"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. İş Mahkemesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Üniversite ile Sendikalar arasında 18.05.2023 tarihinde üye sayılarının tespiti için yapılan toplantıda, üye sayılarının usule uygun belirlenmemesi nedeniyle müvekkili Sendika tarafından toplantı tutanağına şerh düşüldüğünü, davalı Üniversite bünyesinde, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun (4688 sayılı Kanun) 15. maddesine aykırı olarak, vekil Dekan Yardımcısı A.Y'nin davalı ... Sendikasının (...) üyeleri içinde sayıldığını, üye listelerinin açıklanmaması nedeniyle, toplantıya katılanlarca bu hususta değerlendirme yapılmasının engellendiğini, bu nedenle üye olamayacağı hâlde sendika üyesi kabul edilen çalışanların tespit edilemediğini belirterek Bakanlık tarafından 04.07.2023 tarihli ve 32238 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu Gereğince Kamu Görevlileri Sendikaları ile Konfederasyonların Üye Sayılarına İlişkin 2023 Temmuz İstatistikleri Hakkında Tebliğ"deki yanlışlığın düzeltilerek, sendika üye sayılarının yeniden tespiti ile davalı Üniversite bünyesinde müvekkili Sendikanın en çok üyeye sahip olması nedeniyle yetkili sendika olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; üye sayılarının tespiti ile ilgili tutanağın düzenlenmesi görevinin 4688 sayılı Kanun'da belirtilen kamu kurumuna verildiğini, kendilerinin sadece tutanak imzacısı olduklarını ve kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, 4688 sayılı Kanun'un 15. maddesinde sayılan kadrolara vekâleten atananların sendika üyesi olabileceğini ve mevcut üyeliklerinin devam edeceğini, vekâleten dekan yardımcılığı görevini yürüten A.Y'nin de sendika üyeliğinin geçerli sayılması gerektiğini, bir üniversitede daire başkanları, enstitü ve yüksekokul müdürleri ile yardımcılarının, sendikalarına üye olması üzerine açılan başka bir davada Yargıtay 9. Hukuk Dairesince sendika üyesi olma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle norm denetimi yapılmak üzere Anayasa Mahkemesine başvurulduğunu ve bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; 4688 sayılı Kanun'un 14 ve 16. maddeleri uyarınca, sendika üyesi kamu görevlilerinin üye ve üyelikten çekilme formları ile üye kesintisi listelerine ait bilgi ve belgelerin Bakanlık kayıtlarında yer almadığını, Kanun'un 30. maddesi gereğince hazırlanan istatistikte, kurumlardan gelen tutanakların esas alındığını ve sendika üye sayılarının tespitine ilişkin kurumlarca hazırlanan tutanaklarda, maaşlarından sendika üye aidatı kesintisi yapılan kamu görevlilerinin dikkate alındığını, üye sayılarının tespiti amacıyla kurumların taşra teşkilatında tutulan tutanakların da Bakanlık kayıtlarında yer almadığını, 4688 sayılı Kanun'un 15. maddesinde, kimlerin sendika üyesi olamayacağının düzenlendiğini, kamu görevlileri sendikalarına üye olan çalışanların sendika üyesi olunamayacak kadrolara vekâleten görevlendirilmeleri hâlinde sendika üyeliklerinin devam edeceğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
3. Davalı Üniversite vekili cevap dilekçesinde; 4688 sayılı Kanun'un 15. maddesinde kimlerin sendika üyesi olamayacağının düzenlendiğini, sendika üyesi olamayacak kadrolar sayılırken, bu kadrolara asaleten atananlar haricinde vekâleten veya geçici görevlendirme ile suretiyle görevlendirilenlerin sendika üyesi olup olmayacakları ya da devam eden sendika üyeliklerinin ne olacağı konusunda herhangi bir düzenleme bulunmadığını, dava dilekçesinde, kadro ünvanı nedeniyle sendika üyesi olamayacağı iddia edilen çalışanın söz konusu kadroya asaleten atanmayıp vekâleten görevlendirildiğini, Devlet Personel Başkanlığının 30.01.2007/1396 sayılı görüşü uyarınca söz konusu çalışanın sendika üyesi olabileceğini, 18.05.2023 tarihli toplantı katılımcısı Sendikaların toplantıda değerlendirmek üzere toplantıdan önce herhangi bir bilgi/belge talebinde bulunmadığını, kayıtların Üniversite Personel Daire Başkanlığından temin edilerek toplantıda katılımcılara verildiğini, toplantının mevzuat çerçevesinde gerçekleştirildiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
1. Davalı Sendika vekili temyiz dilekçesinde; kendilerine husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, karara esas alınan raporda davalı Üniversite tarafından ibraz edilen belgelerle sınırlı inceleme yapılmasının hatalı olduğunu, Sendikalardan kayıt belge istenmediğini ileri sürmüştür.
2. Davalı Üniversite vekili temyiz dilekçesinde; davaya cevap ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
3. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davaya cevap ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, 4688 sayılı Kanun kapsamında sendika üye sayılarına ilişkin tespitin ve istatistiğin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Davalılar ... ile ... harçtan muaf olduklarından harç alınmasına yer olmadığına,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Sendikaya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.