Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14120 E. 2024/15987 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Rusya'da çalışan bir işçinin işverene karşı açtığı işçilik alacakları davasında, hangi ülke hukukunun uygulanacağı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığa Rusya hukukunun uygulanması gerektiği, davacının iş sözleşmesinin fesih tarihinden itibaren Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun 392. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğu ve davalının da zamanaşımı def'inde bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında Ankara 24. İş Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2007/Kasım-2015/Ocak tarihleri arasında Rusya şantiyelerinde kaynakçı ve sıhhi tesisat ustası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız ve ihbarsız olarak iş bitimi gerekçe gösterilerek sona erdirildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirketlerin çalışanı olmadığını, bu nedenle husumet itirazlarının bulunduğunu, müvekkili Şirketin 22.09.2008 tarihinde kurulduğunu ve davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde mevcut olmadığını, davaya konu alacakların bulunmadığını, davacının dava konusu yaptığı alacak kalemlerinin çalıştığı ülke mevzuatına göre değerlendirilmesi gerektiğini, alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ...vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket bünyesinde yurt dışında çalıştığını, müvekkili Şirketin Rusya Federasyonu kanunlarına tâbi olduğunu, dava konusu alacakların da bu Ülke hukukuna göre değerlendirilmesi gerektiğini, alacakların zamanaşımına uğradığını, proje kapsamında belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan davacının iş sözleşmesinin projenin sona ermesi sebebiyle kendiliğinden sona erdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Ankara 24. İş Mahkemesinin 11.03.2021 tarihli ve 2020/418 Esas, 2021/123 Karar sayılı kararıyla; toplanan kanıtlar ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin işverence ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 05.07.2021 tarihli ve 2021/1663 Esas, 2021/1988 Karar sayılı kararıyla; davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 06.10.2021 tarihli ve 2021/9175 Esas, 2021/13827 Karar sayılı ilâmıyla; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında taraflar arasında bir hukuk seçimi anlaşması bulunduğundan uyuşmazlık hakkında Rusya hukukunun uygulanması gerektiği, Rusya hukukunun dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere aynı zamanda mutad işyeri hukuku olduğu, hâl böyle olunca gerekirse Rusya hukukunda uzman bir bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle dava konusu uyuşmazlık bakımından değerlendirme yapılması ve dosya kapsamındaki delil durumu birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 03.11.2022 tarihli ve 2021/3558 Esas, 2022/3878 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda Rusya Federasyonu İş Kanunu uygulanarak davacının alacaklarının hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda zamanaşımı süresi olarak belirtilen Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun 392 nci maddesinin hak düşürücü süreyi değerlendirdiği kanaatine varıldığı, bu nedenle taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesi dikkate alınarak zamanaşımı, indirim, alacaklara uygulanacak faize ilişkin hususlarda Türk kamu hukukuna ilişkin hükümlere ve Yargıtay içtihatlarına göre karar verildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 15.02.2023 tarihli ve 2022/17734 Esas, 2023/2361 Karar sayılı ilâmı ile; Bölge Adliye Mahkemesince, Rusya hukuk sisteminde bulunan uyuşmazlık konusuna ilişkin tercüme edilmiş kanun maddelerini, ilgili bilgi ve belgeler ile olayın çözümü için gerekli olan tüm dokümanları sunmaları için taraflara süre ve imkân tanınması, gerekirse Yabancı Hukuk Hakkında Bilgi Edinilmesine Dair Avrupa Sözleşmesi hükümlerinden de yararlanılması, bundan ayrı Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünden Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun davacının çalışma dönemindeki değişiklikleri de içerecek şekilde tüm Kanun maddeleri ile bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenmesi, bu konuda yöntemine uygun bir biçimde yazı yazılması, gerekli bilgi ve belgeler ile Rusya Federasyonu İş Kanunu maddelerinin Türkçe tercümeleri sağlandıktan sonra 5718 sayılı Kanun maddeleri olayın çözümünde göz önünde tutularak somut uyuşmazlık hakkında değerlendirme yapılması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Bölge Adliye Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sırasında Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun Türkçe tercümesinin dosyaya kazandırıldığı, işçinin mahkemeye başvurma hakkına ilişkin zamanaşımı sürelerinin Kanun'un 392 nci maddesinde düzenlendiği, maddede 03.07.2016 tarihinde yapılan değişiklikten önce zamanaşımı süresi 3 ay olarak düzenlenmiş iken değişiklikten sonra 1 yıl olarak öngörüldüğü, davacının iş sözleşmesinin fesih tarihinin 08.01.2015 olduğu, davanın 27.05.2016 tarihinde açıldığı, her iki davalının yasal süresi içinde zamanaşımı def'inde bulunduğu, gerek değişiklikten önceki 3 aylık gerekse değişiklikten sonraki 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra davanın açıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; uyuşmazlığın Türk hukuku hükümlerince incelenip davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddedilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, Rusya hukukuna göre dosya alacaklarının talep edilebilir nitelikte olduğunu, Rusya iş mevzuatında Türk hukukundaki gibi zamanaşımı ve hak düşürücü süre düzenlemesi bulunmadığını, davalı işveren tarafından işçiye usulüne uygun bir fesih bildirimi yapmadığını, geçerli sebepler nedeniyle dava açma süresinin Mahkemece yeniden başlatılması gerektiğini, Rusya iş mevzuatında yer alan sürelerin adalete erişim anlamında Türk kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğini, uyuşmazlıkta Türk hukukunda yer alan zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, zamanaşımı def'i ve davanın süresinde açılıp açılmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 5718 sayılı Kanun'un 2, 5, 8, 24, 27, 40 ve 44 üncü maddeleri.

3. Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun iş sözleşmesinin son bulduğu tarihte yürürlükte bulunan 392 nci maddesi şu şekildedir:

"Çalışan, hakkının ihlal edildiğini öğrendiği veya öğrenmesi gerektiği günden itibaren üç ay içinde bireysel iş uyuşmazlığının çözümü için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir.

İşveren, çalışanın işletmeye verdiği zararın tazminine ilişkin uyuşmazlıklarda, zararın tespit edildiği tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye gitme hakkına sahiptir.

Bu maddede belirtilen sürelerin geçerli bir nedenle kaçırılması durumunda, bu süreler mahkeme tarafından tekrar başlatılabilir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.