüğe aykırı davranarak yıllık üyelik aidatını kötüniyetli olarak ödemediğini, 2018 yılı sendika üyelik aidatı olan 520.000,00 TL'yi 01.02.2018 tarihinde yatırdığını, 2019 yılı için 572.000,00 TL olarak belirlenen aidat tutarının 166.000,00 TL'lik kısmını 09.12.2019 tarihinde yatırdığını, bakiye tutarın müteaddit kereler yapılan başvurulara rağmen ödenmediğini, bu doğrultuda İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2021/10013 Esas sayılı dosyasıyla asıl alacak 406.000,00 TL üzerinden genel haciz yolu ile takip başlatıldığını, takibe süresi içerisinde ve fakat haksız bir şekilde itiraz edilmesi ile takibin durduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle asıl alacağın tamamı üzerinden en az %20 icra inkar tazminatına hükmolunarak davanın kabulü ile itirazın iptaline, tüm alacak yönünden takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, İdarenin kusurlu olduğunu kanıtlayan herhangi bir hukuki dayanağın bulunmadığını, söz konusu kira bedelinden İdarenin sorumlu tutulamayacağını, davacı vekilinin afâki ve soyut iddialarının kabul edilemeyeceğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; iç yazışmalar ve davalı ... Başkanlığının davacı Sendikaya üyeliğinin, aidatı talep olunan tarih sonrası olan 2020 yılında sona erdiği ve 2019 yılı aidat alacağına ilişkin kısmi ödeme yapıldığı da nazara alındığında davacı Sendikanın talep edeceği 572.000,00 TL yıllık aidat alacağının ... hâle geldiği, bunun 166.000,00 TL'sinin ödendiği, bakiye 406.000,00 TL aidat alacağının asıl alacak olarak taraflar arasında ihtilafsız olduğu, faiz alacağına ilişkin olarak da yine davacı Sendikanın davalıya hitaben 03.01.2019 tarihli dilekçe ile aidat alacağının ödenmesi hususunda talepte bulunduğu nazara alındığında Ocak 2019 sonrası temerrüdün vuku bulduğu, davacının takip talebinde istediği faizin de doğru olduğu, takibin aynen devamına karar vermek gerektiği gerekçesiyle icra takibine vaki davalı itirazının iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının talep edilen alacağa hak kazanmadığını, bilirkişi raporunda Sendika Üyelik Tüzüğü'nün, taraflar arasındaki ilişkinin açıkça incelenip somutlaştırılmadığını, alacağın var olduğunun kabulüyle hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, Sendika Tüzüğü'nün 28 ... maddesinde yer ... zamanında ödeme yapılmaması hükümlerine itibar edilmediğini, Tüzük hükümlerine göre Sendikanın ihbar talebi göndermediğini, faiz başlangıç tarihinin 01.02.2019 tarihi olarak belirlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, 2018 - 2017 yıllarına dair aidat ödemelerine ilişkin belgelerin İdareden istenmesi gerektiğini, mutad bir ödeme günü belirlenip belirlenmediğinin ve ödemelerin peşin mi taksitli mi ödeneceği konusunun araştırılmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, idari kamu tüzel kişisi olan İdare ile Kamu İşveren Sendikası arasındaki uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğini, görev yönünden ret kararı verilmesi gerektiğini, Mahkemece belirlenen faiz oranları ve faiz başlangıcının hatalı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının sendika üyeliğinin 2020 yılında sona erdiği, 2019 yılı sendika aidatının 166.000,00 TL'lik kısmının ödendiği, Mahalli İdareler Kamu İşveren Sendikası Tüzüğü'nün 27 nci maddede yıllık aidatın ocak ayı içinde defaten ödeneceğinin belirtildiği, davacının, davalıya ocak ayı içinde ödeme yapılması için yazı gönderdiği, davalı tarafından 03.01.2019 tarihinde 1459 sayı ile İnsan Kaynakları Müdürlüğünce yazı alındığı, bu aşamaya kadar Tüzüğe uygun prosedür işletildiği, davalının 406.000,00 TL aidat borcunu ödemediği, 166.000,00 TL aidat borcunu Ocak ayında değil yıl sonu 09.12.2019 tarihinde ödediği, likit olan alacak açısından takip yapılmasının, yine faizin başlangıcının Ocak ayının bitimi olan 01.02.2019 tarihinden başlatılmasının, ödenmeyen süreye ilişkin yasal faiz talebinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; cevap ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sendika aidat alacağının tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile alacağa hangi tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiğine ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekip gerekmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun “Üyelik aidatı” kenar başlıklı 18 ... maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

"Üyelik aidatının miktarı kuruluşların tüzüklerinde belirtilen usul ve esaslara göre genel kurul tarafından belirlenir."

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.

3. Davacı Sendika Tüzüğü'nün “Sendikanın Gelirleri” kenar başlıklı 27 nci maddesinin ikinci fıkrası da şöyledir:

"2) Aidat;

a Üyelik aidatı yıllık olarak tahsil edilir. Yıllık aidat Bütçenin hazırlandığı tarih itibarıyla üye işverenlerin çalıştırdığı işçilere ödenen günlük ücret toplamının on iki ile çarpımıdır.

b) (a) Fıkrasına göre belirlenen üyelik aidatını aşmamak üzere, Sendika bütçesi gerekleri ve üye işverenin özellikleri göz önünde bulundurularak, Genel Kurulca her bir üye işin ayrı ayrı aidat miktarı tespit edilebilir.

c) Sonradan kayıt olan üyeler için yıllık aidat, (2/a) fıkrasına göre belirlenen üyelik aidatını aşmamak üzere, yönetim kurulunca belirlenir, 1 Ocak tarihinden sonra üyelikten ayrılanlar isc o yıl için Genel Kurulca belirlenen yıllık aidatı tam olarak öderler.

d) Yıllık aidat, o yılın Ocak ayı içerisinde defaten ödenir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.