"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2023/239 E., 2024/162 K.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 08.06.2006-02.09.2014 tarihleri arasında ... Elektrik Arıza Onarım Bakım Montörlüğüne bağlı açma-kapama elektrik teknisyeni olarak çalıştığını, davacı tarafından iş sözleşmesine haklı olarak 02.09.2014 tarihinde son verildiğini, davacının davalı ... AŞ'nin (BEDAŞ) işçisi kabul edilmesi gerektiğini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik İş Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 10.05.2011 tarihli ve 7457 sayılı raporuyla muvazaanın tespit edildiğini, davacının gerçek işvereni ile üyesi olduğu Tes İş Sendikası arasında 17.10.2011 imza tarihli 14. Dönem ve 11.10.2013 imza tarihli 15. Dönem Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ücret farkı, ilave tediye, ikramiye, sosyal yardım, iş güçlüğü tazminatı, gıda yardımı, elektrik yardımı, vardiya tazminatı, vardiya dönüş ücreti, bakım tazminatı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde ve husumet itirazında bulunduklarını, davanın kısmi dava olmasına muvafakat etmediklerini, yüklenici firmalarla davalılardan BEDAŞ arasında alt işveren asıl işveren ilişkisi bulunmadığını, davacı ile davalı BEDAŞ arasında herhangi bir iş sözleşmesi bulunmadığını, davacının sendika üyesi olmaması ya da dayanışma aidatı ödememesi sebebiyle sendika üyesi olan bir işçinin emsal ücreti ve toplu iş sözleşmesi haklarından yararlanmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10.05.2017 tarihli kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin 10.05.2017 tarihli kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ve ihbar olunanlar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin 05.03.2019 tarihli kararı ile ihbar olunanlar vekilinin istinaf başvuru hakkının bulunmaması sebebiyle istinaf dilekçesine dair herhangi bir inceleme yapılmasına yer olmadığına, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Bölge Adliye Mahkemesinin 05.03.2019 tarihli kararının süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine, 18.02.2021 tarihinde Dairece; Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 09.06.2022 tarihli kararı ile bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 09.06.2022 tarihli kararının süresi içinde davacı ve davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine, 10.05.2023 tarihinde Dairece; davacının ilk dönem çalışmasının 2 ay 3 gün olduğu, bir yılı aşmasa da bu dönemin kıdem tazminatı hak etmeyecek şekilde sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ya da belge bulunmadığından ve davacının aynı işyerinde 22.09.2006 tarihinde işe girerek çalışmaya devam ettiğinden ilk dönemin tasfiye edildiğiden söz edilemeyeceği, davacının, 08.06.2006-31.08.2006 ve 22.09.2006-30.11.2007 tarihleri arasındaki dönemlerdeki hizmet süreleri birleştirilmek suretiyle toplam çalışma süresi üzerinden kıdem tazminat alacağının hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davanın husumetten reddi gerektiğini,
2. Davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağını,
3. Davacıya ödenen ikramiye ve sosyal yardımların mahsup edilmesi gerektiğini,
4.Davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödendiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı alacağının doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
17.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.