"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tespit ve alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı ... Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü emrinde kadroya geçirildiği 2001 yılına kadar mevsimlik işçi statüsünde çalıştığını, mevsimlik işçi dönemi dâhil tüm çalışma süresince fîilen çalıştığı pozisyonunun davalı işverence hatalı olarak gösterilerek başlangıç derece ve kademesinin eksik hesaplandığını, buna bağlı olarak eksik ücret ödendiğini ve ... Sendikası üyesi olduğunu, müvekkilinin işe başladığı tarihten bu yana pozisyonunun değişmediğini belirterek müvekkilinin başlangıç derece ve kademesinin toplu iş sözleşmesi uyarınca fiilen çalıştığı pozisyon için belirlenen derece ve kademe olduğunun ve buna göre bulunması gereken derece ve kademesinin tespiti ile müvekkilinin yeni belirlenecek derece ve kademesine göre ödenmesi gereken miktardan eksik ödenen fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye ile fark yıpranma primi alacaklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yersiz ve mesnetsiz bir dava olup hukuki dayanağının bulunmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu, dava konusunun on yılı aşkın bir süredir var olan bir husus olduğunu, dava konusu hususla alakalı sendikalar ve İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Müdürlüğünden alınan görüşte de özel idarelerin sürekli işçi kadro kütüğü esas alınmak kaydıyla sürekli işçi kadrolarının iptal ve ihdas işlemlerinin il genel meclisi kararı ile yapılabileceğinin belirtildiğini, ... Sendikası ile Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası arasında imzalanan 6. Dönem Grup Toplu İş Sözleşmesi'nin 26 ncı maddesinde işçilerin mevsim ve iş şartları gereği tayin edildikleri pozisyon dışında ünvanı ve niteliği benzer veya üst pozisyonda çalıştırabileceğinin de düzenlendiğini, hukuka aykırı bir işlem bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 04.11.2021 tarihli kararıyla; davacının ... Sendikasına üye olduğu, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının çalışmalarının her yıl devam ettiği ve zincirleme sözleşmeler yapıldığı, davacının mevsimlik işçilikte geçirdiği süre gözetilerek davalı işverence 2013 yılında intibak yapılmak suretiyle derece ve kademe verildiği; ancak dosyaya ibraz edilen davalı işveren kayıtlarından da tespit edildiği üzere evrak üzerinde gösterilen pozisyon ile fîilen mevsimlik içilikte geçen süre de dâhil çalıştığı pozisyonun farklı olduğu, davacı tanıklarının beyanları ile de bu hususun sabitlik kazandığı, bu nedenle davacının fîilen çalıştığı pozisyonun tespiti ile derece ve kademesinin belirlendiği ve davacının tespit edilen yeni derece ve kademesine göre iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince alması gereken yevmiye belirlenerek fark ücret alacaklarının hesaplandığı bilirkişi raporuna itibar edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 05.07.2022 tarihli kararıyla; İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime, hüküm kurmaya ve dosya içeriğine uygun olduğu, davacının Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne ait işyerinde ilk olarak geçici işçi olarak çalışmaya başladığı, ... Sendikasına üye olduğu ve taraf olunan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığı, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünün 5286 sayılı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Kaldırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun ile kapatılarak işyerlerinin İl Özel İdaresine devredildiği, davacının davalı Kurumca intibakının yanlış yapıldığı bu nedenle davacının fiilen yaptığı görev ile mevsimlik işçilikte geçen çalışma süresi de değerlendirilerek tespit edilen derece ve kademesinin doğru olduğu ve yeni tespit edilen derece ve kademeden dolayı oluşan yevmiye farkından kaynaklı fark ücret alacaklara davacının hak kazandığı, belirsiz alacak davasında zamanaşımı süresinin alacağın tamamı için davanın açıldığı tarihten itibaren kesildiği gerekçeleriyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 04.10.2022 tarihli ilâmı ile; davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve derece ve kademe tespitinde hata bulunduğu, ayrıca arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyulduğu belirtilerek hesaplama yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; tanık beyanlarına göre davacının fiilen yaptığı işin tespit edilemeyeceğini, dosya içerisindeki görevlendirme Olur'ları ile müvekkili Kurum tarafından fiilen yapılan işe ilişkin Mahkemeye gönderilen yazıların dikkate alınması gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle beraber davacının 01.03.2013 tarihinde toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre derece ve kademe terfisinde bulunulduğunu, Mahkemece tespit edilen pozisyonun hatalı, derece ve kademenin de fazla olduğunu, davacının ıslah talebine süresi içerisinde zamanaşımı def'inde bulundukları hâlde Mahkemenin bu talebi ıslah değil bedel arttırım talebi olarak kabul ettiğini, ücret alacaklarında aylık gün sayısı fazla alındığı için alacakların fazla hesaplandığını, müvekkili Kurum lehine hükmedilmiş olan vekâlet ücretinin de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nde (AAÜT) belirtilenin altında olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının derece ve kademesinin tespiti ile buna göre fark alacakların hesaplanmasına, arabuluculuk son tutanak tarihi ile dava tarihi arasında kalan dönem yönünden dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediğine ve vekâlet ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 ve 53 üncü maddeleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 ve 34 üncü maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümleri.
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut dosyada, reddedilen toplam miktar üzerinden İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla yürürlükte olan AAÜT'ye göre davalı lehine 14.105,76 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken eksik vekâlet ücreti takdir edilmesi hatalıdır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı tarafın İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (10) numaralı bendinde yer alan "Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 12.823,94 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 14.105,76 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
10.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.