Logo

Ceza Genel Kurulu2017/469 E. 2017/490 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin bozma kararına uyduğunu belirtip aynı kararı vermesinin direnme kararı sayılıp sayılmayacağı ve Ceza Genel Kurulu’nun inceleme yetkisinin bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma kararına uyulmasına karar verdikten sonra, bozmaya direnildiği belirtilmeksizin önceki hükümler gibi verilen kararın, direnme kararı niteliğinde olmadığı ve bu nedenle Ceza Genel Kurulu’nca incelenemeyeceği gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’ın ilgili dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Kararı Veren

Yargıtay Dairesi : 17. Ceza Dairesi

Mahkemesi :Asliye Ceza

Günü : 29.12.2015

Sayısı : 478-834

Sanık ...'ın suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan, sanık ...'ın ise hırsızlık suçundan beraatine ilişkin Konya 12. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 16.03.2010 gün ve 341-140 sayılı hükümlerin, katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 17. Ceza Dairesince 21.05.2015 gün ve 1826-2661 sayı ile;

“I-Sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;

Katılana ait.... IMEI nolu....N97 marka cep telefonunun en son 28.09.2009 saat 22.27.37'de katılana ait 532.... nolu hat ile kullanıldığı, sanık ...'a ait olan 554.... nolu hattın aynı gece iki saat içinde katılana ait telefona takıldığı, sanık ...'ın savunmasında telefonu seyyar satıcıdan aldığını beyan ettiği, ancak dosya içerisinde bulunan HTS kayıtlarına göre telefonun suç tarihinde sanık ...'ın ağabeyi ... tarafından kullanıldığının sabit olduğu, daha sonra da sanık ...'ın bu telefonu kullandığı anlaşıldığından, sanığın mahkûmiyeti yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,

II-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;

Katılanın aşamalarda alınan beyanında, alışveriş sonrası çantasını aracın üzerinde unutarak aracı ile evine gittiği, 15 dakika sonra evine geldiğinde çantayı unuttuğunu hatırlayarak tekrar alışveriş merkezindeki otoparka döndüğü, çantanın aracın üzerinde unutulması ve nerede düştüğünün tam olarak belli olmaması nedenleriyle 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesi gereğince TCK'nın 160. maddesinde yer alan ve şikâyete tabi kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde uygulama yapılması” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.

17.12.2015 tarihli oturumda bozma ilamına uyulmasına karar veren yerel mahkemece 29.12.2015 gün ve 478-834 sayı ile sanıkların ilk hükümdeki gibi beraatlerine karar verilmiştir.

Bu hükümlerin de Cumhuriyet Savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.03.2016 gün ve 78954 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 gün ve 448-1425 sayı ile; 6763 sayılı Kanunun 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 17. Ceza Dairesince 13.03.2017 gün ve 186-2902 sayı ile, yerel mahkeme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklara atılı suçların sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca öncelikle, yerel mahkemece açıkça bozmaya uyulduğu yönünde karar alınmakla birlikte bozma kararına direnildiği belirtilmeden, önceki hükümler gibi oluşturulan yeni hükümlerin, Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir direnme kararı niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.

İncelenen dosya kapsamından;

Özel Dairece ilk hükümlerin bozulması sonrasında yerel mahkeme tarafından 17.12.2015 tarihli oturumda açıkça bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, bozma ilamının gereği yerine getirilmeden önceki hükümler gibi karar verildiği anlaşılmaktadır.

Yerel mahkeme tarafından bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra bozmaya direnildiği de belirtilmeden önceki hükümler gibi verilen karar, direnme kararı niteliğinde olmadığından Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün değildir. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi hâlinde incelemenin Yargıtayın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.

Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.

SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

Konya 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.12.2015 gün ve 478-834 sayılı kararı, Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir direnme kararı niteliğinde olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 17. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2017 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.