"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/297 E., 2024/207 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Burdur 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2023/233 E., 2023/734 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde danışma ve yönlendirme personeli göreviyle çalışmakta iken 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilme talebinin reddedildiğini, bu işleme karşı açılmış olan davada verilen yürütmenin durdurulması kararı ile müvekkilinin çalışmaya başladığını, ardından davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkilinin mevzuat gereği önceki görev yeri olan Sosyal Hizmetler Merkez Müdürlüğünde sürekli işçi kadrosunda çalışmaya başlamış iken 21.06.2019 tarihli ve 8 No.lu personel hareket onayına istinaden Burdur Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürlüğüne naklen tayin işlemi yapıldığını, davacının rızasının alınmadığını, davacının çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik meydana getirildiğini, müvekkilinin sadece işyerinin değil tâbi olduğu işkolunun da değiştiğini, her iki işkolu için farklı sendikalar ile toplu iş sözleşmeleri imzalandığını ve farklı özlük haklarına sahip olunduğunu, bu durumun düzeltilmesi için 17.06.2022 tarihinde Kuruma başvurulduğunu, Kurumun 04.04.2023 tarihli cevabı ile talebin reddine karar verildiğini, ret işlemine karşı Isparta İdare Mahkemesinde dava açıldığını, Isparta 2. İdare Mahkemesinin 2023/424 Esas, 2023/326 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiğini belirterek nakil işleminin geçersizliği yönünde tespit kararı verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacının şartları sağlamaması nedeniyle kadroya geçiş işleminin yapılmadığını, Isparta İdare Mahkemesinin 31.10.2018 tarihli ve 2018609 Esas, 2018/1485 Karar sayılı kararıyla davacının kadroya geçtiğini, Personel Daire Başkanlığının hareket onayına binaen 24.12.2018 tarihinde Burdur Sosyal Hizmet Merkezinde çalışmaya başladığını, davacının Burdur Valiliğinin 21.06.2019 tarihli hareket onayına binaen 25.06.2019 tarihinde yazıyı tebliğ alarak Burdur Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinde çalışmaya başladığını, davacının il içi yer değişikliği görevlendirme yazısını tebliğden imtina etmediğini, iki yıl gibi bir süre geçmesine rağmen çalışmaya devam ettiğini, davacının 17.06.2022 tarihli dilekçesi ile 10 No.lu işkoluna tâbi Burdur Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğüne tayinin yapılmasını talep ettiğini, davacının atamasının yapıldığı tarihte işkollarının tek olması nedeniyle davacının il içi yer değişikliğinde davacı aleyhinde herhangi bir değişiklik oluşmadığını, işkollarında değişikliğin 01.11.2020 tarihinde yapıldığını, davacının bu tarihten önce Burdur Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğüne nakledildiğini, davacının naklinin personel ihtiyacı, söz konusu Müdürlüğün faaliyete yeni geçmesi gibi nedenlerle yapıldığını, davacının hem il içinde diğer Kuruma nakledilirken hem de işkollarında değişiklik söz konusu olduğunda değişikliği istemediğini açık veya zımmi bir şekilde ifade etmediğini, davacının nakil yazısını tebliğ alırken hangi kuruluşa hangi görev tanımı ile atandığını bildiğini ve bu değişikliği açıkça kabul ettiğini, iki buçuk yıldan fazla süre atandığı kuruluşta hiçbir itirazı olmaksızın çalıştığını ve bir buçuk yıldan uzun süredir hangi işkolunda olduğunu bilmesine rağmen çalıştığı hususları dikkate alındığında davacının bu şartları kabul ederek çalışmaya devam edeceğine ilişkin Kurumlarında inanç oluştuğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda davalı Kurumun işlemi sonucunda davacının 21.06.2019 tarihinde naklen tayin edilmesi çalışma koşullarında esaslı değişiklik mahiyetinde ise de davacının ihtirazı kayıtsız olarak 3 yıl çalışması, işverenin işlemine uygun davranışlarda bulunduktan sonra 4857 sayılı İş Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesinde öngörülen şekil eksikliğini ileri sürmesinin dürüstlük kuralına uygun düşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin 24.12.2018 tarihinde işe başlatıldığında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (696 sayılı KHK) 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde hükmüne uygun şekilde geçiş işlemi yapılmadan önceki pozisyonunda ve aynı hizmeti yürütmek üzere istihdam edilmiş ise de mevzuata aykırı şekilde hakkında geçiş işlemi düzenlendiğini, müvekkilinin işyeri koşulunda yapılan esaslı değişikliğe ses çıkarmamazlık yapmadığını, bu değişiklik yapıldıktan sonra pek çok kez üstleri ile bu konuyu görüştüğünü, değişikliğin sehven yapıldığı, düzeltileceği ancak bunun için uygun bir pozisyon olduğunda yerine getirilebileceğinin ifade edildiğini, müvekkilinin pozisyonundaki bir işçinin işverene güven esası ile yasal yollara başvurmadan çözülmesini beklemesinin olağan olduğunu, sürecin uzaması ile müvekkilinin yeniden yazılı şekilde başvuru yaptığını, müvekkilinin hiçbir aşamada açıkça geçiş işleminin geri alınması hususunda işverenden dava konusu olan 04.04.2023 tarihli işleme kadar net bir şekilde ret cevabı ile karşılaşmaması sebebiyle dava açılmasının bu denli geciktiğini, işverenin oyalamasının müvekkilinin dürüstlük kuralına aykırı davranışını göstermeyeceğini, aksine işveren açısından dürüstlük kuralına aykırı davranıldığını gösterdiğini, müvekkilinin işyerinin belediye sınırı dışında bulunan Askeriye Köyündeki Engelsiz Yaşam Merkezi olarak değiştirilmesinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik sayılmasını gerektiren tek durum olmadığını, burada kendisine verilen görevin daha sonra yapılan ayrım ile farklı bir işkoluna tâbi kılındığını ve önceki görevinden farklı toplu iş sözleşmesi kapsamına girdiğini, hak edeceği özlük haklarının azaldığını, bu hususun ortaya konulabilmesi için dayandıkları delil Kurumdan istenilmeden karar verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde ile alt işveren işçi statüsünden kadrolu işçi statüsüne yargı kararı ile geçtiği, Sosyal Hizmetler Merkez Müdürlüğünde çalışmaya başladığı, 21.06.2019 tarihinde Burdur Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürlüğüne naklen tayin edildiği ve burada 17.06.2022 tarihine kadar aralıksız çalışmaya devam ettiği, 17.06.2022 tarihli başvurusu ile 21.06.2019 tarihli nakil işleminin iptalini talep ettiği ve Kurumca bu talebin reddine karar verildiği, davacının görev değişikliğine uzun süre ses çıkarmadan çalıştığı, sözleşmenin karşı tarafı olan işverende bu değişikliğin kabul edildiği yönünde bir inancın oluşmasına neden olduğu, bu hâli ile görev değişikliğine eylemli olarak rıza gösterdiği, davacının işverenin işlemine uygun davranışlarda bulunduktan sonra 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinde öngörülen şekil eksikliğini ileri sürmesinin dürüstlük kuralına uygun düşmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve nakil işleminin Bakanlık tarafından yapılması gerekirken valilik oluru ile gerçekleştirildiğini, işlemin yetki yönünden sakat olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin nakil işleminin hukuka uygun olup olmadığının tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta, davacı 696 sayılı KHK gereğince sürekli işçi statüsüne geçirilmesi talebinin reddi işlemine karşı yaptığı itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle Isparta İdare Mahkemesinde dava açmış, Isparta İdare Mahkemesinin 2018/609 Esas sayılı dosyasında verdiği yürütmenin durdurulması kararına istinaden 24.12.208 tarihli Olur ile sürekli işçi kadrosuna atanmış ve Burdur Sosyal Hizmet Merkezinde görevlendirilmiştir. Davacının, 21.06.2019 karar tarihli personel hareket onayı ile Burdur Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinde görevlendirildiği, bu görevlendirmenin davacıya 25.06.2019 tarihinde tebliğ edildiği ve davacının burada çalışmaya başladığı, 17.06.2022 tarihinde Burdur Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğüne sunmuş olduğu dilekçe ile 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesiyle 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddesinin beşinci fıkrasına istinaden sürekli işçi kadrosuna geçiş işleminin yapıldığı 10 No.lu işkoluna tâbi Burdur Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğüne naklen tayinin yapılmasını talep ettiği görülmektedir. Davacının talebi üzerine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 04.04.2023 tarihli yazısı ile 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesiyle 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddenin beşinci fıkrası uyarınca sürekli işçi kadrosunda görev yapan işçinin başka bir birim ve teşkilatta istihdamının mümkün bulunmadığı, ayrıca 01.11.2020 tarihi itibarıyla Bakanlık ve bağlı sosyal hizmet birimlerinin işkolu hakkında düzenlemeye gidildiği ve işkolları arasında atama işlemi yapılamadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
3. İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının 21.06.2019 tarihinde naklen tayin edilmesi çalışma koşullarında esaslı değişiklik mahiyetinde ise de davacının ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin 3 yıl çalışarak işverenin işlemine uygun davranışlarda bulunduktan sonra 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinde öngörülen şekil eksikliğini ileri sürmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da benzer gerekçe ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
4. Davacının 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesiyle 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddeye göre istihdam edildiği ve özel hukuk hükümlerine tâbi işçi statüsünde olduğu, sözü edilen maddede "... sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir." hükmüne yer verildiği ve bu şekilde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin geçiş işlemi yapılmadan önceki işyerinde çalışmaya devam ettirileceğinin açıkça düzenlendiği görülmektedir. Belirtmek gerekir ki anılan yasal zorunluluk karşısında 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinin ve dolayısıyla dürüstlük kurallarının uygulama yeri de bulunmamaktadır. Bu düzenleme çerçevesinde öncelikle davacının kadroya geçirilmeden önceki çalıştığı işyerinin, yaptığı işin ve sonradan nakledildiği işyerinin hizmet alım sözleşmesi kapsamında bir işyeri olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Bu tespit yapıldıktan sonra davacının başka bir ile veya bölgeye naklinin mümkün olmadığı dikkate alınarak sonucuna göre davacının sonradan nakledildiği işyerinin hizmet alım sözleşmesi kapsamında olduğunun belirlenmesi hâlinde davanın reddine, aksi hâlde ise davanın kabulüne karar verilmesi gerekir. Belirtilen sebeple Mahkemece çalışma koşullarında esaslı değişiklikten sonra ihtirazı kayıtsız 3 yıl çalışmaya devam eden davacının 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinde öngörülen şekil eksikliğini ileri sürmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.