Logo

9. Hukuk Dairesi2024/1849 E. 2024/4367 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşe iade davası sonrasında işe başlatılmayan işçinin 2019 yılı ücreti hesabında Yargıtay'ın önceki bozma kararına uygun hesaplama yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin Yargıtay'ın bozma kararına uygun olarak işçinin 2019 yılı ücretini hesapladığı ve kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/372 E., 2023/567 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 15.05.2000-02.09.2016 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin feshedilmesi sonucunda işe iade davası açtığını ve işe iadesine karar verilerek kararın kesinleştiğini, davalı tarafa işe başlamak için başvuruda bulunduğunu, davalı tarafça gönderilen ihtarname ile davacının hangi bölüm ve pozisyonda işe davet edildiğinin belirtilmediğini, ücret ve yasal haklarının belirtilmediğini, bunun üzerine davalı tarafa bu hususların belirtilmesi amacıyla ihtarname çekildiğini, davalı tarafça telefon ve mesaj yoluyla işbaşı yapması için davet edildiğini ve özlük haklarının güncelleneceğinin belirtildiğini, davacı işveren davetine uyarak işbaşı yapmak amacıyla işyerine gitmiş ise de ünvanının düşürüldüğünü, özlük haklarının güncellenmeyerek işe başlatılmak istendiğini, davacıya çalışması için gerekli araç ve donanımların verilmediğini ileri sürerek boşta geçen süre ücreti, iş güvencesi tazminatı ile fark kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı Şirketin işe davetinin gerçek ve samimi olduğunu, davacının eski ünvanıyla müvekkili Şirket nezdinde yapılan yıllık artışların uygulanması suretiyle işe başlatılmak üzere işyerine davet edildiğini, davacının müvekkili Şirkete gelmesi sonrasında talebi üzerine görev tanımını tebliğ aldığını, daha sonra düşünmek için süre istediğini, sabah saatlerinde işe geldiğini ve akabinde öğle yemeğine çıkmak için Şirketten ayrıldığını ve bir daha işyerine gelmediğini, davacının işyerinde üç saat kaldıktan sonra işten ayrılmasına rağmen kendisine herhangi bir iş verilmediğini ileri sürmesinin kötüniyetli olduğunu, davacı yana tebliğ edilen görev tanımında görüleceği üzere davacının ünvanının işlem aracılığı paylar ve diğer menkul kıymetler birim yöneticiliği olduğunu, Sermaye Piyasası Kurulunun ünvan yapılandırmasına göre Şirketteki ünvanların belirlendiğini, müdür ünvanının karşılığının birim yöneticiliği olduğunu, ayrıca davalı Şirkette yapılanmaya gidildiğini, iki ayrı şirketli yapılanmanın sona erdiğini ve tek bir şirket olarak faaliyete devam edildiğini, davacı işçinin işe başlama niyetinin olmadığını, işe başlamak için başvurduğu tarihte davalı Şirketin rakibi olan başka bir aracı kurumda çalıştığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.07.2020 tarihli ve 2019/200 Esas, 2020/420 Karar sayılı kararıyla; davalı tarafça gönderilen 24.01.2019 tarihli ihtarnamede davacının görevinin ve iş şartlarının belirtilmediği, davalı tarafça sunulan ve davacının imzasını içeren görev tanımlarının tarihsiz olduğu ve ayrıca her iki görev tanımında belirtilen görevlerin de müdür tanımından daha alt pozisyonda olduğu, davacının fesih tarihi itibarıyla ücretinin davacı tanığının beyanı dikkate alınarak 2019 yılına ait ücret zammının uygulanması suretiyle belirlendiğini belirterek 12.02.2020 tarihli bilirkişi ek raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 12.10.2022 tarihli ve 2020/2547 Esas, 2022/1769 Karar sayılı kararıyla; davacının iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki ünvanının yatırım merkezi müdürü olduğu ancak davacının pay senetleri müşteri temsilcisi sıfatıyla işe başlatılmak istendiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 01.06.2023 tarihli ve 2022/18740 Esas, 2023/8490 Karar sayılı bozma ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, 2019 yılında ücret zammı yapıldığının kabulü ile yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulmasının hatalı olduğu belirtilerek temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda hesaplama yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; cevap dilekçesinde ileri sürdüğü hususlarla birlikte ücretin hatalı tespit edildiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının 2019 yılı ücretinin bozmaya uygun olarak belirlenip belirlenmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18, 19, 20, 21 ve 32 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.