Logo

9. Hukuk Dairesi2023/9879 E. 2023/12374 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ihbar tazminatı alacağının bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2022/528 E., 2023/74 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, ... Bölge Adliye Mahkemesi 41. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 19.09.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ... ile davacı vekili Avukat ... ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverene ait ...'daki işyerinde 10.05.2009-08.11.2017 tarihleri arasında ekip başı olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı işverence sona erdirildiğini, davacının en son ücretinin aylık 2.300,00 USD olduğunu, ücretinin 500,00 USD'lik kısmının avans olarak verildiğini, geri kalan kısmın bankadan ödendiğini, müvekkiline çalışma dönemi sonunda ihbar tazminatı olarak 2.758,53 USD ödeme yapıldığını, geriye 1.531,47 USD tutarında bakiye ihbar tazminatı alacağı kaldığını, işyerinde haftanın altı günü 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, resmî açılışlardan önceki üç ay 07.00-00.00 saatleri arasında, ayrıca ayda iki pazar 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, Ramazan bayramlarında bir gün Kurban bayramlarında iki gün izin verildiğini, diğer ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını belirterek ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 28.05.2009-08.11.2017 tarihleri arasında iki dönem çalıştığını, ücretinin 1.278,00 USD olduğunu, davacıya 2.758,03 USD ihbar tazminatı ödendiğini, fazla çalışma ücretlerinin ödendiğini, çalışma saatlerinin 08.00-18.00 saatleri arasında olduğunu, yıllık izinlerini kullandığını, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil günlerinde daimi olarak çalışıldığı iddialarını kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2020 tarihli ve 2017/598 Esas 2020/240 Karar sayılı kararı ile; banka kayıtları ve ücret bordroları dikkate alındığında davacının ücretinin, ücret + fazla çalışma adı altında net 1.800,00 USD'ye sabitlenmiş olduğu, tanıkların elden avans aldığı, geri kalanın bankaya yatırıldığına ilişkin beyanları ve emsal ücret araştırması dikkate alınarak ücretin net 2.300,00 USD olması gerektiği, ödenen ihbar tazminatının mahsubu neticesinde davacının 1.957,48 USD ihbar tazminatı alacağının bulunduğu, tanık beyanlarına göre davacının işyerinde fazla çalışma yaptığı, hafta tatillerinde çalıştığı, ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı ancak davalı tarafından ücretlerinin ödendiği ispat edilemediğinden davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil ücretine hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 41. Hukuk Dairesinin 03.11.2021 tarihli ve 2021/303 Esas, 2021/1800 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının Dairece benimsenmiş maddi deliller ve hukuksal gerekçelere dayandığı, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, İlk Derece Mahkemesi kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 10.05.2022 tarihli ve 2022/1728 Esas, 2022/5729 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile dava dilekçesinde, ihbar tazminatı alacağının bir kısmının davalı işveren tarafından ödendiği, bakiye 1.531,47 USD ihbar tazminatı alacağı kaldığının belirtildiği, bu beyanın davacı tarafı bağlayıcı olduğu gözetilmeden belirtilen miktarı aşacak şekilde hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan net 1.957,48 USD ihbar tazminatı alacağının hüküm altına alınmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda davacının ihbar tazminatı hüküm altına alınacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; somut olayda ... hukukunun uygulanması gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, ücret ve ekleri konusunda ispat yükü davacıya ait olmasına rağmen davacının iddiasını ispat edemediğini, davacının çalışma süresinin hatalı tespit edildiğini, dosya içeriğindeki ... ... Kurumu Genel Müdürlüğü nezdinde imzalanan ... sözleşmesinin yazılı delil olduğunu, sözleşmenin aksinin yazılı delille ispat edilemediğini, davacı tarafından sunulan belgelerin hiçbirinin müvekkili Şirket tarafından düzenlenmediğini, bu belgelerin bilgisayar ortamında herkes tarafından oluşturulabilecek belgeler olduğunu, davacının ihbar tazminatı alacağının bulunmadığını, banka dekontlarıyla da sabit olduğu üzere davacıya fazla çalışmasının karşılığı ücretin ödendiğini, davacı tarafça kendisine yapılan ödemelere dair ihtirazı kaydın mevcut olmadığını, fazladan ödenen yıllık izin ücretinin mahsubunun gerektiğini, hüküm altına alınan alacaklardan yapılan indirimin yetersiz olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ihbar tazminatı alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 17 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı yararına takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.