Logo

9. Hukuk Dairesi2024/906 E. 2024/4327 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı dönemde iddia ettiği fazla mesai ücretlerine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, araç takip kayıtları, tanık beyanları ve davacı beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davacının yıllık 270 saati aşan ve karşılığı ödenmeyen bir fazla çalışmasının bulunmadığı, iddia edilen fazla çalışma süresinin tamamında davacının fiilen şoförlük görevi yapmadığı kanaatine vararak, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2645 E., 2023/2387 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 14. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/128 E., 2021/220 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 15.07.1996 tarihinde davalı Belediyede çalışmaya başladığını, büyük araç şoförü olarak çalıştığını, Genel İş Sendikası üyesi olduğunu, yıllık toplam 270 saate denk gelen fazla çalışma ücretinin ödendiğini ancak davacının bu sürenin çok üzerinde fazla

çalışma yapmasına rağmen bakiye fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduğunu, davacının şoför olarak çalıştığını, yapılan fazla çalışmaların karşılığının mevzuata uygun olarak ücret bordrolarında tahakkuk ettirilerek eksiksiz olarak banka aracılığı ile ödendiğini, iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 15.07.1996-12.01.2018 tarihleri arasında davalı işyerinde şoför olarak çalıştığı, takograf ve araç takip sistemi kayıtları, ücret bordroları, tanık beyanları ve davacı asılın beyanları göz önünde bulundurulduğunda davacının iddia ettiği fazla çalışma ücreti alacağını ispat edemediği, takograf ve araç takip sistemi kayıtlarında sürüşe başlama ve bitiş süresi farkı olarak tespit edilen saatler tanık beyanları eşliğinde değerlendirildiğinde davacının davalı ... bünyesinde belirli saatler nezdinde servis şoförü olarak çalıştığı ve fakat servis saatleri dışında kendisinin serbest zamanlı olduğunun anlaşıldığı, gün içerisinde kontak açılış saati ile kontağın kapandığı saat arasında geçen tüm sürenin çalışma süresi olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; müvekkilinin yıllık 270 saati geçen sürelerle fazla çalışma yaptığını, dava dilekçesinin ekinde sunulan araç görev emri belgeleriyle işe geliş ve işten çıkış saatlerinin ispatlandığını, gün içinde defalarca servis görevini sürdürdüğünün tanık beyanlarıyla sabit olduğunu, fazla çalışma ücretinin hesaplanması gerektiğini, kararın hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda davacının çalıştığı döneme ilişkin araç görev emirleri ile araç takip kayıtlarının dosyaya sunulduğu ve tanık dinlendiği, incelenen araç takip kayıtlarından tespit edilen araç başında geçen süreye göre davacının yıllık 270 saati aşan ve karşılığı ödenmeyen fazla çalışmasının bulunmadığı, araç görev emirlerindeki göreve çıkış ve görevden dönüş saatleri arasında geniş bir zaman dilimi bulunmakta ise de dinlenen tanık beyanları ve davacı asılın beyanından anlaşıldığı üzere araç görev emrinde yer alan sürenin tamamında şoförlük görevinin davacı tarafından yerine getirilmediği, gün içerisinde bazı servislerin başka şoförler tarafından yapıldığı, araç takip kayıtlarındaki sürüşe başlama ve bitiş arasındaki tüm saatlerde davacının çalıştığının kabulüne imkân bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince fazla çalışma ücreti talebinin reddedilmesinde usul ve kanuna aykırılık tespit edilmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacının fazla çalışma ücretine alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 63, 66 ve 68 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.