"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... (...) Genel Müdürlüğüne bağlı kömür ocağında çalıştığını, davacının yaptığı işin asıl ... olduğunu, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu, davacının ... Genel Müdürlüğü işçisi sayılması gerektiğini, davacı işçi baştan itibaren davalı ... Genel Müdürlüğü işçisi olarak çalıştığından ilave tediyeye hak kazandığını, ayrıca ücretinin düşürüldüğünü ileri sürerek ilave tediye ve ücret farkı alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve husumet itirazında bulunduklarını, davacının yaptığı işin asıl ... değil yardımcı ... olduğunu, ... Genel Müdürlüğü ile davacı arasında bir bağ ve sözleşme bulunmadığını, muvazaa iddiasını kabul etmediklerini, ... Genel Müdürlüğü personeli olmayan davacının ilave tediye talebinde bulunmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının yüklenici firmalarla yeni sözleşme imzaladığını, hizmet sözleşmesi ile alacağını ücreti açıkça kabul ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ... sözleşmesi ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları incelendiğinde dava dışı şirketlerde tamirci olarak çalıştığının bildirildiği, davacının periyodik bakım ve onarım ihalesine uygun şekilde çalıştırıldığı, alt işverene verilen işin doğrudan üretim organizasyonu içinde yer alan bir ... olmayıp yardımcı ... kapsamında olduğu, davalı Kurum ile diğer dava dışı Şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olarak kurulduğu, davacının almış olduğu ücretin düşürüldüğü bu doğrultuda bilirkişi raporundaki ücret sabit tutularak yapılan hesaplamanın hükme esas alındığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davalı ile alt işverenler arasındaki tüm ihalelerin muvazaalı olduğunu, davalı Kurumun aynı hizmet alım ihalelerinin muvazaalı olduğunun ve geçersizliğinin daha önce verilen kararlar ile kesinleştiğini, ücret alacağına ilişkin kısmen kabul kararının hatalı olduğunu, ücretin sabit tutularak hesaplama yapılmaması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; müvekkili Kurumun işveren sıfatına haiz olmadığını, ihale makamı olduğunu, davacı işçinin yüklenicinin asıl işveren olduğu işyerinde ve bu asıl işverenin yanında onun işinde çalışan bir işçi olduğunu, davacı işçi ile aralarında herhangi bir bağ ve sözleşme bulunmadığını, davanın husumet nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını, bilirkişi raporundaki hesaplamayı kabul etmediklerini, işçilere ödenecek ücretin yüklenici firmaların inisiyatifinde olduğunu, davacının düşürüldüğünü iddia ettiği ücretlerle farklı ihale döneminde çalıştığını, bu dönem işlerin başlangıçlarında yüklenici firmayla yeni ... sözleşmesi imzaladığının bilindiğini, davacının bu ihale dönemlerinde alacağı ücreti bilerek ... sözleşmesi imzaladığı düşünüldüğünde muvafakati alınmadan ücretinin düşürüldüğü iddiasının gerçeği yansıtmadığının anlaşıldığını, davacının yüklenici firmalarla imzaladığı ... sözleşmeleri ile alacağı ücreti açıkça kabul ettiğini, davacının ücretinde yapılan değişikliği yazılı ve açık bir şekilde kabul ettiğinden bundan kaynaklanan herhangi bir ücret farkı alacağı hakkının bulunmadığını, mahkeme kararında net ücret üzerinden karar verilmesi gerekirken brüt ücret üzerinden karar verilmesinin doğru olmadığını, faiz türü ve başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğu, harçlar, yargılama giderleri, masraflar, vekâlet ücreti ve arabuluculuk ücretine ilişkin hükümlerin de hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının söz konusu periyodik bakım ve onarım ihalesinde çalışan davacının hizmet alım sözleşmelerine uygun şekilde çalıştırıldığı, alt işverene verilen işin doğrudan üretim organizasyonu içinde yer alan bir ... olmayıp yardımcı ... kapsamında olduğu, davalı ... Genel Müdürlüğü ile diğer dava dışı şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olarak kurulduğu, muvazaa bulunmadığından ilave tediye talebinin reddinin isabetli olduğu, davalının asıl işveren olarak fark ücret alacağından sorumlu olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının ücretinin düşürülüp düşürülmediği ile fark ücretin hesaplama yöntemi, zamanaşımı, faiz, yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktalarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) "Çalışma koşullarında değişiklik ve ... sözleşmesinin feshi" kenar başlıklı 22 nci maddesi şöyledir:
" İşveren, ... sözleşmesiyle veya ... sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle ... sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.
Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz. "
3. 4857 sayılı Kanun'un 32 nci maddesi, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili hükümleri.
4. Dairemizin 05.04.2023 tarihli ve 2023/2744 Esas, 2023/5028 Karar sayılı; 01.12.2021 tarihli ve 2021/11711 Esas, 2021/16013 Karar sayılı kararları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.