"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı ... Halk Eğitim Merkezinde 05.03.2021 tarihinden bu yana bağlama (saz) eğitmeni olarak bazı dönemler haftanın 5 günü 30 saat, bazı dönemler ise haftanın 5 günü 40 saat çalıştığını, usta öğretici adı altında ek ders saat ücretli çalıştırılması nedeniyle yapılan ödemeler ile bağlama eğitmeni işinde istihdam edilmesinde ödenmesi gereken ücret ve ekleri yönünden ücretlerinin eksik ödendiğini ileri sürerek eksik ödenen ücret, ilave tediye ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının aynı konuya ilişkin daha öncede dava açtığını ve bu davada yargı yolunun caiz olmaması gerekçesiyle usulden ret kararı verildiğini, öncelikle derdestlik itirazında bulunduklarını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin mahkeme kararlarında belirtildiği üzere statü hukukuna dayandığını, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun (657 sayılı Kanun) 4, 9 ve 89 uncu maddelerine göre uyuşmazlığın çözümünün idari yargıya ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda davacının 657 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesinde belirtilen statü içinde Kaymakamlık onayı ile görevlendirildiği, davacı ve davalı arasında iş sözleşmesi bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin statü hukukuna tâbi olduğunun kabulü gerektiği, aradaki hukuki ilişkinin işçi ve işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; usta öğreticilerin açtığı tazminat taleplerine ilişkin davalarda görevli mahkemenin iş mahkemeleri olduğunu, Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 21.06.2023 tarihli ve 2023 /5976 Esas ve 2023/5976 Karar sayılı ilâmında öngörüldüğü gibi taraflar arasında bir iş sözleşmesinin varlığından bahsetmenin mümkün olmadığı, davacı ile Bakanlığa bağlı Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü arasındaki ilişkinin İdarece yapılan görevlendirmeye dayalı olduğu, göreve alınma, çalışma koşulları ile ödenecek ücretin statü hukuku içinde düzenlendiğinin sabit olduğu, usta öğreticinin 4857 sayılı İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) kapsamında işçi sayılmadığının açık olduğu, İlk Derece Mahkemesinin yargı yolunun caiz olmadığından dolayı davanın usulden reddine ilişkin verilen kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının statü hukukuna tâbi olarak mı yoksa iş sözleşmesine tâbi işçi olarak mı çalıştığına ve buna göre yargı yolunun caiz olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 115 nci maddesinin ikinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 1 inci maddesi, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5 inci maddesi, 657 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi, Millî Eğitim Bakanlığı Kurumlarında Sözleşmeli veya Ek Ders Görevi ile Görevlendirilecek Uzman ve Usta Öğreticiler Hakkında Yönetmelik'in 5 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.