Logo

9. Hukuk Dairesi2025/524 E. 2025/3457 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının yurtdışında çalıştığı işyerinden kaynaklanan işçilik alacaklarının miktarı, ödenip ödenmediği ve hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak yapılan yargılamada, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu ve davalı tarafın temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2024/171 E., 2024/370 K.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçelerinde; davacının, aralarında organik bağ bulunan davalılara ait Türkmenistan'da bulunan şantiyede 2009 yılının Eylül ayında çalışmaya başladığını, atölye formeni sıfatı ile çalıştığını, 2.500,00 Amerikan doları (USD) net ücret aldığını, barınma, 3 öğün yemek ve ulaşımın işverence karşılandığını, iş sözleşmesinin iş bitimi gerekçesi ile haksız ve ihbarsız olarak feshedildiğini, sembolik kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapıldığını, ücret bordrolarının kıdem ve ihbar tazminatı ödememe tehdidi altında aynı anda imzalatıldığını, davacının fazla çalışma yaptığını ve hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmaya devam ettiğini, ancak bu çalışmaları karşılığının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile asgari geçim indirimi alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... İnşaat Turizm Taşımacılık Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket işçisi olmadığını ve husumet itirazında bulunduklarını, talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkilinden işçilik alacağı talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili nezdinde 08.08.2009 tarihinde çalışmaya başladığını ve fasılalı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafça feshedilmesi üzerine hak ettiği tüm alacaklarının hesaplanarak eksiksiz olarak davacıya ödendiğini, aylık ücretinin 1.811,00 USD olduğunu, davacının yıllık izinlerini kullandığını, Türkmenistan'da gelir vergisi söz konusu olmadığından asgari geçim indirimi alacağı talep edilemeyeciğini beyanla davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 02.03.2021 tarihli kararı ile; davacının 01.02.2012-03.01.2017 tarihleri arasında toplam hizmet süresinin 4 yıl 11 ay 3 gün olduğu, davacının davalı işverenin yurt dışı şantiyesinde çalıştığı, işveren tarafından noter huzurunda imzalanmış ibraname içeriğine göre ve davacıya yurt dışında avans ödemeleri nazara alındığında aylık net ücretinin 2.500,00 USD olduğu, barınma ve yemek yardımıyla fesih tarihindeki giydirilmiş ücretin 2.781,58 USD olduğu, kıdem tazminatı hesaplanırken kıdem tazminatı tavanının esas alındığı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ödemeleri mahsup edildiğinde bakiye kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı bulunmadığı, davacı işçinin yurt dışı işyerinde yabancı para birimi üzerinden (USD) ücret almasına rağmen işveren tarafından bordroların Türk lirası üzerinden düzenlendiği ve davacı işçinin yurt dışında avans ödemeler dışında ücretin banka hesabına Türk lirası olarak ödendiğinin anlaşıldığı, işveren tarafından sunulan imzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve hafta tatili tahakkukunun bulunduğu, ayrıca dosyaya sunulan imzalı puantaj kayıtlarına göre davacı işçinin hak kazanabileceği fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarının USD üzerinden hesaplandığı, işveren tarafından imzalı ve tahakkuk bulunan bordrolarda Türk lirası olarak tahakkuk ettirilip ödenen miktarlar mahsup edilmek suretiyle ödenmediği anlaşılan bakiye fazla çalışma ve hafta tatili ücretleri kayıtlara dayalı olarak hesaplandığından bu alacakların hakkaniyet indirimi yapılmadan hüküm altına alındığı, işveren tarafından sunulan bordrolarda herhangi bir bayram tatili tahakkukunun bulunmadığı anlaşılmakla ilk bilirkişi raporu doğrultusunda USD üzerinden hesaplanan alacakların hüküm altına alındığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 02.03.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 20.09.2023 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesinin 20.09.2023 tarihli kararının süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 07.02.2024 tarihli kararı ile; diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra bordro hilesi hususunun araştırılarak davacının almış olduğu ücret miktarının tereddüte mahal bırakmayacak şekilde tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Dairemiz bozma kararına uyularak yapılan yargılamada bilirkişiden ek rapor alındığı, alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz dilekçesinde;

1. Davacının almış olduğu ücret miktarının hatalı bir şekilde tespit edildiğini, tanık anlatımları arasında çelişkiler bulunduğunu,

2. Çalışılan ülke hukukunun uygulanması gerektiğini,

3. Davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; uygulanacak hukuk, husumet, davacının ücretinin tespiti ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı, hesaplanması ve karşılıklarının ödenip ödenmediği konularına ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

16.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.