"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yalova 1. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki tespit ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde çalışmakta iken iradesi dışında Kütahya'ya nakledildiğini, müvekkilinin sendika üyesi olduğunu, engelli işçi kadrosunda olup görev yeri değişikliğini gerektirecek herhangi bir sebep mevcut değil iken İdare tarafından yönetim hakkı kötüye kullanılarak istifaya zorlamak amacı ile tayin kararı verildiğini, müvekkili ile davalı İdarenin yönetici personeli arasında ihtilaflar olduğunu, müvekkiline mobbing (psikolojik taciz) uygulandığını; ayrıca müvekkilinin tahliye yazısı akabinde lojmandan çıkarıldığını, Kütahya iline nakledilmesi sebebi ile taşınma masraflarına katlanmak zorunda kaldığını, müvekkilinin Kütahya ve Yalova illeri arasında devamlı seyahat ettiğini, bu giderlerin nakil kararına istinaden doğduğunu ileri sürerek müvekkilinin Kütahya Orman İşletme Müdürlüğü emrine nakledilmesine yönelik işlemin hukuka aykırı olduğunun tespitine, hukuka aykırı nakil kararı sebebi ile maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın hukuki ve somut dayanağının bulunmadığını, davanın iş mahkemesinde görülemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesininin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının da tâbi olduğu toplu iş Sözleşmesi'nin 33 üncü maddesi uyarınca işçilerin gerektiği takdirde işin niteliğinde benzerlik olmak şartı ile muvafakat aranmaksızın başka iş ve yerlerde geçici veya devamlı olarak işveren tarafından görevlendirilebileceği, işçilerin bu duruma rıza göstermemeleri hâlinde iş sözleşmesini feshetmiş sayılarak kendilerine kıdem tazminatı ödeneceğinin düzenlendiği, işyerinde yapılan denetim ve teftiş sonucu muhakkik tarafından tanzim edilen rapor sonrası davacıya disiplin cezası da verildiği, davacının işyerinde çalışan amiri konumundaki bir kısım görevlileri savcılığa şikâyet ettiği, davacının bu görevliler hakkında yapmış olduğu şikâyetin sonuçsuz kaldığı, işyerinde yapılan bir soruşturma sonrasında rapor tanzim edilip davacının kusurlu olduğunun tespit edildiği, yapılan işlemlerde kanuna ve toplu iş sözleşmesine aykırılık bulunmadığı, davacıya sistematik olarak sürekli kötü davranıldığı, baskı ve benzeri fiillerde bulunulduğuna ilişkin somut bir verinin olmadığı, davacının işe girerken ve yine sendika üyesi olarak bağlı olduğu toplu iş sözleşmesine göre başka bir yerde de görevlendirileceği ve daimi olarak nakledilebileceği bilgisine sahip olarak o işte çalıştığı, bu nedenle davacının görev yerinin kasıtlı ve kötüniyetli olarak değiştirildiği iddiasını ispat edilemediği, manevi tazminat istemini oluşturacak şartların olayda bulunmadığı gibi davacının nakil nedeni ile yaptığı masraflar olağan masraflar olduğundan maddi tazminat isteğinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilinin, Yalova Orman İşletme Müdürlüğünün daimi işçi kadrosunda çalışmakta iken muvafakati ve kabul iradesi hilafına Kütahya Orman İşletme Müdürlüğüne nakil kararı tesis edildiğini, müvekkilinin üyesi olduğu Öz Ormancılık ve Tarım, ... ve ... İşçileri Sendikası (... Sendikası) ve davalı İdare arasında 6. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin imzalandığını, davacının engelli işçi kadrosunda çalıştığını, müvekkilinin nakil işlemine yönelik talebi ve görev yeri değişikliğini gerektirecek herhangi bir sebep bulunmadığını, davalı İdarenin yönetim hakkını kötüye kullandığını, Kurum Müdürü ..., Müdür Yardımcısı H.P. ve Ö.Ç'nin kendisine kötü muamele ettiğini, incitici ve insanlık onurunu aşağılayıcı beyan ve davranışlarından ötürü CİMER'e şikâyet başvurusunda bulunduğunu, davalı Kurum tarafından istifasını sağlamak amacıyla birden fazla disiplin cezası uyguladığını, müvekkilin %100 engelli olduğunu ve davalı Kurumun engelli kadrosunda istihdam edilmekte olduğunu, bu hâli ile müvekkilinin kabul iradesi olmadan görev yerinin değiştirilemeyeceğini, aksi hâlde tesis edilen hukuka aykırı işlem sebebiyle İdarenin tazminat sorumluluğunun doğacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının Yalova Orman İşletme Müdürlüğü bünyesinde evrak kayıt elemanı olarak çalıştığı, Genel Müdürlüğün uygun görüşü ile Kütahya Orman İşletme Müdürlüğüne naklinin yapıldığının anlaşıldığı, ancak davacının nakil işleminin tesisinde naklin objektif nedenlere dayandığı, bu kapsamda gerekliliği, davacının tercih edilme sebebinin somut olarak kanıtlanmadığı, davacının da yararlandığı 6. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin "Nakiller" başlıklı 33 üncü maddesi gereğince iş ve işyeri değişikliğinin disiplin kurulu kararı müstesna hiçbir zaman ceza mahiyetinde olamayacağının belirtildiği, davacının işyeri değişikliği ile ilgili belge ve bilgiler incelendiğinde hakkındaki 20.09.2019 tarihli inceleme raporunun dayanak yapıldığı, işlemin ceza mahiyetinde olduğunun anlaşıldığı, işverenin ... ve işlemlerinin yerindelik denetimi haricinde keyfilik noktasında yargı denetimine tâbi olduğu, hukuken keyfi uygulamalara yol açılmasının mümkün olmadığı, hâl böyle olunca işlemin haksız olup olmadığı yönünde bir değerlendirme yapılması ile yetinilmesi gerektiği, davacının Yalova ilinden Kütahya iline naklinin haksız olduğunun anlaşılmasına rağmen nakil işleminin haksız olduğunun tespiti talebinin Mahkemece reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, dava dilekçesi ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de ortada haksız dahi olsa hukuken geçerli ve yürürlüğü devam eden bir nakil işlemi bulunduğundan, söz konusu işlemin yerindelik denetimi yapılmadığından iptaline yönelik karar verilemeyeceği, bu sebeple de davacının bu işlemden kaynaklı maddi zarara uğradığı iddiasının dinlenemeyeceği ve kişilik haklarına yönelik 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 58 inci maddesi kapsamında manevi tazminatı gerektirir bir zarar da oluşmadığından davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddinin yerinde bulunduğu gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davacının 12.12.2019 tarihli Genel Müdürlük Olur'u ile Yalova ilinden Kütahya iline nakil işleminin haksız olduğunun tespitine, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; davalı İdarenin yönetim yetkisini keyfi ve kötüniyetli kullandığını, davacının mesleki ödev ve yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmesine rağmen Kurum amirlerince baskı uygulandığını ve işyerinde psikolojik tacize maruz kaldığını, anayasal başvuru hakkını kullanan ve yasal sınırlar içerisinde hakkını arayan davacıya mobbing uygulandığını, aylıktan kesme disiplin cezasına karşı Yalova İş Mahkemesinin 2019/636 Esas sayılı dosyasında açılan davada, işyeri Disiplin Kurulu tarafından verilen disiplin cezasının haksız olduğu gerekçesi ile disiplin cezasının iptaline karar verildiğini, ikinci soruşturma dosyasında davalı Kurum içerisinden görevlendirilen muhakkik tarafından tanzim edilen raporun yanlı ve hukukun genel prensiplerine aykırı olduğunu, bu hâli ile müvekkilinin kabul iradesi olmadan görev yerinin değiştirilemeyeceğini, aksi hâlde tesis edilen hukuka aykırı işlem sebebiyle İdarenin tazminat sorumluluğunun doğacağını, davacının nakil sebebiyle maddi ve manevi zarara uğradığını, maddi ve manevi tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu yönden bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacı hakkında başmüfettiş tarafından 12.04.2019 tarihinde düzenlenen inceleme raporunda davacının çıkış saati olan 18.30'dan önce işyerini terk ettiği, sonra işyerine gelerek saat 19.00-19.30, 20.00 ve 22.15 sıralarında kart bastığı tespit edildiğinden, 14.06.2019 tarihli Disiplin Kurulu Kararı ile "İş saati bitmeden izinsiz olarak gitmek" fiilini işlemesinden dolayı toplu iş sözleşmesinin ek 4 ceza listesinin 6 ncı maddesi gereğince bir yevmiye cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini, davacı hakkında düzenlenen 20.09.2019 tarihli inceleme raporu ve Bursa Orman Bölge Müdürlüğünün 24.09.2019 tarihli ve 1925334 sayılı teklifi, Genel Müdürlüğün uygun görüşleri üzerine 12.12.2019 tarihinde davacının Yalova Orman İşletme Müdürlüğünden Kütahya Orman İşletme Müdürlüğüne sosyal haklarında herhangi bir değişiklik yapılmaksızın kadrosuyla birlikte naklen tayinin yapıldığını, 6. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin 33 üncü maddesi düzenlemesine uygun nakil işleminin yapıldığını, iş koşullarında değişikliğin işverenin yönetim hakkı ile doğrudan ilgili olduğunu, iş koşullarındaki değişiklikler geçerli nedene dayandığı takdirde, ayrıca iş şartlarında esaslı değişiklik yoksa veya işçi aleyhine bir durum oluşmuyor ise işverenin yönetim hakkının sınırlandırılmasının gerekmediğini, işverenin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 2 nci maddesi uyarınca, yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken, keyfi davranmaması ve işyeri değişikliği ile ilgili işletmesel kararı alırken dürüst olması gerektiğini, işçinin iş şartlarının değiştirilmesi gerekmeden çalıştırılabileceği birden fazla çalışma yeri varsa, işverenin bunlar arasından birini seçme hakkına sahip olduğunu, bu ilkeler doğrultusunda davacının Yalova ilinden Kütahya iline nakil işleminin sonuçlandırıldığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı İdarenin işyeri değişikliği kararının hukuka aykırı olup olmadığı ve davacının işyeri değişikliği nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
2. Tarım ve Orman Bakanlığı ile ... İşyerlerine İlişkin Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası ile Öz Ormancılık ve Tarım, ... ve ... İşçileri Sendikası (...) arasında 26.08.2019 tarihinde imzalanan 01.03.2019-28.02.2021 yürürlük süreli İşletme Toplu İş Sözleşmesi'nin "Nakiller" başlıklı 33 üncü maddesi şöyledir;
"... İşçilerin kendi meslek ve pozisyonlarında çalıştırılması esastır.
İşçiler gerektiği takdirde iş yeri içinde ünvanı veya niteliği benzer yahut birbirine yakın başka işlerde veya yerlerde muvafakat aranmaksızın geçici veya devamlı olarak işveren tarafından görevlendirilebilirler.
İş ve iş yeri değişikliği disiplin kurulu kararı müstesna hiçbir zaman ceza mahiyetinde olamaz.
Görülen işin niteliğinden benzerlik olmak şartıyla işverenin bağlı başka bölgelerdeki iş yerlerine işverence nakledilmeleri mümkündür. Mevsimlik işçilerin bölge müdürlükleri veya bölge müdürlüklerine bağlı işletme müdürlükleri arasında nakil edinmeleri durumunda 6245 sayılı Harcırah Kanunları hükümleri uygulanır.
İşçilerin bağlı oldukları bölgelerden başka bölgelerdeki iş yerlerine daimi olarak nakledilmelerini rıza göstermemeleri halinde İş Kanunu'nun 24/II-f fıkrasına göre iş sözleşmesini feshetmiş sayılarak kendilerine işverence kıdem tazminatı ödenir.
Gerek kendi isteği ile ve gerekse işverence lüzum görülmesi halinde yapılacak nakillerde işçilerin ücretinde bir azaltma yapılamaz.
Başka bölgelere nakledilen işçilere uzaklığa göre ve işverenin takdiriyle en fazla 15 güne kadar ücretli yol izni verilir. "
3. 6098 sayılı Kanun'un 49 vd. maddeleri ile 58 ve 417 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle temyiz nedenlerine göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.