Logo

9. Hukuk Dairesi2024/12211 E. 2025/15 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden oluşan işçilik alacaklarının ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının imzalı ücret bordrolarında yer alan fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödendiği kabul edilmiş ise de; davacıya yapılan ödemelerin bordrolarda gösterilen tutarlarla uyumlu olup olmadığının, bordro hilesi bulunup bulunmadığının ve davacıya ödenen 8.753,93 Euro'nun yalnızca kıdem tazminatını mı yoksa diğer işçilik alacaklarını da mı kapsadığının tespit edilmemesi, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/959 E., 2024/1927 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 35. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/819 E., 2024/118 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı .... Köprü ve Üst Yapı İnşaat AŞ vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369/2 hükmü gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 06.11.2014 tarihinden itibaren davalı Şirketçe yapımı üstlenilen St. Petersburg yüksek hızlı batı çevre yolu inşaatı işinde ve aynı grupça üstlenilen Moskova St. Petersburg Mil karayolu projesinde çelik konstrüksiyon imalat ustası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından 31.10.2017 tarihinde feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı .... Köprü ve Üst Yapı İnşaat AŞ vekili cevap dilekçesinde; dava konusu uyuşmazlığa Rus hukukunun uygulanması gerektiğini, davacıya çalıştığı dönemde hak etmiş olduğu tüm işçilik alacaklarının ödenmiş olduğunu, iş sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin olarak akdedilen ikale sözleşmesinde taahhüt edilen bedellerin eksiksiz ödendiğini, iş sözleşmesinin davacının talebi üzerine ikale sözleşmesi ile sona erdirildiğini, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatının reddi gerektiğini, davacıya tek seferde 375.850,17 Ruble ücret alacağı, 321.750,00 Ruble tazminat olmak üzere toplam 697.600,17 Ruble ödendiğini, bu ödemelerin yapılması kaydı ile davacı Şirketten hiçbir alacağının kalmadığına ilişkin ibraname verdiğini, işçilerin çalışma saatlerinin aylık tutulan puantaj kayıtları ile sabit olduğunu ve bu puantaj kayıtlarında işçinin de imzasının bulunduğunu, davacının tüm alacaklarının reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Diğer davalı .... İnşaat AŞ (Eski ünvanı....İnşaat AŞ) vekili davacının kendi işçisi olmadığını beyan etmiş, husumet itirazında bulunmuş ve davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının banka kayıtları incelendiğinde davacıya 21.11.2017 tarihinde 8.753,93 Euro kıdem tazminatı ödemesinin yapıldığı, davacının denetime elverişli bilirkişi kök raporunda belirtilen miktar üzerinden hak kazandığı kıdem tazminatı hesaplamasında bakiye kıdem tazminatı alacağının kalmadığı, davalı tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiği ve ihbar öneli verildiğinin ispat edilemediği bu nedenle Rusya hukukuna göre davacının ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacakları yönünden ise; imzalı ücret bordrolarında tahakkuk eden dönemlerin dışlanması gerektiği, davacının imzasını taşıyan Aralık / 2014 - Ekim / 2017 dönemi puantaj ve ücret bordrolarının ibraz edildiği, puantaj kayıtlarının ve bordroların imzalı olduğu, bordrolarda her ay değişen miktarlarda fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin tahakkuk ettirildiği, davacı tarafından ihtirazı kaydın ücret bordrolarına konulmadığı, bordroların da imzalı olduğu bu nedenle bu alacakların reddi gerektiği, davalı.... Nükleer ve Endüstriyel Tesisler Yapım AŞ'de davacının çalışmasının bulunmaması nedeniyle bu Şirkete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı IC İçtaş Köprü ve Üst Yapı İnşaat AŞ vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

a. Bölge Adliye Mahkemesinin bir önceki kaldırma kararında fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacağı yönünden kaldırma sebebi olmamasına rağmen Mahkemece kaldırma konusu yapılmayan kararlara ilişkin de hüküm kurulmasının hatalı olduğunu,

b. Ücret bordroları incelendiğinde, bordrolarda toplam net ödenecek tutarların dönemler hâlinde sabit kalmasına rağmen, bordro içeriklerinde bu tutarların çıplak aylık ücret, fazla çalışma, tatil ücreti ve ek kazanç adı altında farklı kalemlere ayrıştırıldığını,

c. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosyaya sunulan banka hesap hareketlerinin değerlendirilmediğini,

d. Bilirkişinin alanında uzman olmadığını bu nedenle yeni bir bilirkişiden rapor alınması gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı.... Köprü ve Üst Yapı İnşaat AŞ vekili katılma yolu ile vermiş olduğu temyiz dilekçesinde;

a. Rusya hukukunda ihbar tazminatı düzenlenmediği hâlde bu alacak yönünden davanın kabulüne karar verildiğini,

b. Davacıya ikale sözleşmesi kapsmaında 8.753,93 Euro ödeme yapıldığı hâlde ihbar tazminatı alacağına hükmedildiğini,

c. Dava dilekçesinde talep edilen miktar yönünden dava tarihinden, ıslah ile artırılan kısım yönünden ise ıslah tarihinden faiz uygulanması gerektiğini beyan etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacının ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacağının bulunup bulunmadığına ilişkindir.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

Ücret bordrosundaki ücretin, davacının gerçek ücret miktarını yansıtmadığının anlaşılması hâlinde, bordroların imzalı ve imzasız oluşuna göre bir ayrım yapılması gerekmektedir. Bu hâlde imzalı bordroda yer alan fazla çalışma saati davacıyı bağlayacağından, davacı bordrodaki süreden daha fazla süre ile çalıştığını ancak yazılı bir delil ile ispat edebilir. Davacının imzalı bordrodaki süreden daha fazla çalıştığını yazılı delil ile ispat etmesi hâlinde, bordroda ödendiği belirtilen fazla çalışma ücreti davacının gerçek ücreti üzerinden hesaplanan alacaklardan mahsup edilir. İmzalı bordrodaki fazla çalışma süresinden daha fazla çalışma yapıldığının yazılı kayıtlar ile ispat edilememesi durumunda, bordrodaki fazla çalışma saati ile bağlı kalınarak değerlendirme yapılır. Yani bordrodaki fazla çalışma süresinin işçinin gerçek fazla çalışma süresini yansıttığı, ancak karşılığı olan ücretin gerçek fazla çalışma ücretini yansıtmadığı kabul edilir. Davacının bordrodaki fazla çalışma süresinin karşılığı olan fazla çalışma ücreti gerçek ücret miktarı üzerinden yeniden hesaplanır. Bu hâlde de bordrodaki tahakkuk miktarı hesaplanan alacaktan mahsup edilir.

.Ücret bordrosunun imzasız olması hâlinde ise davacının bordroda görünen fazla çalışma süresinden daha fazla çalıştığını tanık delili dâhil olmak üzere her türlü delil ile kanıtlaması mümkündür. Bu durumda ispat edilen fazla çalışma ücretinin davacının gerçek ücreti üzerinden hesaplanması gerektiğinde tereddüt olmamalıdır. Ayrıca hesaplanan bu alacaklardan bordroda tahakkuk eden ve ödendiği banka kayıtları ile sabit olan miktarın mahsubu gerektiği de göz ardı edilmemelidir.

Bordro hilesinin söz konusu olduğu hâllerde, bordrodaki tahakkukların (fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram genel ücreti gibi) aslında gerçekte bu çalışmaların karşılığı olan ücretler olmadığı, işçinin temel ücretinin bir parçası olduğu kabul edilmelidir. Bu durumda işverenin kayıtlarında hileli bir işlemin varlığı kabul edildiğinden, ücret bordrosunun imzalı veya imzasız olması sonucu etkilemez. Bu kabulün sonucu ise bordroda "fazla çalışma", "hafta tatili", "ulusal bayram ve genel tatil ücreti" gibi adlarla gösterilen ancak temel ücrete dâhil olduğu kabul edilen ödemelerin gerçekte fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının karşılığı olarak dikkate alınmamalarıdır. Bir diğer ifade ile bordro hilesinde bordroda ücret olarak gösterilen miktar ile fazla çalışma ve/veya hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödemelerinin toplamı gerçek ücreti yansıttığından fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil çalışmasının varlığı her türlü delille ispatlanabilir. Ancak bordrodaki fazla çalışma saati, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil gün sayısı, diğer delil veya olgularla desteklenmediği sürece tek başına ispat aracı olarak kabul edilemez. Yeri gelmişken belirtmek gerekir ki bu husus, davacı ile menfaat birliği içindeki tanıkların beyanlarına itibar edilmesini gerektiren bir olgu olarak değerlendirilebilir. Fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasının ispatlanması hâlinde, hileli bordroda gösterilen fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödemelerinin hesaplanan miktardan mahsup edilmesi de söz konusu değildir.

Somut olayda Mahkemece; davacının imzasını taşıyan Aralık / 2014 - Ekim / 2017 dönemi puantaj ve ücret bordrolarının ibraz edildiği, puantaj kayıtlarının ve bordroların imzalı olduğu, bordrolarda her ay değişen miktarlarda fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin tahakkuk ettirildiği, davacı tarafından ücret bordrolarına ihtirazı kayıt konulmadığı, bordroların da imzalı olduğu bu nedenle bu alacakların reddi gerektiğine karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince davacının bu yöndeki istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Şöyle ki;

Davacı dava dilekçesinde ücretinin 1.650,00 Euro olduğunu, 2016 yılı haziran ayına kadar 400,00 Euro'nun sonrasında ise 500,00 Euro'nun elden ödendiğini diğer kısımların ise banka hesabına ödendiğini beyan etmiş Mahkemece davacının ücreti 1.650,00 Euro olarak kabul edilmiştir. Davacının ücret bordroları Ruble para birimi olarak düzenlenmiş ise de, ödemeler Euro para birimi üzerinden yapılmıştır. Her ne kadar, ücret bordrolarında davacıya her ay değişen miktarlarda ödeme yapıldığı, fazla çalışma sürelerinin de farklı olduğu ayrıca bordroların imzalı olduğu anlaşılmakta ise de; dosya içinde bulunan davacıya ait banka hesap hareketlerinin incelenmesinde davacıya yapılan ödemelerin elden alınan miktarlar da dikkate alındığında hep 1.650,00 Euro olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafından elden yapılan ödemenin daha fazla olduğu ise iddia ve ispat edilmiş değildir.

Ücret bordroları Ruble üzerinden düzenlendiği ancak ödemeler Euro üzerinden yapıldığı hâlde Mahkemece; düzenlenen bordrolarda gösterilen Ruble'nin karşılığının davacıya yapılan Euro cinsinden ödemeyi karşılayıp karşılamadığı konusunda bir araştırma yapılmamış olması hatalı olmuştur. Örneğin, davacıya 09.09.2016 tarihinde bankadan yapılan ödeme tutarı olan 1.150,00 Euro'nun, düzenlenen o ayki bordroda gösterilen Ruble'nin karşılığı olup olmadığı belirlenmemiştir. Bu durumda öncelikle banka yolu ile yapılan ödeme miktarları ve ücret bordrolarındaki miktarlar birlikte değerlendirilerek, bordro hilesinin bulunup bulunmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edildikten sonra oluşacak sonuca göre talepler hakkında bir karar verilmelidir.

Mahkemece fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti bakımından yukarıda açıklanan ilke ve esaslara uygun bir araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

3. Mahkemece, davacıya 8.753,93 Euro ödeme yapıldığı gerekçesiyle kıdem tazminatı alacağı reddedilmiş ve ihbar tazminatı alacağı hüküm altına alınmış ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Dosya içindeki "ibraname" başlıklı belgede, davacıya ücret olarak 375.850,17 Ruble, tazminat olarak da 321.750,00 Ruble ödeneceği düzenlenmiştir. Davacıya toplam 697.600,17 Ruble'nin karşılığı olarak ödenen 8.753,93 Euro’luk ödemenin içinde ücret alacağı için yapılan ödeme de vardır. Bu nedenle Mahkemece kıdem tazminatı alacağı tavanı da dikkate alınarak davacıya yapılan kıdem tazminatı alacağı belirlenmeli, fazladan yapılan bir ödeme var ise bu da ihbar tazminatı alacağından mahsup edilmelidir. Yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.