Logo

9. Hukuk Dairesi2024/13686 E. 2025/2015 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, yurt dışında çalışan davalı işverenden, ücret, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile yıllık izin ücretinden oluşan işçilik alacaklarının tahsili istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının yıllık izin ücretine hükmedilmesine rağmen davacının bu iznini kullandığı hususunun tanık beyanı ve davacının yurda giriş çıkış kayıtlarından anlaşıldığı, ayrıca kıdem tazminatı yönünden talep aşımı yapıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.02.2025 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ...ile davacı vekili Avukat ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyeri bünyesinde yurt dışı şantiyelerinde elektrik ustası olarak 05.04.2018-12.12.2019 tarihleri arasında çalıştığını, davacının aylık net 1.800,00 USD ücret aldığını, çalıştığı süre boyunca ücret ödemelerinin düzensiz olduğunu, bu nedenle 9.000,00 USD ücretinin ödenmediğini, davacının iş sözleşmesinin hiçbir gerekçe gösterilmeden haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, davacının haftanın 7 günü 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştığını, işin yoğunluğuna göre 19.00 dan sonra 23.00'e kadar çalışmasının uzadığını, davacının tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, karşılığı ücretin ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, yıllık ücretli izin ve ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 05.04.2018-12.12.2019 tarihleri arasında ... ... ... Kompleski inşaatı işinde elektrik ustası olarak net 1.237,50 USD aylık ücretle çalıştığını, davacının hak ettiği ücret alacaklarına bordrolarda yer verildiğini, davacının söz konusu bordroları ihtirazı kayıtsız imzaladığını, davacının iş sözleşmesine elektik işlerinin sona yaklaşması ve iş bitimi gerekçesi ile son verildiğini, davacının yıllık ücretli izin alacağı talep etmesinin mümkün olmadığını, davacının fazla çalışma,ulusal bayram genel tatil ve hafta tatil çalışmaları karşılığı ücretlerinin ödendiğini ve bordrolarda gösterildiğini, davacıya kıdem tazminatını ödendiğini, davacının hizmet süresi dikkate alınarak 6 hafta önceden iş sözleşmesinin feshedileceğinin bildirdiğini, davacının da iş arama izinlerini toplu olarak Türkiye'de kullanmak istediğini belirttiğini, bunun üzerine 02.12.2019-12.12.2019 tarihleri arasında ihbar süresini kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 05.04.2018-12.12.2019 tarihleri arasında davalının yurt dışı şantiyesinde çalıştığı, ücretinin net 1.800,00 USD olduğu, davacının 1.853,12 USD kıdem tazminatına hak kazandığı, yapılan ödeme mahsup edildiğinde bakiye kıdem tazminatı alacağının 436,25 USD olduğu belirlenerek bu miktara hükmedildiği, ıslah dilekçesinde bu alacak kalemi için 436,00 USD talep edilmesine rağmen sehven kuruş kısmına da hükmedilmişse de kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratmamak adına değiştirilmediği, davacının 1 yılı aşan çalışma süresine göre hak ettiği izin gün sayısının 14 gün olduğu, davalı tarafça yıllık ücretli izinlerin kullandırıldığı ya da ücretinin ödendiğine dair dosyaya bir delil sunulmadığı, her ne kadar davacı 26.06.2019-16.07.2019 tarihleri arasında yurt içinde bulunmakta ise de bunun yıllık ücretli izin karşılığı olduğuna dair dosyaya bir delil sunulmadığından bu sürenin yıllık ücretli izin süresinden sayılmadığı, davacının bordrolarında tahakkuk ettirilen tutarların toplamının 39.075,72 USD olduğu, davacıya banka kanalıyla 26.955,73 USD, makbuz karşılığı 3.400,00 USD ödendiği, yapılan ödemeler mahsup edildiğinde davacının bakiye ücret alacağının 8.719,99 USD olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının aylık net 1.800,00 USD ücretle çalıştığına ilişkin iddiasını emsal ücret araştırması ve davacı tanık beyanları doğrultusunda ispatladığı, davacının yapmış olduğu iş de dikkate alındığında tespit edilen ve hesaplamalara esas alınan aylık ücret miktarının yerinde olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu, tespit edilen gerçek ücret miktarı üzerinden imzalı bordrolardaki fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil tahakkukları doğrultusunda hesaplama yapılmış olduğu, işbu alacaklardan indirim yapılmamasında isabetsizlik bulunmadığı, tespit edilen bakiye kıdem tazminatı, ücret, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğine ilişkin davalı işverence delil sunulmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Somut uyuşmazlığa yabancı hukukun uygulanması gerektiğini,

2. ... hukuku uyarınca davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini,

3. Ücretin hatalı tespit edildiğini,

4. Davacı tanıklarının menfaat birliği içindeki tanıklar olduğunu,

5. Davacının fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacağının bulunmadığını,

6. Kıdem tazminatının talebi aşar şekilde hüküm altına alındığını,

7. Davacının yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığını, davacının Türkiye'de olduğu sürelerde yıllık ücretli izin kullandığını ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, ücret miktarı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ve yıllık ücretli izin alacaklarının ispat ve hesaplanmasına ilişkindir.

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24. maddesinin birinci fıkrasına göre hukuk seçimi, taraflarca açıkça yapılabileceği gibi zımni olarak da yapılabilir. Yabancılık unsuru taşıyan bir iş sözleşmesinin varlığı karşısında, Türk hukukuna göre açılmış bir davada davalı tarafça en geç cevap dilekçesi ile yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde itirazda bulunulmaması yahut en geç ön inceleme duruşmasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olmaları durumunda, uyuşmazlığa uygulanacak olan hukukun Türk hukuku olarak zımnen seçilmiş olduğunun kabulü gerekir. Buna göre somut uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı taraf kullanmadığını beyan ederek yıllık ücretli izin alacağı talebinde bulunmuş; davalı taraf ise davacının yıllık ücretli izinlerini Türkiyede geçirdiğini, yurda giriş çıkış kayıtlarına göre bütün izinlerini kullandığını savunmuştur. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince davalı tarafın davacıya yıllık ücretli izin kullandırdığını ispat edemediği gerekçesiyle 14 gün karşığı yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmış ise de; davacının yurda giriş çıkış kayıtları incelendiğinde 26.06.2019-16.07.2019 tarihleri arasında Türkiye'de olduğu, davacı tanığı...'nın "Davacının bir defa 15 gün yıllık izin kullandığını biliyorum." şeklindeki beyanı, davacının bu dosya kapsamında bakiye ücret alacağı talep ettiği ve bu alacağın hüküm altına alındığı, buna göre ödenmeyen ücret alacağı bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde; davacının yıllık ücretli iznini kullandığı anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca İlk Derece Mahkemecesince davacının yıllık ücretli izin alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekli iken yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

4. Davacı tarafça ıslah dilekçesinde 436,00 USD kıdem tazminatı talep edilmiş olmasına rağmen Mahkemece talep aşılarak 436,25 USD'nin hüküm altına alınması da hatalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı yararına takdir edilen 28.000,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.