"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/400 E., 2023/551 K.
KARAR : Davanın kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen işkolu tespitine itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar Davalılar ... (Bakanlık), İstanbul Uygulamalı Gaz ve Enerji Teknolojileri Araştırma Mühendislik Sanayi ve Ticaret AŞ (Şirket) ile Türkiye Enerji Su Gaz İşçileri Sendikası (...) vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Hizmet-İş Sendikasının talebi üzerine, davalı Bakanlığın 17.08.2019 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 2019/86 Karar No.lu işkolu tespit kararında, İstanbul Uygulamalı Gaz ve En. Tek. Ar. Müh. San. ve Tic. AŞ ünvanlı işverenliğe ait 1257071.034 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) sicil No.lu işyerinde yürütülen işlerin niteliği itibarıyla İşkolları Yönetmeliği'nin 14 sıra numaralı enerji işkolunda yer aldığının tespit edildiğini, 2019/86 Karar No.lu işkolu tespit kararının, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'na (6356 sayılı Kanun), 5393 sayılı Belediye Kanunu'na (5393 sayılı Kanun) ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu'na (5216 sayılı Kanun) 19.12.2012 tarihli ve 28502 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İşkolları Yönetmeliği’ne ve Yargıtay yerleşik içtihatlarına aykırı olduğunu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı iştiraki olan davalı Şirket işyerinde yürütülen işlerin tamamının, niteliği itibarıyla genel işler işkoluna girdiğini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının kendi görev alanına giren konularla ilgili olarak hizmetlerini yerine getirmek amacıyla şirket kurduğunu iddia ederek 17.08.2019 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 2019/86 Karar No.lu işkolu tespit kararının iptali ile 1257071.034 SGK sicil No.lu işyerinde yürütülen işlerin 20 sıra numaralı genel işler işkolunda yer tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; Bakanlık İş Teftiş Kurulu tarafından yapılan işkolu incelemesi sonucu düzenlenen rapora göre davalı Şirket işyerinde yapılan incelemede su ve doğalgaz piyasasında eğitim, denetim, danışmanlık ve mühendislik hizmetlerinin verildiği, bu nedenle yapılan işlerin enerji işkolunda yer aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... Sendikası vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Sendikanın enerji işkolunda faaliyette bulunduğunu, davacının işkolu tespit kararının iptali talebinin hukuki bir temelinin bulunmadığını, davaya konu işyeri için müvekkili Sendikanın yetki aldığını, son aşamaya gelindiğini, davalı Şirkete ait 1257071.034 SGK sicil numaralı işyerinin enerji işkolunda yer aldığına dair 17.08.2019 tarihli ve 2019/86 No.lu işkolu tespit kararının yerinde ve hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
3. Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından müvekkili Şirkete ait işyerinin hangi işkoluna girdiğinin tespitinin talep edilmesi üzerine davalı Bakanlık tarafından hazırlanan İnceleme Raporu ile müvekkili Şirkete ait işyerinde yapılan işin enerji işkoluna girdiğinin tespit edildiğini, bu raporun esas alınarak davalı Bakanlığın 2019/86 Karar numaralı işkolu tespiti kararının 17.08.2019 tarihli ve 30861 sayılı Resmî Gazete'de yayımlandığını, davalı Bakanlıkça yapılan inceleme sonucunda varılan tespit ve değerlendirmelerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
4. Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 02.11.2021 tarih ve 2019/299 Esas, 2021/304 Karar sayılı kararı ile; davalı Şirketin yürüttüğü faaliyetlerin Belediye tarafından kamuya sunulan hizmetler bünyesinde genel iş tanımına uyacak faaliyetler olmadığı, uzmanlık gerektiren teknik konularla ilgili olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.04.2022 tarihli ve 2022/470 Esas, 2022/1049 Karar sayılı kararı ile; somut uyuşmazlıkta belediye şirketi niteliğini haiz davalı Şirkete ait olan işyerinde su ve doğalgaz piyasasında eğitim, denetim, danışmanlık ve mühendislik hizmetleri yapıldığı ve bu faaliyetin niteliği konusunda taraflar arasında bir ihtilaf olmadığının sabit olduğu, bununla birlikte su ve doğalgaz piyasasında eğitim, denetim, danışmanlık ve mühendislik hizmetleri faaliyetinin 5393 sayılı Kanun ile belirlenen belediyenin görev ve sorumlulukları kapsamında kalmadığının da açık olduğundan itiraza konu işyerlerinde yapılan faaliyetin belediye hizmetleri kapsamında yer almadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 14.10.2022 tarihli ve 2022/9701 Esas, 2022/12400 Karar sayılı kararı ile; işkolu tespitine konu işyerinin geniş bir faaliyet alanı olduğu ancak baskın faaliyetin başka bir ifadeyle asıl işin ne olduğu hususunun tereddüde mahal vermeyecek açıklıkta ortaya konulamadığı, işyerinde genel olarak eğitim, denetim, danışmanlık ve mühendislik hizmetlerinin verildiğinden bahisle bu tespit ve değerlendirmelerin yapıldığı fakat bu hizmetlerin hangi ana faaliyetlere özgü ve yoğunlukta yapıldığının açık olmadığı, bu nedenle davalı Şirket tarafından yapılan işin niteliğinin tespiti ve Belediyelerin görev ve hizmet alanına girip girmediğinin belirlenmesi için yeniden bilirkişi raporu alınarak değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kamuya direkt verilen bir hizmet olmadığı, Büyükşehir Belediyesi ile imzalanmış sözleşmelerde Belediyeye sunulmuş olan hizmetlerin ise sonuç itibarıyla Belediyenin kamuya doğrudan hizmet sağlamasına sebep olacak teknik bilgi ve donanım ihtiyacından kaynaklandığı, davalı Şirketin cevap dilekçesinde beyan ettiği üzere bahse konu teknik hizmet sunumunun enerji işkolu ana faaliyet kapsamında bulunmadığı, davalı Şirketçe sunulan hizmetlerin genel işler işkolunda yer aldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Bakanlık, davalı Şirket ve davalı ... Sendikası vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı Bakanlık vekili; işkolu tespit kararının iptali ile yapılan işin genel işler işkolunda yer aldığında dair kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, 5393 sayılı Kanun'un 14 ve 15 inci maddeleri gereği belediyelerin yapabileceği işlerin sınırlı olduğunu, ancak bu işler arasında doğrudan doğruya ve münhasıran elektriğin üretilmesi, dağıtılması, iletilmesi, ticareti, sayaçların bakımı ve onarımı, enerji projelerine yönelik mühendislik ve danışmanlık işleri şeklinde hiçbir hüküm bulunmadığını, söz konusu işlerin ayrı bir teknik, bilgi, beceri ve tecrübe gerektiren belediyecilik hizmetinin tamamen dışında olan işler olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı Şirket vekili; yargılama giderlerinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
3. Davalı ... Sendikası vekili; davalı Şirketin faaliyetinin 14 sıra No.lu enerji işkolunda bulunduğunu, işyerinde 2019 yılında müvekkili Sendikanın toplu iş sözleşmesi için olumlu yetki aldığını, davalı Şirketin Belediyeden ayrı bir tüzel kişiliği ve farklı işyeri olduğunu, 5393 sayılı Kanun’un 14 ve 15 inci maddelerinde belirtilen işler arasında davalı Şirketin faaliyetlerinin yer almadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6356 sayılı sayılı Kanun'un 4 ve 5 inci maddeleri kapsamında işkolu tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6356 sayılı Kanun’un "Kuruluş serbestisi" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının ilgili kısmı şöyledir:
“ (1) ... Sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunur.
...”
2. 6356 sayılı Kanun’un “İşkolları” kenar başlıklı 4 üncü maddesi şu şekildedir:
“(1) İşkolları bu Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir.
(2) Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır.
(3) Bir işkoluna giren işler, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.”
3. 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin gerekçesinin ilgili kısmı ise şöyledir:
“...Bir işyerinde yürütülen yardımcı işin alt işveren tarafından üstlenilmesi halinde, bu iş artık asıl işveren yönünden yardımcı iş olarak kabul edilemez. Bu işler alt işveren bakımından asıl iş kabul edilir ve işkolu buna göre belirlenir. ...”
4. 6356 sayılı Kanun’un “İşkolunun tespiti” kenar başlıklı 5 inci maddesi de şöyledir:
“(1) Bir işyerinin girdiği işkolunun tespiti Bakanlıkça yapılır. Bakanlık, tespit ile ilgili kararını Resmî Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, kararın yayımından itibaren on beş gün içinde dava açabilir. Mahkeme iki ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/29 md.) Karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi iki ay içinde kararını verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/29 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay, uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar.
(2) Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.
(3) İşkolu değişikliği yürürlükteki toplu iş sözleşmesini etkilemez.”
5. İşkolları Yönetmeliği'nin 4 üncü maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir:
“(1) Bir işyerinin hangi işkoluna girdiği konusunda anlaşmazlık çıkması halinde, ilgililerin başvurusu üzerine, işkolu, o işyerinde yürütülen işin niteliğine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenir. Bakanlık tespit ile ilgili kararını Resmî Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 5 inci maddesine göre kararın yayımından itibaren onbeş gün içinde dava açabilir.”
6. 5216 sayılı Kanun'un "Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları" kenar başlıklı 7 nci maddesinin ilgili kısmı şöyledir:
"...
r) Su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve diğer tesisleri kurmak, kurdurmak ve işletmek; derelerin ıslahını yapmak; kaynak suyu veya arıtma sonunda üretilen suları pazarlamak.
..."
7. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bozma kararına uymuş olan mahkemenin bozma gereklerini yerine getirmesi usuli bir zorunluluktur. Bu müesseseye usuli müktesep hak veya usule ilişkin kazanılmış hak denir. Bir başka ifadeyle Mahkemece Yargıtay bozma kararına uyulmasıyla bozma doğrultusunda taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğar.
2. Somut uyuşmazlıkta Dairemiz bozma kararında; 5216 sayılı Kanun uyarınca su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve diğer tesisleri kurmak, kurdurmak ve işletmek; derelerin ıslahını yapmak; kaynak suyu veya arıtma sonunda üretilen suları pazarlamak faaliyetlerinin Büyükşehir Belediyesinin görev ve sorumlulukları arasında sayıldığı, davalı Şirketin “Melen boru hattı kaynak kontrolleri ve su akışını hiçbir kesintiye uğratmadan bakım-onarım ve yeni hat alma (hot-tap) operasyonları ile hizmetlerine devam ettiğini, İstanbul’un su yönetimine yön verecek ve Akıllı Şehirler statüsünde yer almasını sağlayacak olan İstanbul Su Koordinasyon Merkezi (İSKOM) projeleri konusunda uzman personeli ile son teknolojik imkânları kullanarak faaliyetlerini gerçekleştirdiği” şeklinde beyanlarının bulunduğu, ancak Mahkemece davalı Şirketin asıl işinin ne olduğu hususunun tereddüde mahal vermeyecek açıklıkta ortaya konulmadığı, bu nedenle davalı Şirket tarafından yapılan işin niteliğinin tespiti ve Belediyelerin görev ve hizmet alanına girip girmediğinin belirlenmesi için yeniden bilirkişi raporu alınarak değerlendirilmesi gerektiği açık bir şekilde belirtilmiştir. Buna karşın İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyulmakla alınan bilirkişi raporunda, bozma kapsamında işaret edilen hususlar yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın sonuca ulaşıldığı ve raporun uyuşmazlığın esasını aydınlatacak yeterlilikte olmadığı anlaşılmıştır.
3. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular karşısında İlk Derece Mahkemesince; aralarında endüstri mühendisi ve işyerinde yürütülen faaliyet konusunda uzman bilirkişilerin de yer aldığı bir bilirkişi kurulu teşkili ile işkolu tespitine konu işyerindeki baskın faaliyet başka bir ifadeyle asıl işin ne olduğu hususu duraksamaya yer vermeyecek ve somut olgularla denetime elverişli şekilde tespit edilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. İlk Derece Mahkemesince belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalılar ... Sendikası ile Şirkete iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.