"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3498 E., 2023/4367 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 59. İş Mahkemesi
SAYISI : 2023/56 E., 2023/391 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulune karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı hastanede çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ödenmeyen ücret, ikramiye, ilave tediye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; ücret zamları eksiksiz yapıldığından davacının fark ücret alacağı olmadığını ve talep edilen faizlere itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; kadroya geçiş döneminde Kayseri İl Sağlık Müdürlüğü uhdesinde işçiler tarafından imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmelerinin ücrete yönelik 7 nci maddesindeki oran kısımlarının boş bırakıldığını, bir süre sonra Kayseri Devlet Hastanesi bünyesinde görev yapmakta olan bazı işçiler tarafından fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacağı talepleri ile Kayseri ili içerisinde davalar açıldığını, bu gelişmeler üzerine Kayseri İl Sağlık Müdürlüğünün yazısı ile açılan davalarda sunulan sözleşme örnekleri ile İdarenin elinde bulunan sözleşmeler arasında bulunan çelişkinin anlaşılması amacı ile disiplin soruşturması yapıldığını, soruşturmacı tarafından adı geçen davacılar da dâhil olmak üzere Kayseri Devlet Hastanesinde görev yapmakta olan 157 işçinin tamamının ifadesinin alındığını, sonuç olarak 02.04.2018 tarihindeki kadroya geçiş döneminde Kayseri İl Sağlık Müdürlüğü çerçevesinde kadroya geçen 1.820 işçinin yalnızca 901 tanesinin kadroya geçmeden önceki dönemde asgari ücretin belirli bir oranda fazlasına çalıştıkları, kadroya geçiş aşamasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmelerinin tamamının ücrete ilişkin oran kısmının boş bırakıldığı; ancak sonraki gelişen süreçte Kayseri Devlet Hastanesinde görev yapmakta olan 157 sürekli işçinin İdarenin iradesi hilafına sözleşmelerindeki oran kısmını kendilerinin doldurduklarının tespit edildiğini, davacının da bu işçiler arasında yer aldığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin ilgili hükmü dikkate alındığında, fark alacakların hesabında İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu, davalı vekili her ne kadar istinaf dilekçesinde davacı ile yapılan bireysel iş sözleşmesindeki ücrete ilişkin oran kısmının boş bırakıldığını, işçi tarafından sonradan doldurulduğunu iddia etmiş ise de bu iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. Dairemizin 05.04.2023 tarihli ve 2023/13 Esas, 2023/5014 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.
2. Dosya kapsamında yer alan davacıya ait özlük dosyası incelendiğinde; taraflar arasında sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin “Ücret esası ve ödeme şekli” başlıklı 7 nci maddesinde mevcut oran kısmının “%15” şeklinde elle yazılı olduğu görülmektedir.
3. Kayseri Devlet Hastanesinde görev yapmakta olan 7 personelin iş sözleşmelerinde ücrete ilişkin oran kısmının boş ve dolu olması yönünden farklılıklar bulunması nedeniyle davalı bünyesinde disiplin soruşturması yürütülmüş; davacı, soruşturma sırasında alınan beyanında sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesinin ücret kısmında yer alan oranın kendisi tarafından doldurulduğunu ifade etmiştir.
4. Somut olayda tüm dosya kapsamı, 29.04.2021 tarihli disiplin soruşturması raporu ve ekinde yer alan işçilere ait ifade tutanakları ile davacının soruşturma kapsamında alınan 23.03.2021 tarihli ifadesi dikkate alındığında; davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş aşamasında imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesinde ücrete ilişkin oran kısmının boş bırakıldığı, bu kısmın tarafların karşılıklı birbirine uygun irade beyanı ile doldurulmadığı, aksine davalı tarafın iradesi dışında sonradan doldurulduğu anlaşılmaktadır. O hâlde, İlk Derece Mahkemesince ücrete ilişkin oran kısmı boş olan belirsiz süreli iş sözleşmesine değer verilerek dava konusu fark alacak taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.